SURİYE SAHA NOTU

Abdullah AĞAR 22 Ara 2016

Abdullah AĞAR
Tüm Yazıları
Halep'te yaşanan son gelişmeler sırasında Nusra (Feth ül Şam - Şam'ın Fethi) Lideri Colani 14 İslami silahlı gruba tek çatı altında birleşme çağrısı yapmıştı.

Halep’te yaşanan son gelişmeler sırasında Nusra (Feth ül Şam - Şam’ın Fethi) Lideri Colani 14 İslami silahlı gruba tek çatı altında birleşme çağrısı yapmıştı. (Bu çağrı geçen Perşembe günü 15 Aralık’ta tüm gruplara iletildi.)

Colani’nin birleşme şartları şunlardı:

- Kendisinin askeri komutan ve genel komutan yardımcısı olarak atanması ve askeri dosyanın tamamen kendisine teslim edilmesi.

- Tüm militan, silah ve teçhizatın “Askeri Komutan” sıfatıyla kendi kontrolünde olması.

- Siyasi ofisin kendisinin onayı olmadan kurulmaması.

- Fırat Kalkanı'na iştirak etmek üzere Halep kuzey kırsalına asker gönderilmemesi.

- Fırat Kalkanı'na katılmış olan birliklerden 3 ay önce asker getirilmemesi. (Nusra Fırat Kalkanı’na katılan ÖSO unsurları İdlip’te tutuklamaya kalkmıştı.)

Colani’nin bu şartları diğer gruplar tarafından kabul edilmedi. Pazar günü bu gruplardan sekizinin nihai karara vardığı ve Colani’nin bu önerisinin reddedildiği görülüyor. Bununla birlikte bu grupların şu an kendi aralarında bir birleşmeye de çok yakınlar. Şu an tüm şartlar üzerinde anlaşılamasa bile, ilerleyen günlerde anlaşmaya varılacak gibi duruyor.

Birleşme görüşmelerine katılan silahlı gruplar şunlar:

- Ceyşul İslam,

- Feylak eş Şam,

- Ceyş ül Nasır, 

- Sukur eş Şam,

- Nurettin el Zengi,

- Ahrar uş Şam,

- Festakim Kema Ümirt,

- Mutasım,

- Ceyş ül Mücahidin...

Ahrar uş Şam hariç bu grupların birleşmek için mutabakata vardıkları ifade ediliyor. Ahrar kesin bir cevap vermemiş. Ahrar birleşmeme kararı alsa bile, Ahrar’ın içinden bazı grupların oluşuma katılacağı söyleniyor. Suriye’de Ahrar uş Şam’ın bünyesinde irili ufaklı 60’dan fazla ‘tugay adı altında’ yöresel güç bulunuyor.

-----

Bu görüşmeler ilginç bir şekilde Moskova’da gerçekleşen üçlü zirve kararlarıyla örtüşüyor. Sadece Halep’ten değil Fua, Kefreya, Zebadani ve Madaya’dan da karşılıklı anlaşmalar esasına göre tahliyeler devam ediyor. Bununla birlikte etnik ve mezhepsel bir ayrışım kendisini artık çok daha net hissettiriyor. İran çok karlı çıkmış gözüküyor. Hem Halep’i boşaltıyor, hem de sıkışan Hizbullah milislerini ve müzahir tabanı kurtarıyor.

Tahliye sürecini sabote eden Nusra ise, IŞİD’le birlikte artık bir terör örgütü olarak tanımlanıyor. 

ABD sözcüsü Kirby, Moskova’da kurulan masaya davet edilmeyerek; “Sürecin dışında tutulduklarını” söylüyor. “ABD, Suriye'de kenara atılmadı, hala Suriye'deki sürecin bir parçası” diyor. 

Bu cümleler “Bu masada yoksam, ben bu masayı deviririm arkadaş” sözünü hatırlatıyor. Bu noktada Petraus’un “IŞİD’e karşı Nusra’yı kullanalım” sözü ile, İsrail’in Suriye’de Hizbullah konvoyuna hava akını düzenlemesi anlam kazanıyor.

Rus Büyükelçisine yapılan suikast için ise; ister ılımlı tabanlı (FETÖ) olsun, ister radikal; 

Vekalet savaşlarının hamilerini zan altında bırakıyor. 

Ve bu örgütler, Türkiye’nin güvenliğini ve bekasını tehdit eden her olayda, başrolü oynuyor. Bunlar artık sadece FETÖ, IŞİD, PKK ya da YPG’de değil. 

Kaide orijinli IŞİD’den kopma Nusra (Feth ül Şam - Şam’ın Fethi), artık Türkiye tarafından radikal terör örgütü olarak tanımlanıyor.

Halep'in tahlisi için varılan son anlaşmaya göre; 

Tahliyelerle ilgili öngörülen 3 aşama. 

1- Foa ve Kafreya’da bulunan 1250 kişi karşılığı Doğu Halep'te bulunanların yarısı. 

2- Foa ve Kafreya’da bulunan diğer 1250 kişi karşılığı Doğu Halep'te bulunanların diğer yarısı. 

3- Foa ve Kafreya’da bulunan 1500 kişi karşılığı Madaya ve Zabadani’den 1500 kişi.