Ulusumuzun her yıl büyük bir coşku içerisinde kutladığı 30 Ağustos Zafer Bayramı, ilk kez 30 Ağustos 1923 günü Afyonkarahisar, Ankara ve İzmir'de kutlanmıştır.
Ulusumuzun her yıl büyük bir coşku içerisinde kutladığı 30 Ağustos Zafer Bayramı, ilk kez 30 Ağustos 1923 günü Afyonkarahisar, Ankara ve İzmir’de kutlanmıştır. Resmi olarak Zafer Bayramı ilân edilmesi Mayıs 1935 yılında olmuştur. Her yıl, Kara Harp Okulu bu tarihte mezun verirdi. Tüm subay rütbe değişiklikleri bu tarihte geçerli olurdu.
30 Ağustos Zafer Bayramımızın Anlam ve Önemi
Birinci Dünya Savaşı sonunda Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri arasında 30 Ekim 1918’de imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması, koşulları itibariyle Türk topraklarının tamamen işgalini hedef alıyordu. 10 Ağustos 1920’de, Osmanlı Devleti ile İtilaf Devletleri arasında imzalanan Sevr Antlaşması da Türk milletinin yok sayılmasına neden olan çok ağır koşullar içeriyordu. Türk milleti antlaşma hükümlerini hiçbir zaman kabul etmediğini, Atatürk’ün önderliğinde başlattığı bağımsızlık mücadelesi ile bütün dünyaya ilan etmiştir. 19 Mayıs 1919’da Atatürk’ün Samsun’a gelerek başlattığı bağımsızlık mücadelesi adeta bir çığ gibi büyümüş, yapılan kongreler ile birlikte daha da sağlam bir milli hareket haline dönüşmüştür. 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması ile memleket yönetiminin halkın kendisine verilmiş olması, milli mücadelenin zaferle sonuçlanmasındaki ki en büyük etkenlerden biri olmuştur.
Vatanın ve milletin bağımsız bütünlüğünü korumanın yolunun, düşmanla top yekün mücadele edilmesiyle mümkün olacağı fikrine sahip olan Meclis, bir çok önemli kararlara imza atmış, düzenli ordu kurularak ilk olarak Doğu’da Ermeni çetelerine karşı önemli başarılar elde edilmiştir. Elde edilen her başarı halkın moral gücünü yüksek tutmuş, İnönü Muharebeleri ile Batı’da Yunanlılara çok ağır kayıplar verdirilmiştir. 23 Ağustos-12 Eylül 1921 tarihleri arasında yapılan Sakarya Meydan Muharebesi ile Yunanlılar büyük bir bozguna uğratılmış, bu savaş sonrasında TBMM tarafından, Mustafa Kemal’e “Gazi” unvanı ve “Mareşal” rütbesi verilmiştir. Türk tarihinin dönüm noktalarından biri olan Sakarya Savaşı’nın Türk ordusu tarafından kazanılması ile artık büyük zafere çok yaklaşılmıştır. Düşmanın son bir harekat ile vatan topraklarından atılması için tüm hazırlıklar son hızıyla devam etmiş, tahrip olan toplar onarılmış, silah ve cephaneler temin edilmiş, güneydeki Türk Birlikleri büyük gizlilik içerisinde Batı Cephesi’ne kaydırılmış, ordu taarruz eğitiminden geçirilmiş böylelikle 1922 yılı Ağustos ayına kadar tüm hazırlıklar tamamlanmıştı.
Başkomutanlığını Gazi Mustafa Kemal’in yaptığı ordumuz, 26 Ağustos 1922’de düşmana karşı taarruza geçerek, bir saat gibi kısa bir sürede düşman mevzilerini ele geçirdi. 30 Ağustos günü çember içine alınan düşman kuvvetleri yok edilirken, Yunan Başkomutanı Trikopis’te de esir alınmıştı. Bu savaş Mustafa Kemal’in önderliğinde yapıldığı için Başkomutanlık Meydan Muharebesi olarak adlandırıldı. Büyük Taarruz başarı ile sonuçlandı, İzmir düşmandan temizlendi. Türk’ün olağan üstü gayret ve gücünü tüm dünyaya göstermiş olması açısından büyük bir öneme sahiptir ve tarihimizde çok özelliklidir 30 Ağustos Zafer Bayramı. Düşmanın, haksızca ve alçakça işgaline “dur” diyen ve kanının son damlasını akıtmadan yurdunu bırakmayacağını tüm dünyaya ispatlayan ordumuzun onurlu zaferidir. Milli Savunma Bakanı’nın "Bu yıl tören yok. Türkiye olağanüstü bir süreci yaşıyor, bir darbe girişimini hep beraber yaşadık. Şimdi halkın içerisinde bu korku varken, hala bu travma geçmemişken 'Yok efendim geçit töreni yapacağız' gibi şeyler bana göre gerekli değil" demesi, bu çok özel bayramımızın kutlanmaması için samimi bir gerekçe olamaz. Ulusumuzun 30 Ağustos Zafer Bayramı Kutlu Olsun.