Kadının aşk hayatına yetişmek imkansız. Hiç ara vermeden, hız kesmeden, dörtnala koşuyor. “Hande Erçel, Kerem Bursin’le ayrıldı!” haberini duyalı henüz birkaç gün olmuştu ki… “Hande, Atasay Kamer’le aşk yaşıyor!” iddiası gündeme düştü. Biz daha kuyumcu sevgiliyi sindirmeye çalışıyorken… Bu defa Erçel, Kaan Yıldırım’la kameralara yakalandı. Valla bu ilişki trafiğini takip etmek, Serengeti düzlüklerinde avlanan çitayı takip etmek gibi. Şimdi hikayeyi geri sarıp, yavaşlatarak tekrar izleyelim. Sizi ne düşünürsünüz bilmem ama… Bana bu hikayede bir gariplik var gibi geliyor. Hande, Kaan Yıldırım’la neden o mekana gitti? Gazetecilerin her gece kapısında kamp kurduğu mekana gidip, bile isteye neden kameraların önüne atladı? Aklıma iki seçenek geliyor… Ya gemileri yaktı, Kaan’la aşkını herkes bilsin istedi. Ya da hedef şaşırtıp, Atasay Kamer ile çıkan haberlerini unutturmak istedi. İşin aslı astarı; Kaan’ı ifşa ederek birden çok belayı da bertaraf etmiş oldu. Kamer ailesine, oğulları ile ilişkisi olmadığını ispatladı. Atasay’ın reklam kampanyasının, “Atasay aşk kampanyası” olmaktan kurtardı.  Bu bir tez mi? Yoksa henüz çok az kişinin bildiği sır mı? İşte onu zaman gösterecek…

Emma’dan, Hans’a…

Amerika’da 12 Kasım 2019 faaliyete başlayan Disney Plus, Türkiye pazarına çok sıkı hazırlanıyormuş. Özellikle Ortadoğu’nun Türk oyuncu ve yapımlarına duyduğu yoğun ilgiyi bilen Disney Plus, Türkiye’ye ciddi yatırım yapmış. Konuşulan rakamlar dudak uçuklatan cinsten. Disney yetkilileri birçok isimle masaya oturup, anlaşmalarını yapıp, kaparolarını bile vermiş. Şahan Gökbakar, Cansu Dere, Halit Ergenç, Yılmaz Erdoğan ve Aras Bulut İynemli gibi birçok isim, milyonların altına imza atmış.Aras Bulut İynemli’nin Atatürk’ü canlandıracağı mini dizi, daha başlamadan büyük ses getirdi. Çukur’un Yamaç’ından Atatürk olur mu? Bence olur! İynemli’nin partneri ise Emma Watson olacakmış. Emma’nın kimi oynayacağı ise bilinmiyor. Dizinin müziklerini Hans Zimmer yapacak olması da önemli bir haber. Eminim ki Hans’ın müzikleri, diziyi bambaşka yere taşıyacak. Fakat Türk basınında yankı uyandıran bu haberle ilgili, yabancı basında çıkan tek kelime yok. Umarım duyduklarımız doğrudur da hevesimiz kursağımızda kalmaz.  

Dünya’dan uzak…

Sosyal medyanın sanal dünyası, kullanıcılarını bir bir içine çekiyor. O dünyanın kendi özgü düzeni, jargonu var. Yazılmamış kanunları, uyulması gereken kuralları var. Ve beklenilen daimi bir mükemmeliyetçiliği var. Işıltı ten, fit vücut, başarılı iş hayatı, markalarla dolu bir gardırop, popüler mekanlarda görünme zorunluluğu var. Ve her durumda, paylaşımların devamlılığı şart!  Bu düzenin içinde parasızlık, başarısızlık, üzüntü yok. Kötü görünmek, yaşlanmak, tırnağının kırılması, sivilcenin çıkması, fönsüz saç yasak. İster hastanede ister cenazede ol, belirlenen kurallarda çekilmeye devam etmeli hikayeler, fotoğraflar. Sanal dünya durmaz, sanal dünya uyumaz. Her ne olursa olsun photoshoplar, makyaj yapılmalı. Marka çanta, saatlerle dudak büzülerek verilen pozlar unutulmamalı. Unutanlar, unutmamalı ki… Bu dünyanın kanunu hiçe sayanın, sanal dünya vatandaşlığından çıkarılma ihtimali var.