'IKBY KURTULUŞ MÜCADELESİ' VERİRKEN DEĞİŞİMDE KARARLI

Yaşar İÇEN 29 Tem 2019

Yaşar İÇEN
Tüm Yazıları
'IKBY Kurtuluş Mücadelesi' verecek bu kadar kısa ve net! Bu kolay olmayacak elbette. Bu mücadelenin sadece devlet kademesiyle gerçekleşmesi de imkansız.

‘Erbil Suikasti’ Türkiye ve IKBY’nin terörle mücadeledeki kararlı duruşunun terör örgütlerinde ve onları tetikleyen isimlerde yarattığı rahatsızlığın aleni bir tepkisiydi!

Beklediğim bu ‘terör tepkisiyle’ birlikte IKBY hükümeti açısından önümüzdeki sürece dair pek çok sıkıntılı başlıkta su yüzüne çıktı aslında! Ortadoğu ve özellikle Irak, mezhepsel-kültürel ayrışmaların yoğun yaşandığı bir coğrafya. Arap, Kürt, Türkmen, Hristiyan, Sünni, Şii, Yezidi... Toplumsal ve siyasal alanda bunca ayrışmaya rağmen enteresan olan şu; tüm hepsi ‘klasik Arap yaşantısında’ birleşiyor! Devletler aşiret yapısıyla yönetilirken kurumsallaşamıyor... Vatandaş odaklı değil sen-ben-aile odaklı işler yapılıyor... Tembellik ve israf had safhada...

Kurumların başındaki yetkililere baktığımızda gençleri değil orta yaş üstü hatta çok ileri yaştaki isimleri görüyoruz, çünkü göreve getirilen kişiler ömür boyu orada kalmak istiyor... Liyakat göz önünde tutulmuyor... Rüşvet-yolsuzluk-adam kayırma suç olarak görülmüyor tam aksine devletlerin normal işleyişi olarak kabul görülüyor...

Etkili ailelerin sözü kurumların önüne geçiyor... Irak Bölgesel Kürt Yönetimi yeni Başbakan Mesrur Barzani öncülüğündeki yeni hükümet kadrosuyla geçtiğimiz günlerde yemin ederek göreve başladı. Türkiye’ye yakınlığı ile bilinen Irak Türkmen Cephesi Erbil Milletvekili Aydın Maruf da yeni hükümette Devlet Bakanı olarak yer aldı. Bakan kadrosundaki isimleri araştırdığımda ‘IKBY’de kurumsal devlet yapısı işte şimdi başlıyor’ dedikten sonra şunu da ekledim; Başbakan Mesrur Barzani’yi çok zorlu günler bekliyor ve önünde fazlasıyla köstekler olacak! ‘IKBY Kurtuluş Mücadelesi’ verecek bu kadar kısa ve net! Bu kolay olmayacak elbette. Bu mücadelenin sadece devlet kademesiyle gerçekleşmesi de imkansız.

Hükümet, vatandaş, STK, basın, medya, dostlar... Yani komple herkesin el ele vermesi gerekiyor. Çünkü devletin makamları bazı kişilerle kemikleşerek ‘kişiye ait’ bir yapıya dönüşmüş durumda. Görevden alınan kişiler (aileler) elinden alınan makamlarına kolayca veda edebiler mi? Ya da bu kurumların ihalelerinden nemalananlar sessiz kalırlar mı? Hiç sanmıyorum! Bunun örneğini Türkiye’de son yıllarda yaşadı ve yaşamaya devam ediyor. AK Parti kendi içinde ve devlet kademelerinde kararlı bir şekilde uyguladığı ‘temizlenme’ hamlelerinde zorluklar yaşamadı mı? Komplolarla karşı karşıya kalmadı mı? Vekil ve belediye başkanı listesine tekrar giremeyenler hemen karşıya geçip taş atmadı mı? Ya da birlikteymiş gibi görünüp ‘elmanın içindeki kurt’ görevini görmediler mi? Aksamalar olmadı mı? Tüm hepsini yaşadık hem de fazlasıyla! Etkisi azalsa da bu zorluklar halen devam ediyor, edecektir...Ta ki kanserli hücreler vücuttan komple temizlenene kadar.

IKBY Yönetimini zorlu günler beklemekle birlikte Başbakan Mesrur Barzani’nin güçlü ve kararlı yapısının zorlukların aşılmasında etkili olacağına inanıyorum. Adam; zeki, temkinli, kararlı, sakin, soğukkanlı, ileri görüşlü, devlet otoritesini iyi biliyor ve uyguluyor... Komplolar, saldırılar, suçlamalar, işleyişe sabotajlar mutlaka olacaktır. Hatta ve hatta terör örgütleriyle iş birlikleri dahi olabilir. IKBY Hükümeti değişim mücadelesini gerçekleştirirken şunları asla ihmal etmemeli;sosyal nabız doğru insanlar tarafından doğru bir şekilde tutulmalı... Alınan yollar şeffaf bir şekilde vatandaş ile paylaşılmalı ki destek alınsın... Varsa sıkıntılar ve sıkıntı yaratanlar anında kamuoyuna yansıtılmalı...

Devlet kademesi maddi manevi sıkıntıları aşarken kendi hayatından yansıttıkları ile vatandaşa örnek olmalı... Bu zorlu süreçte IKBY Hükümetinin en önemli destekçisi ve temizlenmeye dair yol göstericisi Türkiye olacaktır diye tahmin ediyorum. Türkiye ve IKBY arasında “damdan düşeni damdan düşen anlar” rehberliğinde oluşacak yeni birliktelikler olmalıdır...