AB'NİN HİDROJEN KARARLILIĞI

Abone Ol

Daha fazla iş, küresel kalkınma ve karbondan arındırma için daha fazla ilerleme hedefi üç öncelikli başlıkta sunulmuştu:

 Rekabetçi, dirençli ve sürdürülebilir bir Avrupa için AB Sanayi Politikası,

 Temiz hidrojen için gelişen bir Avrupa Pazarı,

 Enerji sistemine dayanıklılık ve esneklik sağlayan Pan-Avrupa altyapısı.

Bu yaklaşımla, Hidrojen, temiz enerjiye geçişte katalizör görevi üstleniyor. Bu da bir dizi düzenlemeyi, mevzuatı ve ortak politikayı savunuyor. Bir hidrojen üretim üssü oluşturmak, temiz hidrojen için sertifikalar ve standartlar uygulamak ve CBAM gibi düzenleyici çerçeveyi sonuçlandırmak için devam eden süreçler, bir AB Temiz Sanayi Planının, bir Avrupa şebeke stratejisinin, bir AB'nin uygulanması gibi çok önemli olacaktır. Depolama stratejisi ve entegre bir açık deniz altyapı planı. Küresel rekabet ve Avrupa'nın 2050 iklim nötr hedefine sadece bir nesil kaldı. Haziran 2024'te seçilen Avrupa Parlamentosu ve onun destekleyeceği Komisyon tarafından belirlenen ivme, yalnızca iklim hedeflerimize ulaşıp ulaşamayacağımızı değil, aynı zamanda küresel trendleri ve dekarbonizasyon için standartları belirleyip belirleyemeyeceğimizi de ortaya çıkaracak. Hidrojen, bu gerekli değişimin vektörlerinden biridir ve 2050 yılına kadar nihai enerji talebinin yüzde 15-20'sine katkıda bulunacaktır.

Bu nedenle ana hedef başlıkları:

 Rekabetçi, dirençli ve sürdürülebilir bir Avrupa için AB sanayi politikası.

 Temiz hidrojen için gelişen bir Avrupa pazarı

 Enerji sistemine direnç ve esneklik sağlayan Pan-Avrupa altyapı HE politikalar direktörü Daniel Freya, hükümetlerin, iş kesinliğini sağlamak için RED3'ü en kısa sürede ulusal yasalara aktarmaları gerektiğini hatırlatıyor. Bunu, Avrupa Komisyonu’nun düşük karbonlu çözüm yatırımlarına sağlayacağı teşvik takip edecek. Avrupa Hidrojen Bankası’nın yaklaşan müzayedesi Avrupa elektrolizör üretimini destekleyici şekilde olmalıdır...

Hidrojen altyapısı ve mobilite gibi başlıklar da hızla gelişiyor, önemi büyüyor. Dört değerli bakanlığımız ve bakanlarımız, süreci dikkatle izliyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır kadar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum ve Ticaret Bakanı Prof.Dr. Ömer Bolat da hidrojenle ilgili mevzuat ve regülasyonların ivedilikle oluşmasını sağlayacaklardır.

DÜNYA BİTMESİN!

Zaman zaman yılgınlıkla, ‘çok da uğraşmasak, dünya bitecekse bitsin, belki de bitmesi gerek’ diye düşünüyor insan. Kötü kalpli insanların, yöneticilerin bu kadar çok olduğu dünyada, örneğin kadın çocuk, her yaşta insanı dur durak bilmeden öldürmeye devam ediyor İsrail gibi yapıların varlığı insanın vicdanını donduruyor. Sonra, bizim için hayat, farklı şekillerde de olsa devam ediyor. Yeni Ufuklar, her ayın ilk günü posta kutumuza düşen UNDP Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma haberleri bülteni. Birbirinden sıcak, değerli, insani gelişmeden haberdar ediyor bizi. UNDP ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, deprem enkazının güvenli bir şekilde işlenerek geri dönüştürülmesi amacıyla inşa edilen iki model tesisin tamamlandığını duyurdu. Hatay ve Kahramanmaraş’taki tesisler, Japonya Hükümeti tarafından finanse edilen 4,83 milyon ABD Doları tutarındaki proje kapsamında inşa edildi. UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, “Deprem enkazının uygun şekilde yönetilmesi, etkilenen bölgenin toparlanmasının ön koşullarından biri. Japonya'nın cömert desteği sayesinde inşa ettiğimiz tesisler, çevre üzerindeki yükü azaltmaya ve insan sağlığına yönelik riskleri ortadan kaldırmaya yardımcı olacak.” diyor. Aynı girişim kapsamında, Hatay ve Kahramanmaraş'ta çevre dostu enkaz işleme faaliyetleri üzerine bir de eğitim düzenlendi. Ayrıca Kahramanmaraş'ta yıkıntı atığı geri dönüşümünde çalışacak operatörlere iki günlük İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitimi verildi. Adana’da, Antakya’da, İskenderun’da, İzmir’de Eskişehir’de, kadınlara gençlere yönelik farklı eğitimler yapılıyor; Samsung gibi sponsorlar ile inovasyona yönelik, yapay zeka eğitimleri de ilk mezunlarını vermiş durumda. İklim Değişikliği Başkanlığı iş birliğinde yürütülen, AB ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen “Türkiye’de İklim Değişikliğine Uyum Eyleminin Güçlendirilmesi” projesi kapsamında, Türkiye genelindeki yerel yetkililer, işletmeler, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşlarının iklim değişikliği kaynaklı tehditlerle başa çıkmalarına yardımcı olmak amacıyla kapsamlı bir eğitim programı, Ankara'da başlatılan bir dizi eğitimle devam edecek. İşte bu haberler, girişteki cümleyi geçersiz kılıyor. Bana ne, diyemiyor insan. Çocuklarımızın, ülkemizin geleceği için bu çabalar ortak olunmalı.

ABDULLAH AVCI VE TRABZONSPOR

Galatasaray, Şampiyonlar Ligi biletini alamadığında yazdığım içerik, ne yazık ki Abdullah Avcı’nın kariyeriyle de buluştu. Fransa’da 44 yıl Auxerre’i çalıştıran Guy Roux gibi bir adam yaratamaz Türk futbolu. 4 kez Fransa Kupası’nı kazansa da hiç şampiyon olamadı Lig1’de ama tam 44 yıl takımın başındaydı. Alex Ferguson, tam 27 yıl Manchester United’ın başında kaldı ama geldiği sezon, 1987’yi 11. Sırada, ‘88’i 2., ‘89’u 11. bitirebildi. Dördüncü yılında FA Cup kazanınca başladı Manchester Utd. efsanesi ve “Sir” oldu. Klopp da, Guardiola da, Ancelotti de, zor süreçleri aşıp kazandılar. Değer bilmek, kadir kıymet bilmek, önemlidir. Okan Buruk için fırsat kollayanlar gibi, Avcı’ya da tahammül göstermedi futbolsever. Çünkü herkes kendi maçını yapıyor tribünde ve sadece kazanmak üzerine kurulu bir başarı anlayışı var. Trabzonspor’un önceliği ‘var olmak’ olmalıdır. 2021-22 şampiyonluğu onunla geldi. 2020-21 ve 2022-23 Süper Kupası'nı onunla kazandı. Avcı, " hayal kırıklıkları…” diyor. Ayrılık mesajında, genç transferlerden söz ediyor, ‘Trabzonspor’un geleceği’ diyor. Sonuçta, teknik direktör değirmeninin son kurbanı Abdullah Avcı oluyor, hiç hak etmediği biçimde… Sonuçtan, renklerden bağımsız, değerli bir futbol adamı daha evinin yolunu tutuyor!

PARALİMPİK BAŞARI

Öznur Cüre Girdi, İranlı rakibiyle finalde yarışırken, bir kaza sonucu hayatına giren tekerlekli sandalyeden veriyor mesajını: “Şifa insanın içindedir. Bedendeki şifayı bulup çıkarmak önemli. Spor o yüzden önemli…” Türlü engelleri engelsiz vizyona çeviriyor paralimpik sporcularımız. 48 kadın, 45 erkek sporcumuz ile Paris’te, Paralimpik Oyunlar’dayız. Taekwondo’da Mahmut Bozteke okçulukta Öznur Cüre Girdi, atletizm 100 metrede Serkan Yıldırım altın madalya kazandı. Gamze Gürdal 57 kiloda gümüş, Fatih Çelik 70 kiloda gümüş madalyaya sahibi. Meryem Betül Çavdar bronz, Ali Can Özcan ise gümüş, masa tenisi çift erkeklerde Abdullah Öztürk ve Nesim Turan bronz, Aysel Özgan, 10m havalı tabancada gümüş … Bu madalyalar, elbette hem sporcularımız hem aileleri hem de bizler için guru kaynağı. Ama onların yarışmalardaki varlığı, sporla iç içe yaşamları asıl kazançtır. Bu çabanın kaybedeni yoktur. Alkışlar, bütün takıma, bütün ekibe…