Vakıf Katılım web

KOZMETİK TEHLİKE

Yonca ORTAN 29 Tem 2019

Yonca ORTAN
Tüm Yazıları
Kozmetik ürünleri genellikle uzun raf ömrüne sahip ürünlerdir. Bu yüzden herhangi bir kozmetik ürününün üzerinde "yüzde 100 doğal" ibaresini gördüğünüzde buna aldanmayın, böyle olması ne yazık ki mümkün değil.

Günlük hayatımızın vazgeçilmezlerinden biri de kuşkusuz kozmetik ürünleridir. Şampuanlar, tıraş losyonları, makyaj malzemeleri ve daha birçok kozmetik ürününün içerisinde tehlikeli kimyasallar bulunuyor. Kadın, erkek, çocuk demeden hepimizin kullandığı bu ürünlerin bazılarının sağlığı ciddi ölçüde tehdit edecek bazı kimyasalları içerdiğini biliyor muydunuz?

 Peki, hangi üründe hangi kimyasala dikkat etmeliyiz? Ürünün arkasını çevirip içeriğini okurken aşağıda bahsedilen kimyasalları görüyorsanız yol yakınken ürünü rafa geri bırakmanızı tavsiye ederim…

 Hiçbir kozmetik ürünü yüzde 100 doğal içeriğe sahip olamaz

 Tehlikeli kimyasalları sıralamaya başlamadan önce belirtmeliyim ki, hiçbir kozmetik ürünü yüzde 100 doğal içeriğe sahip olamaz. Kozmetik ürünleri genellikle uzun raf ömrüne sahip ürünlerdir. Bu sebeple raf ömrünü uzatacak bazı kimyasalları içermektedirler.

Aynı zamanda tüketiciler tarafından sık değiştirilen ürünler olmadıklarından (şampuan, nemlendirici, saç spreyi vb.) uzun süre aynı formunu koruyabilmesi için de belli kimyasallar içermek zorundadırlar. 

 En bilinen ve en tehlikelisi: PARABEN

 Aslında birçoğumuz parabenin ne kadar tehlikeli olduğunu duymuş veya okumuştur. Parabeni bu kadar tehlikeli yapan nedir? Paraben kozmetik ürünlerinin raf ömrünü uzatan bir kimyasaldır. Yukarıda bahsettiğim gibi ürünün kullanım süresini uzatabilmek adına neredeyse her kozmetik markasının kullandığı bir kimyasaldır.

 Özellikle nemlendiriciler ve bakım kremlerinde kullanılır. Çünkü bakteriyi ve küflenmeyi önler. Parabeni bu kadar tehlikeli yapan kanserojen olmasıdır. Araştırmalar parabenin meme ve cilt kanserlerini tetiklediği sonucuna varmış. Bununla da kalmıyor, ne yazık ki paraben kozmetik ürünlerinde kaçabileceğimiz bir kimyasal değil. Çünkü hemen hemen hepsinin içinde bulunmak zorunda olan temel kimyasallardan biri.

 Paraben içermez yalanı

 Bir ürünün üzerinde “paraben içermez” ibaresini görüyorsanız bu koskocaman bir yalan… Ancak ürünün içeriğindeki paraben azaltılmış olabilir ki bunu da zaten ürünün altı ile sekiz ay arasında bozulmasından anlayabilirsiniz. Yani bu kimyasaldan kesin olarak korunmanın tek yolu bir daha asla rimel sürmemek veya beyaz sabunla saçınızı yıkamak olacaktır…

 Böcek ilacı olarak da bilinen SLS

 SLS’de tıpkı paraben gibi kozmetik ürünlerinin neredeyse tamamında bulunan vazgeçilmez kimyasallardan biridir. SLS köpük oluşturmada ve sabit veya uçmaz ürünler yapmakta kullanılan jelatindir.

Kozmetik ürünlerinde ve endüstriyel temizlik ürünlerinde kullanılır. Özellikle yan etkileri ve vücudumuza vereceği zarar parabenden daha fazladır. Bunun en basit örnekleri cildinizdeki sivilceleri yok etmesi için kullandığınız kreminizin sivilce yapması veya “kepeğe karşı etkili şampuanınızın” saçınızdaki kepeği artırmasıdır.

Bunun sebebi SLS’nin cildi tahriş eden ve gözeneklere dolarak siyah nokta ve sivilce gibi cilt sorunlarına sebep olan bir kimyasal olmasıdır. Öte yandan cilt kuruluğu, ağız yaraları, ciltte iltihaplanmalardan yaşıyorsanız yine sebebi bu kimyasal olabilir.

 SLS aslında böcek ilaçlarında da bulunur. Böcekleri öldürmekte kullanılmasının sebebi zehirli sülfat gazları yaymasıdır. Sülfat gazları ısı ile yayılırlar. Bu sebeple içinde SLS bulunan bir kozmetik ürünüyle duş almak oldukça zararlıdır.

 Eğer şampuanınız veya duş jelinizde SLS varsa hemen yok etseniz iyi edersiniz. SLS, diş macunları, deterjanlar, deodorantlar, şampuanlar, duş jelleri ve daha nice kozmetik ürününde bulunur…

 Vazelin mineral yağlar ve sıvı parafinler

 Vazelin de kozmetik ürünlerinde sıkça rastlanan kimyasallardan biridir. Yumuşatma özelliğine sahip olduğundan yüz yıkama jellerinde ve nemlendiricilerde sıkça rastlanılan bir kimyasaldır. Sürdüğünüzde ilk yarım saat cildiniz yumuşacık ve parlak görünürken, düzenli kullanmaya başladığınızda cilt kızarıklıkları tahriş, sivilce ve siyah noktalarla karşılaştığınız bir ürününüz varsa sebebi içeriğindeki vazelindir.

 Mineral yağlar makyaj malzemelerinde sıkça kullanılır.

 Makyajın yüze daha iyi “yapışmasını ve bütünleşmesini” sağlarlar ve oldukça tehlikelilerdir. Zaten vazelin de mineral yağlar da petrolün yan ürünleridir. Kulağa iğrenç geliyor değil mi? Yüzünüze petrol sürer misiniz diye sorsalar hepimiz hayır deriz ama fondöten sürüyoruz işte.

Dudak ürünleri ve özellikle bebekler için üretilen pişik kremlerinde kullanılan bu kimyasal, cildin kendi nem dengesini bozar, hücreleri öldürür ve erken yaşlanmaya sebep olur. Aynı zamanda kanserojendir. Uzun süre kullanımında hormonal aktiviteyi bozabilir. Ne yazık ki bu kimyasaldan da uzak durabilmenin kesin yolu makyaj yapmamak veya nemlendirici kullanmamak olacaktır. Makyaj yapmamak nispeten mümkün olmasa da nemlendirici olarak zeytinyağı ve balı tercih edebilirsiniz.

 Sentetik renklendiriciler ve dioksin

Zaman zaman kozmetik ürünlerinin güzel kokularına ve renklerine aldanarak satın alırız. Özellikle ruj, allık, far gibi makyaj malzemelerinde bunu sıkça yaşıyoruz. Fakat bu sentetik renklendiriciler de tıpkı vazelin gibi petrolün yan ürünlerinden bir tanesi. FD&C ve D&C olarak da bilinen bu renklendiriciler oldukça zararlı.

 Makyaj malzemelerinde içeriği görmek ve okumak pek mümkün olmasa da markayı tanımanızda tahminde bulunmanız için yeterli olacaktır. X markasının diğer bir ürününe bakarak aşağı yukarı bir tahminde bulunabilirsiniz. Renklendiriciler genellikle boyalardan daha fazla tercih edilmektir. Çünkü maliyetleri boyaya göre nispeten daha düşüktür.

Kanserojen kimyasallar arasında en tehlikelilerinden biridir çünkü vücutta zaman içerisinde birikir. Dioksin de böyle bir kimyasaldır. Köpürme ve renklendirme özelliği bulunduğundan duş jelleri ve renkli sabunların vazgeçilmez kimyasallarından biridir.

 Ürünün içeriğini incelemeyi unutmayın

 Yukarıda bahsettiğim kimyasallar, herhangi bir ürünü elinize alıp içerikler kısmına göz attığınızda ilk göreceğiniz kimyasallar.

 Özellikle uzak durmanız gereken kimyasal maddeler:

 · Sodyum lauryl sulfate (SLS)

· Sodyum laureter sülfat (SLES)

· Propilen glikol (PG)

· Dietanolamin (DEA)

· Kokamid DEA

· Lauramid DE A

· Flor

· Alfa hidroksi asit (AHA)

· Alüminyum

· Bütan

· Dioksin

· Flüorokarbonlar

· Formaldehit

· Gliserin

· Kaolin

· Lanolin

· Mineral yağ

· Petrolatum

· Propan

· Talk

· PEG

Kullandığınız veya kullanacağınız ürünün içeriğini araştırmaya özen gösterin. Cildiniz riskli sayılabilecek bir cilt ise, alerjik ise, hamileyseniz, aşırı hassas ise, kanser tedavisi veya herhangi bir tedavi görüyorsanız, cildiniz tahrişe ve diğer zararlı durumlara daha açık olacaktır. Bu sebeple sağlık durumunuza uygun ürünler tercih edin.

 Özellikle organik ve vegan ürünlere ve markalara yönelin. Çünkü organik ürün kategorisindeki ürünler yüzde 90 bitkisel kaynaklıdır. Bitkisel ürünler özellikle cildin vitamin ihtiyacını karşılamada oldukça başarılıdır. En önemli ve en temel olanı ürünün, Sağlık Bakanlığından onaylı olup olmadığıdır. Lütfen bunu kontrol etmeyi unutmayın