Galatasaray için temkinli yazılar yazdım bugüne kadar.

Lig’in namağlup tek takımı olan sarı-kırmızılıların geçtiğimiz hafta Bursaspor deplasmanındaki galibiyetine yerinde tanıklık ettikten sonra bazı taşlar yerine oturmuştu kafamda haklarında.

CimBom, Bursaspor maçında kazanırken aynı zamanda zor şartlardan da istediğini alabilecek güçte bir takım olduğunu da göstermişti.

Ve dün…

Lig’de sadece bir galibiyeti bulunan Kardemir Karabükspor’du rakipleri.

Tudor’un eski takımı da diyebiliriz ona.

Erken gelen gollerle 2 farkı yakalayan Galatasaray, farkı artırır diye beklerken orta alan ve defans kurgusunda üst üste hatalar yapınca golü de kalesinde gördü.

Sonrasında oyunda kalmak için direnç gösteren Karabük ve Feghouli ile Belhanda’nın kaçırdığı önemli pozisyonlara şahit olduk.

İlk 5 hafta da rakip kaleleri boş geçmeyen Gomis, Bursaspor maçından sonra dün de K.Karabükspor karşısında gol atamazken; rakip teknik adamlar tarafından şifreleri çözülmüş gibiydi.

Uzun süren sıkıntılı skor üstünlüklerini bitime 6 dakika kala yedikleri golle içinden çıkılmaz hale soktuklarında ise yine tecrübelerini ortaya koydular ve kazanarak iyi de iş yaptılar.

Bitirelim..

Galatasaray, Bursaspor ve tek puan kaybettiği kendisine uzun süredir ters gelen Antalyaspor dışında zorlanacağı rakiplerle oynamadı ligde henüz.

Derbi de oynamayan sarı-kırmızılılar,  bu hafta milli maçlar nedeniyle bir de ara yaşayacaklar ki; bu tip esler tempo tutturmuş takımlar için her zaman handikap olmuştur.

O ara sonrası zor geçmeye aday Atiker Konyaspor deplasmanına gidecekler.

Sonrasın da ise içeride Fenerbahçe ile karşılaşacaklar ki; işte o karşılaşmadan alacakları sonuç bana göre ligin ilk yarısındaki yerlerine dair en belirleyici etken olacak.

Bekleyip görelim.