Marmara'daki müsilaj sorunu çevre konusunu bir kez daha gündemimize getirdi.
Şu an da Türkiye'de dış müdahaleye ve askeri bir darbeye zemin olmadığını bildikleri için toplumsal kutuplaşma ve keskin bir ayrışma konusu üzerinde duruyorlar.
İsrail zulmü karşısında BAE medyası ise İsrail yanlısı haberler yaparak çoluk çocuk demeden katleden Siyonist rejime bağlılığını gösteriyor.
Tüm Türkiye mafyacı bir şahsın günlerdir ortaya attığı yalanlara kilitlenmiş durumda! Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ve Bakan Soylu'yu sevenlerin dahi bu adamı ciddiye almasını hayretler içinde izliyorum.
Ramazan Bayramını içinde zerre merhamet taşımayan İsrail'in, Filistin'e yönelik saldırıları neticesinde ciğerimiz yanarak ve sadece hiçbir işe yaramayan kınamalar ile geçirdik.
İsrail zulmünden bahsetmek bir yana onu övecek kıvamda olanların "Bütün dünya İsrail'i kıskanıyor" başlığı ile "İsrail'de halkın büyük bir kısmı aşılandı, ülkede kısıtlamalar ve açık alanlarda maske takma zorunluluğu kaldırıldı."
Dünya Sağlık Örgütü 'Alkol ve Kovid-19' uyarısı yaparken aynı zamanda İngiltere ve Hindistan gibi ülkelerde alkol ile ilgili bu süreçte uygulama örnekleri varken iş Türkiye'ye gelince yaşam tarzına müdahale oluyor.
ABD Başkanı Biden 'soykırım' diyecek mi, demeyecek mi' diye aslı astarı olmayan bir gündemin yine içine soktular bizi…