Vakıf Katılım web

​SULTANA VEDA

Recep GARİP 21 Nis 2023

Recep GARİP
Tüm Yazıları
On bir ayın sultanı Ramazan ayını bitirdik.

"Namaz, camiden çıkınca, Hac, Mekke'den dönünce, Ramazan, Oruç bitince başlar." Üstat Necip Fazıl Kısakürek

On bir ayın sultanı Ramazan ayını bitirdik. Manevi havasıyla gönüllere ferahlık veren, tutulan oruçlarla nimetlerin değerini anladığımız, namazla, niyazla, oruçla, sadak, fitre ve zekâtla gönendiğimiz, yardımlaşmanın ve kardeşliğin önemini daha fazla hissettiğimiz Oruç ayımız, Kadir gecesiyle taçlandırıp Ramazan Bayram Şöleniyle aramızdan ayrıldı. Şölene de hazır olmalı mümin. Tıpkı Oruç ayına, Recep ve Şaban'la hazırlanıldığı gibi. Bu şölen, ilahi bir armağandır. Nasıl ki ay ay beklediğimiz kutlu konuğun gelişiyle gönendiğimiz ve bayram şöleniyle birlikte kazanılan ruh, irade ve beden terbiyesinin yıl boyu sürmesi bizden istenmektedir.

"Biz onu (Kuranı) Kadir gecesinde indirdik. Kadir gecesinin ne olduğunu sen bilir misin? Kadir gecesi bin aydan hayırlıdır. O gecede Rablerinin izniyle melekler ve ruh (Cebrail as) her iş için iner dururlar. O gece esenlik doludur. Ta fecrin doğuşuna kadar". (Kadir Süresi 1-5)

Kadir süresinde anlatılan, zamanı kesin olarak açıklanmayan o kutlu gecenin fazilet ve bereketine gönülden inanıp, sevabını sadece Allah'tan bekleyerek ibadet, dua, zikir, tefekkür, hayır ve hasenat ile geceyi ihya edip değerlendirmeye çalışan müminlerin elde edecekleri kazanç, geçmiş günahlarının affedileceği müjdesidir. İçinde sırlarla dolu olan Ramazan ayını zahiri ve batıni anlamlarını kavrama talimindeydik. “Oku” diye emredilen kitaba ve o kitabın gelmesinin sırrı olan Hz. Muhammet (as) yeniden ve yeniden tanımayı kavradık. Peygamberimizin yaşadığı gibi İslam’ı yaşama, kıldığı gibi namazlarımızı kılma, adaletle hükmetme, fakiri yoksulu görüp gözetme, ekmeğini paylaşma, mütebessim bir çehreyle insanları karşılama gibi emirleri yeniden idrak ettik. “Biz seni en güzel ahlak üzerine yarattık” emriyle, güzel ahlak üzere olma, yardım sever, fedakâr, cömert hayırda yardımlaşan, şerden kaçan ve kaçılması için gayret gösterme ve “görüyor gibi ibadet etme” gibi kapıları açma fırsatları bulduk. Yeniden Kuranı yüzünden okuduğumuz gibi bizlere nelerin emredilip yasaklandığını unutmamak üzere meallerinden de okuma fırsatları bulduk. Bu durumun yılımıza, ömrümüze sirayet etmesi bizlerden istenmektedir, bunu anladık.  

İman, ihlas ve samimiyet ile teslimiyet her işimizin temel şartıdır. Yapılan her ibadet de Allah rızasını gözeterek, mükâfatı sadece ve sadece O'ndan bekleyerek ifa edilmelidir. Yaralarımız sarılmalıdır, dertlere çareler bulunmalıdır. İnanmadığı halde ya da gösteriş olsun diye böyle müstesna gün ve gecelerde birtakım girişimlerde bulunanlar, sofra kuranlar, gurur ve kibre kapılanlar, gösteriş merakından kurtulamayanlar ancak kendilerini aldatırlar ve boşuna yorulmuş olurlar. İsra suresi 37.ayette bu durum bizlere haber verilmektedir: “Yeryüzünde böbürlenerek dolaşma! Ne yeri yarabilir ne de dağlarla boy ölçüşebilirsin.”

Ebû Hüreyre (ra)'den rivayet edildiğine göre Peygamber (av) şöyle buyurdular: "Faziletine inanarak ve karşılığını Allah'tan bekleyerek Kadir gecesini değerlendiren kişinin geçmiş günahları bağışlanır." (Buhârî, Müslim, Ebû Dâvûd, Tirmizî, Nesâî) Adet olduğu için değil, içinden gelerek Kadir gecesini değerlendirmeye çalışmak bulunmaz bir fırsattır.  Geçmiş günahlardan kurtulma fırsatı verilmektedir. İnsanın geçmişi, sırtında bir kanbur gibi daima kendisini takip ederek belini büker, ruhunu yorar. Gün ve geceler yorgun ve bitap halde bırakır. Günahlarımız, haksız kazançlarımız, başkalarına yaptığımız haksızlıklarımızın yükü altındaki insan, böylesi fırsatlarda o yükten kurtulma imkânını yakalamış olur. Yılda bir defa ele geçen bu fırsatı iyi ve doğru değerlendirmek akıl sahibi müminler için vaz geçilmez kıymettedir. Bin aydan hayırlı deniliyor. Bin ayın üzerinde ne kadar olduğu zikredilmiyor. Büyük fırsat büyük bir zenginliktir bizler için. Yeni doğmuş gibi hayata yeniden başlama fırsatını kaçırma ey Müminler topluluğu. Ey akıl sahipleri, ele geçen bu fırsat kolay kolay elde edilemiyor. Yalnızca Ramazan ayı günlerinde aranıp değerlendirilmesi icap ediyor. Yıl boyu elimize bir daha geçmeyecek olan Kadir gecesi geçip gitti. Ramazanı şerifin günleri bir bir tükendi. Bayram şölenine eriştik. Geriye dönüp baktığımızda Allah ve resulünü daha çok sevmiş ve daha çok Kuranı Kerime yaklaşmış olduğumuzu hissediyorsak kazançlıyız demektir.  

Bu Hadisi Şerifin bize öğrettiklerine kulak verelim.

1. Kadir gecesi, kadri yüce bir gece ve bin aydan daha hayırlıdır.

2. Değer ve faziletine inanarak, karşılığını yalnızca Allah'tan bekleyerek bu geceyi ihya edenlerin geçmiş günahlarından arındırılacağını öğreniyoruz.

3.Bu gece yani iftarla başlayıp gün ağarıncaya değin ibadet hali bir fırsattır. Melekler fevç fevç inmiş müminleri gözetmektedirler

4. İnançsız ve ihlassız yapılacak herhangi bir dinî davranışın kıymetinin olmadığını idrak etmeliyiz. Canı gönülden yakarışla, tefekkür ve zikirle geçirmeliyiz. Ömür bitmeden kendimizi gözden geçirip hemen ölebileceğimiz gerçeğini asla unutmamalıyız.

Sezai Karakoç “Samanyolunda Ziyafet” yazısında şöyle bahsediyor: “Ramazan dünya içinde ahirete bir aylığına Müslümanların toptan hicreti gibidir. Orucuyla, namazıyla, fitre, sadaka ve zekâtıyla, Kur’an okumalarıyla, Kadir gecesi kutlamasıyla, bayramıyla, bütün bir ay öbür aylardan daha gözle görülür elle tutulur bir dini yaşantı içine giriyor toplum.

Orucun getirdiği yorumla dünyayı ve tarihi yeniden yorumlamak, zapt etmek, fethetmek, kurmak ve inşa etmek zorundadır çağımızın Müslümanı. Oruç bize bu misyonu yüklüyor. Oruç bize bu mesajla geliyor.

Bugün oruç yolcudur. Geldi, evlerimizi, şehirlerimizi, soframızı, gönüllerimizi bir ay boyunca olanca zenginliği ve cömertliği ile donattı ve işte gidiyor. Yürekte ister istemez bir sızı var.”

Ramazan ayında kazandıklarını yıl boyunca devam ettirmelisin. Gözlerini, ellerini, ayaklarını, vücudunun organlarını haramlardan, dedikodulardan, kul haklarından korumalısın. Dünyanın içinde durmalı, ihmal etmemeli lakin kalbini istila etmesine asla müsaade etmemelisin.

Allah'a cc sürekli tövbe haliyle ömrünü ibadetle süslemelisin. Tefekkürün farz bir ibadet olduğunu unutmamalısın. Yaptığın her şeyde, işte ve ibadetlerde tövbe haline bürünmelisin. Allah tövbe edenleri sever unutmamalısın. Sürekli iyiliği yapıp, emretmeli, kötülüklerden sakınıp kaçındırmalısın.

Günahlarından kurtulma ümidin olmalıdır. Tövbelerin, bir daha yapmama üzerine bina edilmelidir. 

Gizli-açık bütün günahların için tövbe etmelisin. Bütün kardeşlerin için duanı genişletmeli, müminlerin zaferini istemelisin. Allah ve Resulünün memnun olacağı güzel işleri yapmalı, örnek olmalı, teşvik etmelisin. Hayırda yardımlaşın, şerde yardımlaşmayın buyurulmuştur.

Bu duygularla Ülkemizin, Türk ve İslam Coğrafyamızın ve mazlum insanlığın Ramazan Bayramı’nı tekbir ediyor, cümlenizi esenlik temennilerimle Allah’a emanet ediyorum.

www.recepgarip.com