Boğaziçi Üniversitesi Profesörlerinden Hocam Metin ERCAN Bey'in, geçen gün sosyal medyada dolaşan bir yazıyı iktibas ettiği paylaşımında şunlar söyleniyordu; "Fenerbahçeli erkeklerle evlenin kızlar. 29 sene Türkiye Kupası'nı kazanmayı, 20 sene Aziz YILDIRIM'ın gitmesini beklediler. Dört senedir 4. Yıldızı, 10 senedir de Şampiyonlar Ligi'ne katılmayı bekliyorlar ve Fenerbahçe'yi hiç bırakmadılar, sizi de ne olursa olsun bırakmazlar."
İçinde ince bir hiciv barındırsa da söylenenler aynıyla vâki. Son dakikada Denizli’de ve Kadıköy’de kaybedilen şampiyonluklar, 3 Temmuz Komplosu, Boğaz Köprüsüne yürüyüş gibi daha ilave edilecek onlarca detay var. Normal şartlar altında başka bir takımın başına gelse bir tanesi bile yıkımla sonuçlanabilecek bunca şeye rağmen Fenerbahçeliler inat ve sebatla takımlarının arkasında durmaya devam ediyorlar, diğer takım taraftarlarının gıpta ile baktığı bir sadakat ile.
Türk Dili’nin en büyük ustalarından Fuzuli’nin lise çağlarında öğrendiğimiz beyitinde bahsettiği âşık-ı sâdık galiba Fenerbahçeliler için söylenilmiş.
“Bende Mecnun’dan füzun, âşıklık istidâdı var, Âşık-ı sadık benem, Mecnun’un adı var.”
Devirler değişiyor, günler, aylar, yıllar geçiyor ne yaşanan talihsizlikler bitiyor, ne de Fenerbahçelilerin kulüplerine olan aşkları. Bilakis yaşanan her bahtsızlık daha bir kuvvetle bağlıyor Camianın bileşenlerini birbirlerine.
Bütün bu aşkın yüceliği yanında bir de beraberinde getirdiği sıkıntılı ve marazî diyebileceğimiz semptomlar da yaşanıyor. Tribünlerin anlı şanlı transferleri çabucak ıskartaya çıkarmak gibi bir eğilimi var mesela. Sağ bek-sol bek’te ölçü Roberto CARLOS olduğu için ortalama hiçbir bek oyuncusu Maraton ve Kapalı Tribünleri dolduran Fenerbahçelilerden onay alamıyor. Kim gelirse gelsin ilk yaptığı hatada ıslıklanıyor ve homurdanmalara maruz kalıyor. Tribünlerin sağ ve sol çizgide oynayan futbolculara bu kadar yakın olduğu başka stadyumlar da var elbette ama Kadıköy’de bu bambaşka bir gerginlik sebebi. Hem HAK hem de Şener anılarını yazdıklarında bundan ayrıca bahsedeceklerdir muhakkak. (Son zamanlarda olumlu hatırlanan bir Reto ZIEGLER var çizgide, onun da 3 Temmuz sürecindeki asil duruşu ve gayreti öncelikli olduğu için.)
Orta sahada oynayanların durumu daha fena. Burada tribünlerin ölçü-ayar cetveli Alex de SOUZA olduğu için feriştahı gelse beğendiremiyor kendisini. Diego RIBAS’ın başına gelenler de bu minvalde idi, Guiliano de PAULA’nın başına gelenler de. Herkesin aklında “bir Alex değil” itiraz sözcüğü dudakların ucunda dökülmek için bekliyor, silahın namlusundaki mermi misali.
Carlos Alberto PERREIRA ve “Beyaz Pele” Zico görmüş gözler Aykut KOCAMAN’a “haşortmanlı” dedi daha dün, Philip COCU’yu beğenmiyor, kritik ediyor daha ilk haftalardan.
Tribünlerin sosyolojik ve psikolojik analizlerini işin uzmanlarına bırakalım ama bir iki gözlemimizi de buradan paylaşalım: şu gelinen maddi noktada, onca milyar TL borcun nasıl oluştuğunu sâlim kafa ile bir düşünmek lazım. Önceki yönetimin yaptığı hatalı transferler bir yana bir de tribünlerin beklentilerinin karşılanmadığı ilk anda gösterdikleri aşırı tepkiler sebebiyle de-moralize ettiği nice futbolcu var hüsrana uğrayan ve uğratan.
Caner ve Gökhan GÖNÜL bile zaman zaman ıslıklanıyorlardı A Milli Takım’ın iki beki oldukları halde Fenerbahçe’de forma giyerken. Bu taraftar yeri geldi Alex’i ıslıkladı enti püften sebeplerle düşünsenize. Daha sonra heykelini dikmek için aralarında para toplayanlar ıslıklarken Aziz Başkan sahip çıkıyordu Alex’e.
Kadıköy Tribünlerinin Ali KOÇ Başkanla birlikte yeni bir evreye geçmeye çalıştığı gözleniyor. Küfür karşıtı program hemen kabul gördü ve hızlıca intibak edildi. Perakende alış-veriş dükkanlarının ciroları son aylarda sürekli artış gösteriyor. Kombine ve Loca gelirleri de (temlikli olmalarına rağmen) yüz güldürüyor. Bundan sonra artık taraftara düşen; kulübünün ve takımının arkasında sadakatla dururken biraz daha anlayışlı ve toleranslı olmak olacaktır. Yoksa burnundan kıl aldırmayan bu snob tutum sürerse, bundan Camia zararlı çıkacaktır.
Uzun bayram tatilinde güzelce dinlendiğinizi umarak bereketli bir hafta sonu diliyorum.