​ERKEKLERE BİR TÜRLÜ SIRA GELEMİYOR..

Funda ÖZKALYONCU 06 Ağu 2017

Funda ÖZKALYONCU
Tüm Yazıları
Hadi bugün de, değerli köşemi erkeklere ayırayım, şunlara demedik söz bırakmayayım, aldatma falan konularına gireyim diyorum.

Hadi bugün de, değerli köşemi erkeklere ayırayım, şunlara demedik söz bırakmayayım, aldatma falan konularına gireyim diyorum.

Olmuyor.

Bacılardan sıra gelmiyor.

Sakin olun kızlar..

Kendinize gelin kızlar, sizin yüzünüzde şu hayatın içindeki en haklı olduğumuz konularda bile haksız düşeceğiz.

Hayatın uğursuz emellerine, uğursuz arsızlığına düşmeyin.

Bir susun, bir durun, iki sayıda kendinize gelin.

Şu ara!

Ben de!

Bodrum savaşçısıyım..

İnanın.

Cefası vallahi, sefasına değmez bir hayat..

Pazara gidiyorum.

Sıcak ve çok kalabalık.

20/25 arası kadın poposu üzerine eğilmiş, napıyor bunlar diyorum.

Panik içindeler.

Eyvah diyorum, benim bacılarım, yere düşen bayılan yaşlı birini, yerden kaldırıyorlar diyorum.

Helal olsun kızlar diyeceğim, bir de ne göreyim, bamya dağından, aynı boyda olsun diye bamya seçiyorlar.

Eğilip yüzlerine bakıyorum, endişe teri içindeler.

İlerliyorum..

Peynir kuyruğu var, hepsi her peynirin tadına bakıyor, şap şap yiyorlar.

Anası kızına endişe içinde bağırıyor, ben tarla domatesi alacağım, sen rakı peyniri al diyor.

Rakı peyniri mi diyorum?, ilk defa duyuyorum.

Ezine, lor, tulum falan bilirim de.

Analı kızlı savruluyorlar.

Kadın satıcıya diyor ki, en güzelinden bana salatalık ver.

Salatalığın en güzeli nasıl olur diye, derin düşüncelere dalıyorum.

En güzeli..

En güzeli.

Niye senin ki en güzeli olsun bacım, özelliğin nedir, ayrıcalığın nedir, derdin nedir, endişen nedir?

Üstelik sen de güzel değilsin.

Önü sonu salatalık işte, dışkın olacak bir şeyin en güzelini kovalamak niye?

En güzeli.

İzafi bir sey değil mi?

Kadın pazar arabası ile gelmiş..

Bu battal boyu, ilk defa görüyorum.

Ağzına kadar doldurmuş, kimin ayağına basarım endişesi olmadan, çeke çekiştire gidiyor.

Düdük çalsam durmayacak.

Ayağımı zor kurtarıyorum.

Komşuları görüyorum, hepsinin filesi dolu, ama birbirlerinin aldıklarına bakıyorlar.

Vır vır vır, hiç susmak yok.

Ne almış, hanimiş de! Benim diğer bacılarım.

Zavallı adamlar, sabır taşı eşliğinde, "Allah'ım sen sabır ver", sessizliğinde, karılarına eşlik edip bekliyorlar.

Hani her şey çok pahalı idi, pazar bomboş idi.

Bir de yalancıyız.

Hepinizin parası var.

Hepimiz arsızız.

Hepimiz, tatildeyiz ama ne yiyeceğiz endişesi içindeyiz.

Savaştayız sanki.

Allah erkeklerinize sabır versin.

Funda'ya takılanlar.. 

... Konuyu Psikiyatr Dr Sabri bey ile konuşmuşlar. Sakın çocuğunuza bağırmayın, onları azarlamayın demiş. Çocuklar bağırmanın nedenini anlayamazlarmış. Doktor beycim, çok özür dilerim ama, benim gördüklerim.. Çocuklar o kadar arsız ki bağırsan ne olacak, hiçbirinin umuru değil. Anne ve babalar çocuklarından çok korkuyor, direksiyon çocukların ellerinde. Anneyi babayı tehdit ediyorlar, istedikleri olmazsa, "bak seni sevmem sonra" diyorlar.. Bence başka bir şey söyleyin ne olur.

... Gazete başlık atmış. İkisi de kurtuldu ama, demiş... İki olay da Esenyurt'ta oluyor.

2 aylık evli, 1 aylık hamile İlknur. Hastaneye kontrole gidiyor, eve dönüşte kocası niye yalnız gittin diye, kıskanıyor, kadına tokat atıyor ve gırtlağını sıkıyor. Kadın can havli ile mutfağa koşuyor, bıçağı alıyor ve rastgele salladığı bıçak ile kocasını öldürüyor... Kadın 21 yaşında, adam 22 yaşında. Evlilik anlayışınız, kıskançlık anlayışınız, yerin dibine batsın... Değdi mi şimdi? Bu bize yeter... Artık ikinciyi yazmayacağım.