Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Milli Güvenlik Kurulu Olağan Üstü Hal yani OHAL'in üç ay daha uzatılması için tavsiye kararı aldı. Yani hükümet OHAL'in uzatılması için gerekli tezkereyi 1 Ekim'de açılacak olan TBMM'ye sunacak ve iş bitecek.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan Milli Güvenlik Kurulu Olağan Üstü Hal yani OHAL’in üç ay daha uzatılması için tavsiye kararı aldı. Yani hükümet OHAL’in uzatılması için gerekli tezkereyi 1 Ekim’de açılacak olan TBMM’ye sunacak ve iş bitecek. Kanlı darbeden geçmiş bir ülke için OHAL gayet normal. Darbe girişimcilerini, ortaklarını ve devlet içine çöreklenmiş sempatizanlarını süratle ayıklayıp devlet sistemini bunlardan temizlemek hükümetin ve devletin öncelikli görevi. Hele hele bu adamlar kana susamış, insani değerleri sıfıra inmiş kişilerse bu işin aciliyeti bir kat daha artıyor. Darbeyi girişimini hazırlayan ve icra eden Fetullah Gülen terör örgütünün medya, sanat, iş dünyası ve hatta spor uzantılarını bulup çıkarmak ve ciddi bir ayıklama sürecinden geçirmek devletin görevi. Bunun için de OHAL lazım. Bugüne kadar OHAL sayesinde yetkililer nispeten süratli davrandı ve FETÖ’cüler devletten ayıklanıyor. Tabii ki bazı hatalar yapılıyor ve şimdi devlet bunu da düzeltme yoluna gidiyor… Onun için de ince eleyip sık dokumak ve adil bir düzenle bu işlerin halledilmesi gerekiyor. Bu da ek zaman gerektiriyor. Hem devletin tamamen FETÖ’cülerden temizlenmesi zaman alacak hem de daha siyaset gibi dokunulmamış alanlara girilecek. OHAL’in uzatılmasına karşı çıkmak son derece anlamsız. Türkiye maalesef darbeler ülkesi olarak anılır… Bunları yaşayan bizler geçmişte her darbeden sonra nasıl sıkıyönetim ilan edildiğini gayet iyi hatırlıyoruz. Sıkıyönetimin insanlara nasıl bir korku rejimi yarattığını, nasıl insanlarımızın evlerinden ve sokaklardan alınıp “kaybedildiğini” bilmeyen var mı? Bunu en çok da bugün OHAL’e karşı gelen “solcu” dostlarımız bilir. İşkenceler, öldürmeler ve idamlar… Her sıkıyönetimden sonra ise darbeciler işi OHAL rejimine çevirip sivilleşmeye giderlerdi. Yani OHAL askeri yönetimden sivil yönetime geçiş olarak kullanılırdı. Ama o OHAL’ler bile baskıcı rejimin izlerini üzerinde taşırdı. Bugün ise vatandaşlar bu ülkede OHAL olduğunun bile farkında değil. Neden? Çünkü OHAL darbecilere karşı ilan edildi, Cumhurbaşkanına ve demokrasiye sahip çıkan kitlelere karşı değil. Kimse bu kahraman halka artık hiçbir şey dayatamaz. Hele eski OHAL’lerin baskılarını asla… O zaman böyle OHAL dostlar başına.