GES'E KAYNAK OLACAK DHMİ ZARARDA

Musa ALİOĞLU 26 Haz 2022

Musa ALİOĞLU
Hükümet bazı ekonomik tedbirler alarak piyasayı rahatlatmak için yeni birtakım uygulamaları hayata geçiriyor.

Hükümet bazı ekonomik tedbirler alarak piyasayı rahatlatmak için yeni birtakım uygulamaları hayata geçiriyor.

Bu amaçla, kur korumalı mevduattan sonra, şimdi de gelire endeksli devlet iç borçlanma senedi (GES) çıkardı.
Parası olan vatandaşın tasarruflarını Türk Lirası’nda değerlendirmesini teşvik etmek amacıyla başlatılan uygulamada GES getirileri, her ikisi de Kamu İktisadi Teşebbüsü (KİT) olan Devlet Hava Meydanları İşletmesi (DHMİ) Genel Müdürlüğü ve Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü (KEGM) tarafından devletin bütçesine aktarılan hasılat paylarına endeksli olacakmış. Yani GES ödemeleri bu iki kurumun hasılatından bütçeye aktarılacak olan paralarla ödenecek.
Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü alanıma girmediği için, nasıl bir kurumdur, ne gibi işler yapar ne kadar kazanır pek bilmem.
GES uygulaması açıklandığında DHMİ adını duyunca doğrusu çok şaşırdım.
Az sonra neden şaşırdığımı anlarsınız. Çok uzağa gitmeye gerek yok 10 yıl önce DHMİ deyince aklıma çok para kazanan, vergi rekortmeni olan dev bir KİT gelirdi.
DHMİ, devlet malı olan 50 havalimanını bizzat işleten, yanı sıra Yap-İşlet-Devret yöntemiyle Kamu Özel İşbirliği adıyla İstanbul, Ankara, Antalya, İzmir, Bodrum Dalaman ve Zafer (yakında Çukurova) gibi havalimanlarından kira ve hizmet satışından büyük geliri olan bir kurum.
Ayrıca, yabancı havayollarının ülkemizin hava sahasını kullanması nedeniyle de EUROCONTROL’dan (Avrupa Hava Seyrüsefer Teşkilatı) miktarı bilinmeyen üst geçiş ücretlerini de almaktadır.
Kuruluşu 1933’lere kadar uzanan DHMİ uzun yıllar değil para kazanmak, devlete külfet bile oluyordu. THY’nin büyümesi yeni havalimanlarının yapılması ve de özelleştirmeyle hasılat gelirleri artan DHMİ’nin nasıl bir noktaya geldiğini anlamak için ödediği vergilere bakalım.
2012 yılında 1 milyar 863 milyon TL’lik hizmet satışı yaparak 150 milyon 968 milyon TL vergi ödeyen DHMİ, kamu kurumlarının arasında üçüncü, ilk yüzde de 18’inci sırada yer almış, bütçeye de tam 189 milyonluk bir katkı sağlamış.
DHMİ, 2013’e göre altı basamak atlayıp 2014 yılında 11’inci olarak 299 milyon 762 bin TL vergi ödeyerek rekortmenlik iddiasını sürdürmüş. 2015 yılına gelince 8’inci sırada 340 milyon 004 TL gibi yüksek bir vergi ödemeyi başarabilmiş.
2017’de 409 milyon, 2018’de 682 milyon 2019’da da 965 milyon vergi ödeyerek rekorlar kırmayı aralıksız sürdürmüş.
Tabii bunları yaparken, 26 olan meydan sayısını Rize-Artvin ile 57’ye çıkarmış, eski havalimanlarına yatırımlar yapmış.
Covid-19 salgınının tam hüküm sürdüğü 2019 yılında 2 milyar 076 milyon, 2020 yılında ise 630 milyon zarar ederek vergi listelerine en sondan bile girememiştir.
Hafta içinde DHMİ’nin bu iki yıla ilişkin hesapları TBMM KİT Komisyonu’nda ele alındı. Anadolu Ajansı’nın haberine göre Komisyon’a sunum yapan DHMİ Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür Hüseyin Keskin uçuşların emniyetli ve düzenli bir şekilde gerçekleştirilmesini sağlamaya yönelik hava seyrüsefer hizmetlerinin 33'ü radar sistemi olmak üzere toplam 406 hava seyrüsefer yardımcı sistemiyle 24 saat kesintisiz verildiğini, Türkiye'nin 2021 yılı verilerine göre yolcu trafiğinde Avrupa'da ikinci, dünyada ise altıncı sırada yer aldığını, İstanbul, Sabiha Gökçen ve Antalya Havalimanları’nın yolcu açısından Avrupa'da ilk 10'da, dünyada da ilk 50'de yer aldığını belirtti.
Hüseyin Keskin, Kovid-19 salgınının havacılık sektörüne etkilerini azaltmak amacıyla 10 Şubat 2021 tarihli Cumhurbaşkanı Kararı doğrultusunda, DHMİ tarafından işletilen meydanlarda hizmet veren hava yolu, yer hizmet kuruluşları ile ticari hacim işleten kişi ve kuruluşlara tahsisli yerlere ait Nisan- Aralık 2020 dönemi kira bedellerinin iptal edildiğini, söz konusu yerler için Ocak 2021-Aralık 2022 dönemine ait kira bedellerine 2 yıl boyunca yüzde 50 oranında indirim uygulandığını eklemiş.
Mersin Milletvekili Ali Mahir Başarır, 2019, 2020, 2021 yılı kira bedellerinin 2043 yılına kadar ertelendiğini belirterek, "Ne hakla kimin parasını ne için ertelediniz? Bu kadar paramız varsa Meclis neden ek bütçe için toplanıyor?” diye sordu. Daha Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, Zafer Havalimanı için verilen 2020 yolcu garantilerinde hata payının yüzde 99 olduğunu, bunun için yüklenici firmaya uçmayan yolcular nedeniyle 6,7 milyon Euro, şimdiye kadar ise toplamda 55 milyon 132 bin Euro ödendiğini söyledi.
TBMM KİT Komisyonu’nda görüşlerin ve önerilerin dile getirilmesinden sonra da DHMİ’nin 2019 ve 2020 yıllarına ait olan hesapları AK Parti ve MHP milletvekillerinin oylarıyla ibra edilerek kabul edildi. Şimdi, başa dönersek son iki yılda değil kar etmek, önemli oranda zarar ettiğini gördüğümüz DHMİ, bu zararını nasıl ve ne kadar sürede kapatacak ve hangi yıl kara geçebilecektir şimdilik meçhul.
Her ile bir havalimanı yapma ve yolcu sayısı yetersiz havalimanlarına garanti verip ödeme yaptığı için muhalefetçe de eleştirilen DHMİ’nin şu anda yardıma muhtaç halde olduğu bir gerçek. Bu nedenledir ki ek bütçe talep ediliyorlar.
Hani derler ya “Sen umarsın bacından, bacın ölür acından.” Tıpkı bu misal.
Hal böyle iken, GES senetlerinin ödemesi için devlet hazinesine katkı yapması beklenen DHMİ’nin İstanbul, Sabiha Gökçen ve Antalya havalimanlarının yükselen yolcu sayısına güvendiğini söylemek için müneccim olmaya gerek yok. DHMİ, evdeki hesabın çarşıya uymaması halinde bu ödemeleri varlığını ve geleceğini ipotek altına alıp yapmak zorunda kalırsa yazık olur.
Mutlu yarınlar Türkiye’m.

musaalioglu@gmail.com 

Ukrayna bu teknolojiyi geliştirmeye çalışıyor

Yangınlara gece müdahale şimdilik zor

 

Türkiye, yaz mevsimiyle beraber orman yangınlarıyla tekrar yüzleşti. Marmaris yangını bazı tartışmaları da başlattı. Elbette güzelim ormanları korumak ve yangınların önüne geçip, söndürmek kamunun görevi olsa da unutmayalım ki bizlere de düşen bazı görevler vardır.

Türkiye, adında “Orman” olan ve bu işi ciddiye alan ülkelerden biridir. Önemli olan yangının çıkmasını önleyebilmektir.

Savaş, savaştan önce kazanılır misali.

Kamu adına Tarım ve Orman Bakanlığı, Orman Genel Müdürlüğü (OGM) bu işin tek yetkilisidir. OGM’ye bağlı olan Orman Yangınlarıyla Mücadele Daire Başkanlığı ve yanı sıra yeni kurulan Havacılık Daire Başkanlığı da bu amaca hizmet ediyor.

Genel Müdürlük bu hizmeti elindeki araç ekipman ve imkanlara göre verebiliyor..

Orman Genel Müdürlüğü Basın Müşavirliği’nden alınan en doğru ve kesin bilgilere göre OGM’nin elinde şu anda hepsi kiralık olan 20 uçak ve 55 helikopter var. Bu sayıyı artırmak

için 5 uçaklık ve 10 helikopterlik bir ihale açıldığını, fakat teslim tarihlerinin uzak oluşunun en büyük sorun olduğunu birçok kişinin bilmemesi nedeniyle haksız eleştiri yapıldığını da hatırlatmam gerek. Şöyle ki, elinizde nakit paranız olsa da bu uçaklar en erken 2030’da, helikopterler ise ancak 2026 yılında teslim ediliyor.

Marmaris’te yangına müdahale etmekte olan hava aracı sayısı halen 56 adettir.  

Bu sayıyı açarsak biri Azerbaycan’dan olmak üzere 13 uçağın yanı sıra 12’si Jandarma Genel Komutanlığı’na, 6’si Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na, 3’ü Katar Emirliği’ne ve 22’si de yurt içinden (Hatırlatmak gerekir ki 55 helikopterlik ihalenin 50’sını Türk Hava Kurumu aldı) kiralanan toplam 43 helikopter vardır.

Çok tartışılan gece uçuşu yapabilmesi mümkün olan uçak ve helikopterlerin neden alınmadığı konusundaki gerçek sanıldığı gibi değil. Gece yangın söndürebilme konusunda 3’ü ABD, biri de Ukrayna’da olmak üzere dört şirket hala daha Ar-Ge çalışmaları yürütüyor. Konuyu gece uçuşu yapabilme kabiliyeti olan askeri uçak veya helikopterle asla karıştırmamak lazım. Neden derseniz, uçmak başka, uçuşta yangına müdahale etmek başka şeylerdir. Çünkü, “Bambi” adı verilen su tankının etkili olabilmesi ateşe mümkün olduğu kadar yaklaşmalı.

Yangında oluşan ısı 600 dereceye kadar çıkar. Bu nedenle yüksekten atılan su 100 derecede buhar olmakta ve hiçbir işe yaramamaktadır.

Bu teknoloji üzerinde çalışan Ukrayna geçen yıl helikopterlerini getirip gösterdi ve olumlu not aldı. Bunu üzerine OGM gece yangın söndürme kabiliyeti olan 10 helikopter için ihale açtı ve bu ihaleyi de THK kazandı. Şimdi, helikopterler teslim edilsin diye bekleniyor.

Öte yandan yine orman yangınlarıyla kullanılmak üzere yeni getirilmiş gibi gösterilen Boeing Model 107 tipi helikopterler Mayıs 2022’de getirilmiş ve gece yangın söndürme kabiliyeti yok.

Devlet, orman yangınlarını söndürmek için imkanlar dahilinde elinden geleni yapmanın gayreti içindedir. Bu konuda Orman Genel Müdürlüğü’nü veya Türk Hava Kurumu’nu eleştirmeden önce içinde bulundukları durumu göz önüne almak doğru olur kanaatindeyim. Hiç kimse göz göre göre ormanların yanıp kül olmasına kayıtsız kalmaz, kalamaz.