İSTANBUL BAŞKAN ADAYINI ARARKEN

Neşe BERBER 10 Ara 2018

Neşe BERBER
Tüm Yazıları
Daha adı hiç dillendirilmiyorken Cumhuriyet Halk Partisi'nin adayının Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunu yazmıştım. Bunu neye dayanarak yazdığımı söyleyeyim. 

Bundan bir yıl öncesi Kadir Topbaş’ın ayrılığı ardından yeni belediye başkanı seçimi yapılırken, İstanbul’a CHP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak çıkarıldığı gün ilk defa Cumhuriyet Halk Partisi’nin belediye başkanları arasında İstanbul’u temsil eden adayı olarak gündeme gelmişti. Başkanlık seçimini AK Parti’nin adayı Mevlüt Uysal kazanmıştı.

Seçimin arkasından konuştuğum Ekrem İmamoğlu’na adaylık aşamasında ne hissettiğini, aday seçilişini değerlendirmesini istemiştim. İmamoğlu, Cumhuriyet Halk Partisi’nin kendisini aday göstermesinden mutlu olmuş ve heyecan duymuş, konuşmamızda bunu hissettirmişti.  

İmamoğlu şunları söylemişti. “Aslında bu bana verilmiş bir görevdi, bildiğiniz bir belediye başkanlığı adaylık seçimi değildi. Benim için artısı şu oldu: Hem muhalefetten hem de kendi içimizden olumlu tepkiler aldım. Neticede İstanbul Belediye Başkanlığı böyle bir seçim yaşadı. Siyasi partinin siyasi üyeleri olan meclis üyeleri oy kullanacaktı. Burada çok özgür irade beklemek mümkün değil. Benim o seçimde fırsatı değerlendirip İstanbul’un ihtiyaç duyduğu bir şehircilik felsefesini anlatabilme imkanı buldum. İstanbul’un bugünkü durumu nedir, felsefesi ne olmalıdır, nasıl bir yönetim anlayışı olmalıdır, neleri doğru yapmalıdır. Bu temel doğrular üzerinden bir sunum yaptım. En azından sosyal belediyeciliğin ve partimizin İstanbul’a bakışının değerlerinin yansıtıldığı bir manifesto anlatmaya çalıştım.”

Bu konuşmamızdan sonra, İstanbul’un yeni belediye başkanı olma duygusunun ağır bastığını hissetmiştim ama henüz erken olduğunu da düşünüyordu.

Şimdi 31 Mart yerel seçimlerin yaklaştığı, İstanbul’un AK Parti adayının Binali Yıldırım olduğunu düşünürsek, karşısına CHP’nin adayının kim olacağı büyük önem kazanıyor. CHP’de adaylar sadece AK Parti’nin adayları ile yarışmıyor. Aynı zamanda kendi içlerinde büyük çekişmelere sahne oluyor. Bir parti düşünün ki sadece belediye başkanlığı için değil meclis üyeliği için bile birbirleri ile kıyasıya bazen kavga, gürültü yarış içindeler.

Zira Ekrem İmamoğlu’nun, Kemal Kılıçdaroğlu’nun ısrarına rağmen, geçtiğimiz haftalarda İstanbul Belediye Başkanlığına çok sıcak bakmadığı yazıldı, çizildi. Fakat bu hafta ne olduysa oldu, İmamoğlu CHP’li belediye başkanları ile ardından CHP ilçe başkanları ile kahvaltıda buluştu. Neydi bu buluşmanın sebebi ve İmamoğlu’nu bu kadar zorlayan düşündüren neydi?

Bu toplantıların ardından CHP’nin diğer isimlerinden tepki gelmeye başladı, sanki belediye başkan adayı olmuş gibi davranmasından rahatsızlık duyduklarını mırıldandılar. Bu arada Ekrem İmamoğlu biliyor ki, eğer İstanbul’u kaybederse, Beylikdüzü gibi büyük ve yeni kurulmuş bir ilçeyi de kaybetmiş olacak. Bu yüzden kendine ve partisine tam yüzde yüz inanmak, güvenmek için yeni adımlar atıyor. Ekrem İmamoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu’nun daha önce ısrarla olmasını istediği ama kendisinin ince eleyip sık dokuduğu adaylığı sanırım şimdilerde yaptığı görüşmelerle bazı şartlar ile biraz daha yol almış gözüküyor. 

AK Parti karşısına çıkacak olan İmamoğlu işinin zor olduğunu biliyor. Kendisiyle konuştuğum Beylikdüzü Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ‘Benim İstanbul Belediye Başkanı olmak istemediğim doğru değil bazıları niyet okuması yapıyor. Bu bir süreç partimizle istişare ediyoruz en doğru kararı vereceğiz, bir iki haftaya kadar kesin belli olacak’ dedi.