​YURTDIŞI TAAHHÜT FIRSATLARI

Yusuf DİNÇ 08 Ağu 2017

Yusuf DİNÇ
Tüm Yazıları
Global ekonomi, kriz etkisinden tam olarak çıkamadı.

Global ekonomi, kriz etkisinden tam olarak çıkamadı. Krizi en hafif geçirmesi beklenen petrol ihracatçıları da global krizin etkisinden kurtulamadı. Ancak bu ülkelerin krizinin kaynağı finansal piyasalardaki balon değil petrol fiyatlarındaki düşüş oldu.

İran üzerindeki ambargoların gevşetilmesiyle artan arz, petrol fiyatlarının çıkışının ötelenmesini sağladı. Bunun neticesi olarak petrol üreten ülkeler kendi petrollerinde boğulmak durumuna geldi. Bu ülkelerin ekonomik görünümlerin bozularak tesir altına alınmak istemesi fiyatlardaki düşüşle beslendi. Böyle bir amacı bulunanlar fiyatları etkileyebilecek güçte olduğundan komplo teorileri de üretilebilir. Global dengedeki değişimler ele alındığında buna dair ipuçları bulunur. 

Venezuela son 15 yılda ikinci darbe girişimini defetmiştir. İran ekonomisinin toparlanması ise daha uzun zaman alacaktır. Körfez ülkeleri ise Emirliklerin Katar üzerine kurdukları oyuna gelmiş ve bunalımlarını büyütmüştür. 

Şimdi Suudi Arabistan çıkış stratejisinin bir bölümü olarak tematik şehirler kurmaya yönelik bir proje geliştirmiş durumdadır. Suudlar, inşaat sektöründe ekonomik canlanma yaratarak toptan sistemi etkilemeye yönelik çözümler geliştirmeye çalışmaktadır. Buna kapsamda turizme yönelik büyük altyapı ve üst yapı yatırımları, bir eğlence şehri projesi, finansal bölgeler ve iktisadi şehirler kurmak üzere çölde yatırımlar yapılmasına yönelik planları duyurmuşlardır.

Bu yatırımlar Türkiye’deki taahhüt şirketleri açısından önemli bir fırsat olarak ele alınabilir. Çünkü Türkiye hem kendi iç pazarında hem Libya gibi ülkelerde gerçekleştirdiği önemli altyapı ve üst yapı projelerinin yanında turizm, finans gibi alanlardaki tecrübesini ihraç edecek potansiyele sahip en önemli ülkelerdendir.

Yatırımların üstlenilmesi durumunda Suudi Arabistan ekonomisine sağlanacak katkının yanı sıra yurtiçi istihdam da desteklenebilecektir. Aynı zamanda Türkiye’deki bankaların sunacağı garantilerle finansal büyüklüğüne katkı sağlanabilecektir.

Mısır’daki sorunlar nedeniyle bozulan turizm, Kızıldeniz’de önemli bir potansiyelin atıl kalmasına neden olmuştur. Sharm bölgesinde Türk turizmcilerin yatırımları da kadük kalmıştır. Yeni açılacak turizm sahasında bölge tecrübelerini katma değere dönüştürebilirler. Yurtdışına çıkamamış otel grupları içinse önemli bir fırsat ortaya çıkacağı düşünülebilir. Elbette teşvikler sağlanması belirleyici olacaktır.

Hükümetimizin pozitif ilişkileri bu bakımdan bir avantaj olarak kullanılmalıdır. Suudi Arabistan’a taahhüt şirketlerinin projeleri ile bir heyet ziyareti gerçekleştirmesine Hükümet katkı sunabilir ve tecrübelerimizin aktarılması sağlanabilir. Bu projeler bütünü son yılların en önemli fırsatlarından birisi olarak önümüzde durmaktadır.

Türkiye büyük bir oyuncu olarak yatırımlara katılarak Suudi Arabistan’la hem ekonomik hem siyasi bağlarını güçlendirmelidir.