​"İSTERSEN OLAY ÇIKARTABİLİRİZ..." DEDİ

Funda ÖZKALYONCU
Tüm Yazıları
Gazete haberlerine bakıyorum.

Gazete haberlerine bakıyorum.

Edirne'de adam, eşini uzun zamandır ölümle tehdit ediyor. Karısına çok eziyet ediyor, kemerle dövüyor, seni keseceğim diye tehdit ediyor. Kadın evi terk ediyor, adam kadının yaşadığı eve geliyor, karısını, baldızını, pompalı tüfekle öldürüyor.

Kayseri'de, kadın, sevgilisini, elektrikli testere ile 7 parçaya bölerek öldürüyor. Bagaja taşıyor, orada saklıyor, sonra aracı boş araziye bırakıp kaçıyor.

İstanbul'da ailesinin zorla evlendirmek istediği 18 yaşındaki kız, sevdiğimle evleneceğim diyor. Sevdiği ile evlenmek isteyen 18 yaşındaki kızı, iki ağabeyi Erzurum'dan gelip öldürüyor..

İstanbul'da temizlik işlerinde çalışan, iki kız kardeşten abla, iş bulamayan kız kardeşini bıçaklıyor.

Bunlar filmde hikaye olsa, parmaklarımı aralayıp seyrederim.

Sonuçta insan hayatına kıyıyorlar ve olduruyorlar.

Nasıl oluyor diyorum.

Nasıl..

İnsanlar bu kadar cani bu kadar acımasız, bu kadar korkusuz oldu diyorum.

Ne adaletten, ne geleceklerinden ne de Allah'tan korkuyorlar.

Bu ne cesaret, bu be pervasızlık 

Bu ne hayatı kaybediş.

Metrodayım, yanıma 14,15 yaşında bir erkek çocuk oturuyor. Oturur oturmaz, doğal hakkıymış gibi, bacakları açıyor. Ben iyice küçülüyorum, ben küçüldükçe onun bacakları açılıyor. Elimle itiyorum, usulca, biraz toplanır mısınız diyorum. 

Toplanamam diyor. 

Benim bacaklarım sana değmiyorki diyor. Bende sen değme diye iyice sıkıştım, nefes alamıyorum, buna hakkın yok ki diyorum.

Ben senden büyüğüm ve rica ediyorum, bu oturuş şeklin doğru değil, hem ayıp hem haksızlık diyorum.

Diyor ki..

İSTERSEN OLAY CIKARALIM?

14 yaşındaki çocuktan korkuyorum.

Çocuk şiddet istiyor, hevesli.

Ayağa kalkıp vagon değiştiriyorum.

Vagon boyunca, şiddet yanlısı çocuk, Allah iyi insanları senden uzak kılsın.

Sen kim bilir kimlerin canını yakacaksın.

Çok korkuyorum.

Funda'ya takılanlar!

... Adam televizyonda kendini anlatıyor. Allah'tan çok korkarmış, yaratılanı yaratandan dolayı çok severmiş, çok ibadet, çok iyilik edermiş, anasına, ailesine çok düşkünmüş.

Bir insan olmadığı kendini bu boyutta nasıl anlatır diyorum. 

Seni üç ay her gün gördüm. Yanındakilere nasıl eziyet ettiğini, ağlattığını, kaprislerini, azıcık yağmurda iki adım yürüyeceğin mesafeyi, şemsiyeyi unutan genç kıza, gözyaşları ile ödettiğini, gözlerimle gördüm. Pess ve ötesi dedim. Dahası yaratandan dolayı bile seni hiç sevmedim. İyi insanlara imtihan olsun diye gelen kötü bir yalandan insansın dedim.