Vakıf Katılım web

​RASİM ÖZTEKİN İLE KALP YETERSİZLİĞİ SOHBETLERİ...

Esra KAZANCIBAŞI
Tüm Yazıları
Kalp yetersizliği üzerine bugüne kadar yüzlerce habere imza attım.

Kalp yetersizliği üzerine bugüne kadar yüzlerce habere imza attım. Ama insan kendi yakınının başına gelmeyince, o hastalığın nasıl bir süreç olduğunu bilemiyor. Zaman içinde deneyimleyerek öğreniyor. Zannediyor ki, annesi, babası ya da eşinin sağlık durumu hep ilk tanı konduğu günkü gibi olacak. Oysa, kalp yetersizliği iniş çıkışlı bir süreç. Bazen bir gribal enfeksiyon bile hastanın dengesini altüst edebiliyor. 

Eşimin geçirdiği zatürre nedeniyle kalp yetersizliğinin tetiklenmesine tanık oluşumuz tam dokuz yıl önceydi. Tuvalete gidecek bile hali yoktu, üç-beş adım atınca nefes nefese kalıyordu. Vücudunda biriken ödem nedeniyle şişen karnı ve bilekleri, ayakkabıya sığmayan ayaklarıyla hastalık alarm sinyalleri veriyordu. Gurme, iştahlı bir erkek olmasına rağmen, şalteri indirmişcesine iştahı neredeyse tamamen kesilmişti. Hastanede eşimin kardiyoloğu Gülşah Hanım, “Acil durumda hastam var” diyerek odasının kapısında bekleyenlerden izin isteyince durumun ciddiyetinin farkına vardım. Boyundan açılan delikle eşimin vücudundan ultrafilitrasyon denilen bir yöntemle tam 22 kilo su çekildi. Ve sonrasında 25 günü yoğun bakımda olmak üzere yaklaşık iki ay hastanede tedavi gördükten sonra taburcu oldu. Çok şükür ki, hastane günlerinde imgeleme ile hayalimizde çektiğimiz film gerçek oldu. Hastalığın zorlu günlerini geride bıraktıktan sonra da, milyonlarca kişinin beğenerek izlediği Geniş Aile, Seksenler gibi dizilerde Mandıra Filozofu, Düğün Dernek gibi filmlerde izleyicilerle buluştu. 

Bu yüzden eşim Rasim Öztekin’e, kalp yetersizliği konusunda başlayacak bir farkındalık kampanyasının sözcüsü olması önerildiğinde severek kabul etti. Açıkçası ben de, Rasim’in bir takside şoför koltuğuna geçip kalp yetersizliği olan hastalar ve yakınlarıyla sohbetine dayanan bu projeye katılmasını yürekten istedim. Çünkü 14 yıldır aynı sorunla yaşayan toplumda sevilen bir isim olarak Rasim, bazı hastaların erken teşhis ve tedavi almalarına kanal olabilirdi. Kalp yetersizliği ile yaşarken dikkat edilmesi gerekenlerle ilgili farkındalık yaratılmasına katkıda bulunabilirdi. Bence bu bir insanın yaşarken yapabileceği en iyi sevaplardan biriydi. 

TAKSİDE KALP YETERSİZLİĞİ SOHBETLERİ 

Gelelim “Hayatı Seviyorum, Kalbimi Dinliyorum” Projesi’nin devamı niteliğindeki Rasim Öztekin ile Kalp Yetersizliği Sohbetleri’nin ayrıntılarına. Türk Kardiyoloji Derneği ve Novartis’in işbirliğiyle gerçekleştirilen proje kapsamında, Rasim taksi şoförü olarak, kalp yetersizliği tanısı gören dört hastayı ve yakınlarını bir duraktan alıp, keyif aldıkları bir yere götürüyor. Yolculuk sırasında ise kalp yetersizliği ile yaşamak ve özellikle de hastalığın belirtileri üzerine sohbet ediyorlar. Kimi balık tutmaya, kimi kızıyla yürüyüş için Fenerbahçe Parkı’na giderek kalp yetersizliği ile yaşamanın ve hayatı sevmenin önemine vurgu yapıyor. Proje ekibinin ve Rasim’in bana sürprizi ise son anda orta çıktı. Projenin beşinci videosunda Rasim beni taksiye  alarak kalp yetersizliği süresinde yaşadıklarımız üzerine bir sohbete başlıyor. Peki, finalde beni nereye mi götürüyor? Hayatta en mutluluk ve huzur duyduğum şeylerden birinin deniz kenarında çay içmek olduğunu bildiğinden, taksi Rumelihisarı’nda Boğaz manzaralı bir kafenin önünde duruyor.

VİDEOLARI PAYLAŞIN, KALP YETERSİZLİĞİNİ TANITIN!

Siz de, kalp yetersizliği konusunda farkındalık yaratılmasına katkıda bulunabilirsiniz www.kalbinidinlesen.com sitesinde yer almaya başlayan Rasim Öztekin ile Kalp Yetersizliği Sohbetleri’nin videolarını  #hayatı seviyorum #kalbimi dinliyorum etiketleriyle sosyal medyada paylaşabilir, sevdiğiniz bir arkadaşınıza bu etiketlerle gönderip kalple ilgili bir sorunu olduğunu bilmeyen kişilerin bir hekime başvurmalarına aracılık edebilirsiniz.