Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Ak Parti’ye, Ak Parti de Erdoğan’a kavuştu. Formalite tamamlandı ve Cumhurbaşkanımız kurup büyüttüğü partinin başına geçti…

Bu pek kolay olmadı. Yıpratıcı bir referandum sürecinden sonra halkımız cumhurbaşkanlığı sistemini ve aynı zamanda cumhurbaşkanının parti üyesi olabileceği maddesini onayladı ve bugünlere geldik.

Pazar günü formalite tamamlandı ve 2 Mayıs’ta zaten Ak Parti’ye üye olarak kaydolmuş olan cumhurbaşkanımız partinin 3. Olağanüstü Kongresinde başkan seçildi…

Referandum boyunca hantallığı ciddi bir şekilde göze çarpan parti teşkilatı pazar günü de zayıf kalmıştı… Salon doluydu ama slogan atanlar bile daha Cumhurbaşkanımızın konuşması bitmeden salonu boşaltmışlardı, çünkü birçoğu geç başlayan kongre yüzünden illerine geri dönmek zorunda kalmışlardı…

Cumhurbaşkanımız da parti teşkilatını zayıflığını görmüş olmalı ki yılsonuna kadar parti teşkilatının ciddi bir şekilde illerde ve ilçelerde elden geçirileceğini partiyi yeniden canlandırmak için çaba sarf edileceğini kongre konuşmasında da belirtti… Ama görüldüğü kadarı ile yeni MKYK üyelerinin seçimlerinde taşlar pek de yerinden oynamadı… Anlaşılan Cumhurbaşkanımız yol arkadaşlarını bir anda radikal bir şekilde değiştirmek yerine parti içinde bazı düzenlemelerle işi götürmeyi uygun buluyor…

Ama Cumhurbaşkanımız bir gerçeğin de farkında. Ak Parti hep yönettiği belediyelerdeki başarıları ile iktidarını sürdürdüğü gerçeğini pazar günkü konuşmasında Cumhurbaşkanımız vurguladı ve belediyelerde de bir silkinmenin gereğine parmak bastı. Zaten referandumda hayır çıkan illerde bu çok açık görülüyor.

Cumhurbaşkanımız şimdi partiye çeki düzen verecek o arada da 6 aylık bir yol haritasını belirleyip onu da kamuoyuna açıkladıktan sonra reformları son sürat uygulamaya koyacak. 2017 diriliş, 2018 hızlı reform yılı olacak. Sonra ver elini önce yerel seçimler sonrada cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri…