Beşiktaş'taki görevine son verilen Samet Aybaba açıklamalarda bulundu. Bugün düzenlenen basın toplantısında konuşan Aybaba, Beşiktaş yönetiminde yaşanan birçok olayla ilgili çarpıcı açıklamalarda yaptı.
Transferler hakkında
"Transfer dönemi başladı, Onur ve Tayfur vardı takımda. 'Seyircinin önünde oynamak istemiyorum' söylemleri vardı. Atal ile görüşme yaptık, 1 milyon euro civarında konuşulurken menajeri bir anda 2.5 milyon isteyince vazgeçtik, Svensson'u istedik. Devre arasında Al-Musrati, Renato Sanches ve William Carvalho'nun isimleri bize geldi. Başkan 'bunlardan birini alalım' dedi. Sanches ve Carvalho'nun görüntülerini başkana gösterdim, gülümsedi.
Aralarında alınacak tek isim Al-Musrati'ydi. Muçi ile ilgili de raporumuz var. Büyük ligde oynamamış, büyük bonservis ödenmemeli şeklinde. Aynı rapor Al-Musrati için de geçerli. Sonra bir baktık iki oyuncuya 24 milyon euro verilmiş. Matic'i getirelim, az para verelim diye düşünürken verilen para bizi şok etti. Santos bana gelip 'Al-Musrati'yi beğeniyorum ama bu parayı nasıl verdiniz?' dedi. Joe Worall ile ilgili olumsuz rapor verdik. Yönetim ısrar etti. Kabul etmedik. Sonrasında yönetim, bana sormadan, benim imzamla 5m euro'luk bonservis teklif yaptılar."
Başkanın samimi olmadığını gördüm
"Gaziantep maçında uçağın arka bölümüne gittim çocuklarla konuşmaya, 'olur böyle şeyler' dedim. Oyuncular 'Feyyaz hoca da gelsin' dedi. Uçak indiğinde ortalık birbirine girdi. Friedel'ın dediğine göre biz oyuncularla kurgu yapmışız. Hoca ile soyunma odasında taktik tahtasında çalışmalar yapıyorlardı, oyuncular bunları görüyordu. Feyyaz kapıyı açıp içeri giriyor, bakıyor içeride Friedel, Kaan Şakul ve hoca var. Kaan Şakul 'Feyyaz abi özel bir şey konuşuyoruz' diyor. Menajerlik şirketinde çalışan bir ismin bizden ne fazlalığı vardı? Friedel'ın da suçu değil bu. Ben Gio hocanın yardımcılarının aldığından düşük ücret alıyorum kulüpten. Ben 30 yıl antrenörlük yaptım bu ülkede. Başkan 'Üzülüyorum aldığın ücreti artıralım' dedi. Bir sözleşme hazırladım ama hiçbir geri dönüş olmadı. Başkanın samimi olmadığını gördüm o konuda."
Transferlerin tamamına olumsuz rapor verdik
"Joao Mario, Ndour, Emirhan, Can Keleş, Uduokhai... Hepsine karşı çıktık. Ndour, Beşiktaş genç oyuncu kiralamaz. Bir de en kalabalık yere aldık oyuncuyu. Joao Mario kenar oyuncusu değil, ağır. Merkez orta saha olarak da aşağı gitmiş, kanada ihtiyacımız var diye rapor verdik. Bir menajer bize Uduokhai'yi önerdi, izledik ama listemize almadık. 3 milyona alabiliriz dedi bize menajerler, daha pahalıya geldi.
Colley en düşük maliyetli oyuncularımızdan biriydi, giderken üstüne para verdik. Takımdan giden oyuncuların hepsine para verdik. Can Keleş ile ilgili raporumuzu sunduk, daha net oyuncu lazım dedik ama o da alındı. Emirhan ile ilgili fikirlerimizi sunduk. Transferlerin tamamına olumsuz rapor verdik. Bu transferlerden sonra biz tamamen koptuk ve iletişimi kestiler bizimle. Sonraki süreci Kaan Şakul, Friedel ve başkan götürdü. 'Futboldan gelen insanlar varken neden Kaan Şakul ile yürüyorsunuz?' dedim. Başkan 'Böyle uygun gördük' dedi."
Hakkımı helal etmiyorum
"Ben hiç kimseye hakkımı helal etmiyorum. Öyle bir dünya yok. Samet Aybaba'ya böyle olmaz arkadaşlar. WhatsApp'tan geldi mesaj bana. Nevzat Demir'de 10 gün nöbet tut deseler tutarım ben. Bunlar kiminle muhattap olduğunun, kimi karşılarına aldıklarının farkında değiller."
Beşiktaş'ın acil birlikte hareket etmeye ihtiyacı var
"Beşiktaş'ın acil birlikte hareket etmeye ihtiyacı var. Futbol aklına ihtiyaç var. Bizi bunun için oraya getirdiler ama hiç sormadılar bize. Gelin bir araya, Beşiktaş'ın akil insanları gelsin bir araya. Ortada bir tane Beşiktaş var. Divan Başkanı'nı aradım, gelin şu kulübü alın dedim. Hasan Arat ile yola çıkmadan önce Serdal Adalı'yı aradım, onla diyaloğum çok daha iyidir, farklıdır. 'Amerika'ya gidiyorum, aday olmayacağım' dedi. Sonra aday oldu, rakip haline geldik. Beşiktaş'ın artık tahammülü kalmadı. Bırakalım bu işleri ya, burada Beşiktaş var! Bu nasıl bir şeydir ya!"