PENÇE-KİLİT OPERASYONU VE ERBİL İLE BAĞDAT'IN ETKİSİ

Faruk AKTAŞ 19 Nis 2022

Faruk AKTAŞ
Türk Silahlı Kuvvetleri dün gece yarısından itibaren Kuzey Irak'taki terör örgütü PKK hedeflerine yönelik yeni bir operasyon başlattı.

Türk Silahlı Kuvvetleri dün gece yarısından itibaren Kuzey Irak’taki terör örgütü PKK hedeflerine yönelik yeni bir operasyon başlattı.

Operasyon bölgesi bu kez Hakkâri ile sınır olan Kuzey Irak’taki Metina, Zap ve Avaşin-Basyan bölgeleri.

2019’da başlatılan Pençe-Kartal ve Pençe-Kaplan operasyonlarının devamı niteliğindeki bu operasyon da aynı şekilde hem havadan hem de karadan yürütülüyor.

Yeni operasyonun ismi ise dikkat çekici; Pençe-Kilit.

Gerek operasyon kapsamındaki bölgelerin terör örgütünün ana kamplarının bulunduğu Kandil bölgesine giden yollar olması gerekse de operasyonun adında geçen “kilit” ifadesi, bunun Kandil’e yönelik daha büyük bir operasyonun önünü açmaya yönelik bir ön operasyon olma ihtimalini düşündürtüyor.

Bu bölgelerin terör unsurlarından temizlenerek kontrol altına alınması halinde, bahar aylarıyla birlikte Türkiye’ye yönelik terör eylemleri hazırlığı içinde olan PKK’nın bu amaçlarının önlenmesinin yanı sıra Kandil bölgesinin ablukaya alınması da sağlanmış olacak.

Bu sayede PKK’nın nefes borusu da önemli ölçüde kesilmiş olacak zira bu hat aynı zamanda Kandil’in yerleşim bölgeleriyle lojistik bağını da sağlayan ana hatlardan birisi.

28 Mayıs 2019’ta başlatılan Pençe operasyonlarıyla bugüne kadar terör örgütüne çok ağır zayiatlar verdirildi.

Bu bölgedeki yüzlerce terör unsurunun etkisiz hale getirilmesinden daha önemlisi örgütün eylem kabiliyeti önemli ölçüde zayıflatılarak ve terör unsurlarının Türkiye’ye sızıp eylem yapma girişimlerine de büyük darbeler indirildi.

Terör örgütü PKK, uzun süreden bu yana Türkiye’de eylem yapamıyorsa bu önemli ölçüde, yurt içinde yürütülen başarılı operasyonlarla birlikte bu bölgelerde alan hakimiyeti sağlanması sayesinde gerçekleşti.

PKK’ya yönelik bu operasyonlarda büyük başarılar elde edilmesinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yüksek kabiliyetinin yanı sıra Ankara’nın gerek uluslararası alanda gerekse de Irak özelinde yürüttüğü ve yürütmekte olduğu siyasi ve diplomatik çabaların önemli bir etkisi olduğunu vurgulamak gerek.

Özellikle bu son operasyon açısından uluslararası konjonktürün oldukça uygun olması önemli bir avantaj.

Zira PKK’nın arkasındaki başta ABD olmak üzere batılı güçlerin büyük çoğunluğu şu sıralar Rusya-Ukrayna savaşı ile meşgul.

Rusya-Ukrayna savaşı konusunda Ankara’nın barış çabalarındaki kilit konumu, söz konusu ülkelerin Türkiye’ye yönelik çatlak seslerin çıkmasını da önleyecek nitelikte.

Irak’ta geçtiğimiz Kasım ayında yapılan seçimler sonrası henüz bir hükümet kurulamamış ve siyasi istikrar sağlanamamış olsa da gerek seçimlerden birinci parti olarak çıkan Sadr grubunun, daha önceki dönemlerde çoğunluğu ellerinde bulunduran İran’a yakın grupların aksine Ankara’ya yakın durması ve seçimlerde oylarını büyük ölçüde arttırarak Sadr ile birlikte kurulacak hükümetin en büyük ortaklarından birisi olması beklenen Erbil’deki Kuzey Irak Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) başında olan KDP ile ilişkilerin geliştirilerek büyütülmesi de bu operasyonların başarıya ulaşması konusunda ciddi avantajlar sağlıyor.

Bu operasyonun başlamasından kısa bir süre önce IKBY Başbakanı Mesrur Barzani’nin Türkiye’ye gelerek İstanbul’da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edilmesine dikkat çekmek gerek.

Bu görüşmede MİT Başkanı Hakan Fidan’ın bulunması, söz konusu toplantıda bu operasyonun da konuşulmuş olma ihtimalinin yüksek olduğunu gösteriyor.

KDP zaten uzun süreden bu yana PKK ile ciddi gerilimler yaşıyor.

Hatta zaman KDP’ye bağlı Peşmerge güçleri ile terör örgütü PKK arasında sert çatışmalar da meydana geliyor.

Dolayısıyla PKK ile mücadele konusunda KDP yönetimi uzun süreden bu yana Türkiye ile yakın iş birliği içinde.

Bu iş birliğinin geliştirilerek büyütülmesi terör örgütünün bu bölgedeki varlığının yok edilmesi açısından büyük önem taşıyor.

Öte yandan KDP’nin bu yaklaşımına karşı, uzun süreden bu yana PKK ile daha yakın duran IKBY’nin ikinci büyük partisi KYB de Ankara ile ilişkilerini geliştirme arzusunda.

Kendi hakimiyetleri altındaki Süleymaniye bölgesinde PKK’nın yarattığı huzursuzluklardan bıkan KYB, son zamanlarda terör örgütüne karşı mesafeli durma çabasında.

Hatta yakın zamanda bazı KYB yöneticilerin Ankara’ya gelerek Türk yetkililerle görüşmeler yaptığına dair bilgiler söz konusu.

Kuzey Irak’taki Kürt yapıların PKK’ya karşı Ankara ile ortak hareket etmesinin Türkiye’nin terörle mücadeledeki başarısı açısından büyük önem taşıdığını bir kez daha vurgulamak gerek.

Eş zamanlı olarak Irak’ta siyasi istikrarın sağlanmasına Ankara’nın yaptığı katkıları arttırarak sürdürmesi de yeni hükümetin kurulmasının ardından Bağdat’ın da bu mücadeleye daha fazla destek sağlamasına katkı sağlayacaktır.

Bağdat ve Erbil’in Ankara ile ortak hareket etmesi ise PKK’nın Irak’tan tamamen sökülüp atılmasını sağlayabilecektir.

Irak’ın terör örgütünden temizlenmesi ise Türkiye kadar onların da yararına olacaktır.