2020 yılının getirdiği güçlükler birçok insan için günlük alışkanlık ve davranışlarda dramatik şekilde değişiklikler yarattı.
2020 yılının getirdiği güçlükler birçok insan için günlük alışkanlık ve davranışlarda dramatik şekilde değişiklikler yarattı. Kovid -19 bizim ne kadar sağlıksız beslendiğimizi gösterdi. Bu dönemde insanlar kişisel sağlıklarına odaklandılar. Dolayısı ile sağlıklı beslenmeye yönelik farkındalıklar da arttı.
Bağışıklığı güçlendirmek
Bütünsel sağlığa kavuşmak ve bağışıklığı güçlü tutmak için doğru beslenmeliyiz. ‘Yiyecekleri yalnızca karın doyurmak için düşünmemeliyiz’. Kovid-19 bize gösterdi ki; sağlığımız her an değişebilir. Bu amaç ile yiyeceklerimizle bağışıklık sistemimizi güçlendirmeli ve hastalıklara karşı hazır hale getirmeliyiz.
Bağışıklık sistemini güçlendirmek için Kovid-19 döneminde vitamin tüketimi artmıştır. Buna bağlı olarak ilaç endüstrisi bağışıklığı destekleyici (özellikle Vit C, Vit D, çinko, selenyum içeren) birçok besin takviyesi üretmiştir.
Dahası alternatif tedavide kullanılan ve bağışıklık sistemini arttırdığı iddia edilen bitkisel takviyelerin (zencefil, zerdeçal, ekinazya) satışı artmıştır.
Bilimsel olarak kanıtlanmış henüz Kovid-19 önleyecek veya iyileştirecek takviyeler ve besinler yoktur.
Mental sağlık
Hiçbir yiyecek tek başına sağlığımızı korumaz, depresyon/anksiyete/stresi tedavi etmez ama kaliteli ve çeşitliliği olan bir beslenme ruhsal sağlığımızı desteklemeye yardım eder. Antioksidanlar, Vitaminler (B vitaminleri), mineraller (çinko, magnezyum), bol lifli gıdalara, sağlıklı yağlar (omega-3, zeytinyağı), probiyotik/prebiyotikler, bitkisel proteinden zengin beslenme daha iyi mental sağlıkla ilişkilendirilmiştir.
Bağırsak sağlığı
İnsanlar daha sağlıklı bağırsak mikrobiyotası için doğru beslenmeye yöneldiler. (İyi bir bağırsak sağlığı iyi bir bağışıklık sistemi) Sebzeler, meyveler, tahıllar, kuru baklagiller, yağlı tohumlar, kuru baklagillerden zengin beslenme ön planda. Sağlıklı bağırsaklar için probiyotik ve prebiyotikler yine önceliğimiz.
Üreticiden alma
İnsanlar yeni trendle ülkemize özgü (yerelcilik) besinlerle sağlıklı beslenmeye başladılar. Artık üreticiden ürün almaya, pazardan alışveriş yapmaya yöneldiler.
İnsanlar tükettikleri yiyeceklerin nasıl üretildiğini sorgulamaya başladılar. Paketlerin cazibesine kapılmaktan ziyade ürün içeriklerini okumaya başladılar.
İnsanların yiyecek seçimleri değişti. Artık mevsiminde yetişen sebze ve meyveleri tüketmeye başladılar.
Aşırılıklara son
Birçok insan için 2021 yılında aşırılıklar sona erdi. Uç noktada yer alan beslenme şekilleri yani tamamıyla et ile beslenmek veya vegan beslenmek gibi agresif diyetler yok, onun yerine çeşitliliği olan sağlıklı beslenmeye yöneldiler. Örnek olarak yalnızca et yiyenler haftanın belli günlerinde sebze de tüketmeye başladılar. Yiyeceklerden tamamen vazgeçmek yerine her şeyden kararında beslenmeye yöneldiler.
Dengeli yaklaşım
İnsanlar moda ve kaotik diyetlerden bıktılar, 2021’de muhtemeldir ki kısıtlayıcı diyetler ve kilo verme programları yerine daha dengeli yaklaşımda olan sağlıklı beslenmeye yönelecekler. Popüler diyetler aşırılıklarından ve sürdürülebilir olmadıkları için ağır şekilde eleştirildiler.
Fotoğraflarda yer alan imkânsız güzellik standartlarını elde etmek yerine mutluluğa, bedensel güce ve zindeliğe yönelmektedirler. Sonuç olarak birçok insan elbise bedeni ve terazi üzerindeki sayı yerine sağlıklı olmayı hedeflemekte.
Sürdürülebilir sağlıklı beslenme
İnsanlar sürdürülebilir, kolay ulaşılabilir, sınırlandırıcı olmayan kaliteli ve besin çeşitliliği olan sağlıklı beslenme arayışı içindeler.
İnsanlar yanlış yönlendirilmekten, hatalı veya bilimsel olmayan bilgilerden bıktılar. Kısa vadede çabuk kilo verdireceğini iddia eden, açlıktan kıvrandıran ve bazı yiyecekleri kötüleyen (ekmek yeme örneği) diyet programlarından uzak durmaktadırlar.
Sürdürülebilir dünya için tercihleri hayvansal kaynaklı proteinler yerine bitkisel proteinler, kırmızı et yerine beyaz et olarak değişti.
Ürün içerikleri
Üreticilerden ürünlerinin içeriği ve üretim metotları konusunda daha şeffaf olmaları beklenmektedir. Çünkü insanlar ürün içeriği ile ilgili bilimsel olmayan iddiaları önemsememektedirler.
Evde pişirme
Evde kalma süresinin artması, evden çalışma ve çocukların uzaktan eğitime devam etmesi ile birlikte evde yemek pişirmek de arttı. Çalışan insanlar ise evde pişirdikleri sağlıklı yemekleri işe götürmeye başladılar. Dışardan sipariş verenler de tek tip menüler (pizza, hamburger yerine) geleneksel beslenme (çorba, sebze yemeği, salata) siparişi vermekteler.
Kalori hesabına son
Bu dönemde birçok yetişkin kalori hesabı yapan diyetlerle ilgilenmemektedirler. Onun yerine tüm aileyi destekleyecek daha sağlıklı yiyecekler (sebze odaklı) ve yemekler tercih etmekteler. Çocuklarına da sağlıklı beslenme alışkanlıkları kazandırmak için.
Sonuç olarak; popüler diyetler, gereksiz takviyeler, sihirli sözler bitti. 2021’de insanların sağlıklı beslenme ile ilgili farkındalıkları arttı.
Diyetisyen bakış açısı ile söylemek isterim ki; tüm bu değişiklikler doğru yönde atılan bir adımdır ve doğru konulara odaklanılmaktadır.
Sağlıcakla kalın…