FENERBAHÇE NEREYE?

Fehmi KETENCİ 01 Mar 2018

Fehmi KETENCİ
Tüm Yazıları
Sportoto Süper Ligi, İlhan Cavcav Sezonu'nda işler kızışmaya başladı.

     Neredeyse son viraja girmek üzereyiz ve bazı hesapta olmayan işler olmaya başladı gibi.

      Hafta sonu beklenen derbi oynandı. İki devrelik bir karşılaşma gibi seyreden Beşiktaş-Fenerbahçe kapışmasında, birinci devresi Fenerbahçe’nin daha etkin olduğu bir oyun oldu. Daha oyunun ilk çeyreğinde 1-0 öne geçen Fenerbahçe daha çok işler yapabilir diye düşünülürken Beşiktaş bu yıl yeni transferi Vida’nın güzel kafa gölü ile beraberliği sağladı. Ve işler değişiverdi.

      İkinci devre  tıklım tıklım dolu, seyircisinin de yoğun desteğiyle daha etkin oynayan bir Beşiktaş vardı sahada. Genelde oyun kontrolü ve topla oynama oranları yüksek yüzdeyle  Beşiktaş’tan yanaydı. Seyirci desteğini de arkasına alan Karakartallar, Fenerbahçe’nin daha çok sahasında kalması ve yan paslarla idare etme havasındayken, Beşiktaş’ın sağlı sollu iyice bastırmaya başlaması oyunun şeklinin değişeceği sinyallerini veriyordu.

      Birinci devrede, iyi oynayan, pozisyon bulan Fenerbahçe, pasif oynayan, idare etmeye çalışan bir takıma dönüşmüş, karşısındaki Beşiktaş ise iyice canlanmış, hareketlenmiş, ne yaptığını bilen bir takım olmuştu. Üstüne üstlük, sezonun en iyi oyununu oynayan kanat oyuncusu Portekizli Quaresma ise, oyunun şeklini her an değiştirebilir görüntüsündeydi. Üstelik Şenol Güneş çok iyi bir hamleyle forvetini destekleyen Negredo değişimini yapınca ibre iyice Beşiktaş’tan yana dönmüştü. Fenerbahçe sahada, o idare eden oyununa devam ediyor ama orta sahada ve ileride topu saklayan hamleler yapamıyordu. Üstüne, üstlük, Aykut Kocaman zaman zaman yaptığı, geciken, yanlış zamanda yanlış oyuncu değişimleri yapınca bu Beşiktaş’ın işini kolaylaştırdı.

      Sahada çok iyi oynayan Quaresma kanattan Fenerbahçe’yi zorlamaya başlamıştı çoktan. Ve olan oldu, oyuna yeni giren Negredo’nun muhteşem asistiyle Quaresma müthiş bir gol atarak durumu 2-1’e getirdi. Aykut Kocaman, neden olduğu bir türlü anlaşılamayan o malum kaprisini devam ettiriyordu ve oyunda ileride topu tutabilecek Valbuena’yı gecikmeli olarak son on dakikada oyuna alınca, o sıralarda iyice sallanan, gardı düşen, ileride topu tutamayan, hücum edemeyen Fenerbahçe’ye, gecenin yıldızı Quaresme muhteşem ikinci golüyle bir darbe daha vurdu ve skoru 3-1’e getirdi.

      Birinci devre kendinden emim, oyunu istediği gibi yönlendirebilen üstüne üstlük de 1-0 avantaj sağlayan Fenerbahçe, büyük umutlarla gittiği Beşiktaş deplasmanında 3-1’lik yenilgiyle eli boş dönüyordu. Evet, hesapta Quaresma’nın muhteşem oyunu ve attığı o mucizevi iki golü yoktu ama, karşındaki Beşiktaş’tı ve kendi saha ve seyircisi önünde kaybetmenin nelere mal olacağı bilincindeydi. Şenol Güneş bu kez yerinde hamleleri ile elinden geleni yaptı ve zirve yarışında “beni de unutmayın” mesajını verdi.

      Bu arada; Aykut Kocaman ne yaptı derseniz, taraftarını şaşırtmaya (!) devam ediyor. Bazen iyi, bazen ise çok kötü kararları, şaşırtıcı takım ve oyun yönetimiyle yapacağını yapmaya devam ediyor.

      Yeni bir Alex olayı mı yaşanacak Fenerbahçe’de bilinmez ama, gidişat onu gösteriyor. Valbuena gibi oyunun her anında skoru değiştirebilecek bir oyuncuyu, böyle bir karşılaşmada yedek kulübesinde unutup, nedeni bilinmeyen, 2-1 yenik düştüğün oyunun son on dakikasında hatırlıyorsan, sonuçta neler olacağı konusunda çok bilgiç bir yoruma gerek yok.

      Quaresma haftalardır iyi oynamıyordu. Şenol Güneş, bazen yedekte bıraktı ama, Quaresma, Quaresma idi ve yapacağını yaptı. Takımını ateşledi, üstüne üstlük, iki muhteşem golle takımını kurtardı ve en önemli rakibini de yere serdi.

      Yıldız futbolcuların ne yapacakları belli olmaz. Bir anda kötü giden oyunun seyrini değiştirebiliyorlar.

      Aklımıza şu soru takılı kaldı, Fenerbahçe’de neler oluyor!