KIZ ÇOCUKLARIMIZ… BENLİĞİMİZİN KİLOMETRE TAŞLARI…

Mehtap DEMİR 10 Eki 2021

Mehtap DEMİR
Tüm Yazıları
Geçtiğimiz yıllarda yapılan bir araştırma, her beş kadından 1'inin 18 yaşından önce evlendiğini ortaya koydu.

Dünyadaki toplumsal cinsiyet eşitsizliği, kadın ve kız çocuklarının karşılaştığı sorunların temeli. Bu eşitsizlik eğitimde, toplumsal hayatta iş gücünde… Her alanda öne çıkıyor.

Özellikle erken yaşta ve zorla evlilikler,

Dünyanın sorunu…

Türkiye'de de kız çocuklarının önündeki en büyük engellerden biri.

Geçtiğimiz yıllarda yapılan bir araştırma,

her beş kadından 1’inin 18 yaşından önce evlendiğini ortaya koydu.

İnanılmaz bir rakam.

Üstelik çocuk yaşta evlenen her 3 kadından biri ise yine çocuk yaşta anne olmuş,

Ve hepsi şiddete maruz kalmış.

Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü UNESCO verilerine göre ise;

Önümüzdeki yıllar içerisinde erken yaşta evlenme riski olan kız çocuklarına 10 milyon kız çocuğu daha eklenecek.

Kovid salgını başladığından bu yana erken yaşta evlilikle mücadele tüm dünyada geri plana itilerken ortay bu sonucun çıkması elbette kaçınılmazdı.

UNESCO verilerine göre,

özellikle eğitim alanında pandemi sürecinden en fazla etkilenen gruplar yine kız çocuklarından oluşuyor.

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi,

Çocuk Haklarına Dair Sözleşme ve bunlar gibi pek çok uluslararası belge, çocuklara eşitlikçi ve güvenli bir yaşam sunulması için tüm devletleri önlem almaya çağırıyor ki dünya çapında artan çocuk yaşta evlilik oranlarının düşmesini sağlasa bile evlilikler hala çok büyük bir sorun…

BM Çocuklara Yardım Fonu UNICEF,

Uluslararası Göç Örgütü IOM, 

BM Nüfus Fonu UNFPA,

BM Kadın Birimi UN Women ve BM Mülteciler Yüksek Komiserliği UNHCR tarafından hazırlanan son rapor bakın dünya için ne diyor:

“… Dünya genelinde 20- 24 yaş grubundaki kadınların %21’inin 18 yaşından önce evlenmiş olduğunu gösteriyor...

Bu yüzdeye göre, 650 milyon kadın 18 yaşından önce evlenmiş durumda. Her yıl 12 milyon kız çocuğu 18 yaşını tamamlamadan evleniyor…

Bu evliliklerin olmaması için yürütülen mücadele ile son 10 yıl içinde küresel ölçekte 10 milyon kız çocuğunun evliliği önlendi; bu iyileşme daha çok Güney Asya ülkelerinde gerçekleşti…

Ne var ki, Güney Asya’da gözlenen bu iyileşme, Latin Amerika, Ortadoğu ve Afrika ülkelerinde görülmedi.

Güncel veriler, bugün küresel düzeyde çocuk yaşta, erken ve zorla evliliklerin yaygınlığının Güney Asya’dan Afrika’ya evrildiğini ortaya koyuyor.

Dünya genelinde, 20-24 yaş grubundaki kadınların 18 yaşından önce evlenme oranlarının en yüksek olduğu ülkeler

yüzde 76 ile Nijer, yüzde 68 ile Orta Afrika Cumhuriyeti ve yüzde 67 ile Çad olmak üzere Afrika’da bulunuyor

Bu evlilikler, sürdürülebilir kalkınmayı da engelleyen sorunlardan biri olarak ele alınıyor…”

Ülkemizde de bu büyük probleme ilişkin ilginç sonuçlar var: 

“…Türkiye’de 2010 ile 2019 yılları arasında ortalama ilk evlenme yaşı kadınlar için 23,7’den 24,8’e; erkekler için ise 27,0’dan 27,8’e yükseldi.

İller düzeyinde ortalama ilk evlenme yaşının en düşük olduğu iller erkekler için 25,9 yaş ile Şanlıurfa ve Afyonkarahisar, kadınlar için ise ortalama 21,9 yaş ile Ağrı…

2018 Türkiye Nüfus ve Sağlık Araştırması da 25- 49 yaş grubundaki kadınlar için ortanca ilk evlenme yaşının 21,4 olduğunu gösteriyor.

Başka bir ifadeyle kadınların yarısı 21,4 yaşından önce evlenmiş durumda.

1993 yılında 19,0 olan ortanca ilk evlenme yaşı son çeyrek yüzyıl içerisinde iki yaştan fazla arttı…”

***

Neden erken evlilik yapılıyor?

Erken ve zorla evlilik sorununda araştırmaların gösterdikleri ve uzmanların yorumları belli başlıklar üzerinde toplanıyor…

 Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği

“… Toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri küresel çabalara rağmen birçok toplumda görülmeye devam ediyor. Kız çocuklarının evlendirilmesi, mevcut toplumsal normların devam ettirilmesi ve güçlendirilmesi için bir gereklilik olarak görülüyor…”

İç savaşlar, şiddet sorunu:

“…Çatışma ve insani kriz durumlarında şiddet artar, eğitime erişim kısıtlanır, yoksulluğun boyutları büyür ve diğer tüm olumsuz faktörlerin etkisi katlanır. Kriz durumları, insanların olumsuz sonuçları olabilecek başa çıkma mekanizmalarını benimsemesine sebep olur. Çatışma ortamlarında kız çocuklarını evlendirmek, onları korumanın veya ekonomik zorluklarını hafifletmenin bir yolu olarak görülüyor...”

Ekonomik sorunlar:

“…En yoksul ülkelerin en yüksek çocuk yaşta, erken ve zorla evlilik oranlarına sahip olduğu görülüyor ve bu evlilikler kız çocukları için daha az fırsata sahip olan yoksul aileler arasında daha yaygın.

Uzmanlar, yoksul ailelerin karşılayamadıkları masraflarını, kız çocuklarını erken yaşta evlendirerek azaltma ve aynı zamanda başlık parası ile aile gelirini artırma yolunu seçtikleri de tespit ediyor…

Ailenin ekonomik düzeyi arttıkça erken evliliklerin azaldığı görülüyor…”

Eğitimde fırsat eşitsizliği:

“…Gelişmekte olan ülkelerde, ortaokul ya da lise eğitimi almış kız çocuklarıyla karşılaştırıldığında, hiç eğitim almamış kız çocuklarının üç kat, sadece ilkokul eğitimi almış kız çocuklarının ise iki kat daha yüksek evlendirilme oranlarına sahip…”

Coğrafi konum:

Çocuk yaşta, erken ve zorla evlilik, şehir merkezlerine uzak, kırsal, az gelişmiş ve yoksul yerleşim yerlerinde daha yaygın görülüyor…

18 yaşından önce evlendirilen kız çocuğu sayısı kentsel alanda 15,5 milyonken kırsal alanlarda 51,9 milyona çıkıyor …”

Günün Sözü:

"Çocuğa kendiliğinden bir şey yapma özgürlüğü vermemekle onu korkak bir köle yapıyoruz..."
Montaigne