Bu yazımda dijital dünya nedir sorusunu cevaplarken aynı zamanda dijital dünya ve dijital çağın gelişiminden kısaca bahsedeceğiz. Eğer dijital dünya ile ilgili fikirleriniz ve yorumlarınız varsa hemen aşağıdan yorum olarak bu içeriğimize ekleme yapmanızı rica ederiz. Kısaca dijital dünya; internetin gelişmesiyle paralel olarak gelişen dünyanın tamamıdır. Reel dünyaya göre insanlar tarafından daha popülerdir. İnsanlar burada kendi kimlikleriyle dolaşmayabilir, farklı kimliklere bürünebilir ve bunu kimi zaman güvenlik için yaparken kimi zaman da kendisini saklamak için yapar. Dijital dünyanın reel dünyadan hiç bir farkının kalmaması neredeyse mucizedir. Çünkü artık oturduğumuz yerden telefonumuzla, bilgisayarımızla ve tabletimizle alışveriş yapabiliyor ve bu alışverişin ücretini online olarak ödeyebiliyoruz. Alışverişin dışında birçok işlemimizi gerçekleştirebiliyoruz. Bunlardan en önemlileri arasında yemek siparişleri, uçak-otobüs bileti satın almak, araba kiralamak vs. gibi işlemler gelmektedir. İnternete bağlanan ürünlerimiz dijital dünyanın kapılarını bizlere sınırsız bir şekilde açıyor. Dijital dünyada birçok ‘şey’e ulaşabiliyoruz. Fotoğraflar, videolar, bloglar, kitaplar, sözlükler vs. gibi. Türkiye’de ilk internet kullanımı 1993 yılında Ankara ODTÜ’de gerçekleşmiştir. 1999 yılında TTNET ismiyle ortaya çıkan şirket, internet alt yapısı sağlamaya başlamıştır. Böylelikle Türkiye dijital çağa ilk adımını atmıştır. İnternetin amacı ve sonucu asla yoktur. İnsanlar tarafından oluşturulmuş olsa bile birçok kişi tarafından neden/ne amaç ile oluşturulduğu bilinmemektedir. Teknoloji ve internetin gelişim hızı bu şekilde devam ederse 2025 yılında kullanılan bilgisayarların 2013’te kullanılan bilgisayarlara göre 64 kat daha hızlı olacağı tahmin ediliyor. Dijital çağın (online bilgi çağının) ortaya çıkışı bazı soruları ve sorunları ortaya çıkartıyor.

HAFTANIN KİTABI SİYAH KOKU

Kitap okuyan ile okumayan insanı beş dakikalık bir görüşme sonucu anlayabilirim. Direkt sorarım neden kitap okumuyorsun diye. Karşımdaki kişi ise şaşkınlık içerisinde nereden biliyorsun kitap okumadığımı der. Konuştuğun kelimelerin sığlığından ve dura dura konuşmandan ayrıca kendini ifade edememeden derim. Lütfen kitap okuyun. Bu hafta sizlere Siyah Kokuyu tanıtacağım. Suyun tadının da, sesinin de hüzünlü bir efsaneye dönüştüğü; toplumsal öfkenin ve diğer insani duyguların sokaklara püskürtülen sakinleştiricilerle kontrol altında tutulduğu; ayrımcılığın, acımasızlığın ve kayıtsızlığın sıradanlaştığı; kültürün ve dilin neredeyse öldüğü; insan bedeninin bile devlet eliyle küresel ranta dönüştürüldüğü karanlık bir dünya ve bu karanlığın kuytusunda parlayan sıra dışı bir aşk hikâyesi... Koçak, koca bir gezegenle birlikte geleceğini de sakatlayan insanoğlunun olası kaderine bakıyor Siyah Koku’da; en kötü ne olabilir, diye soranlara, o kadarını da yapamazlar, diye cevap verenlerin kaderine: Bugünün acı gerçeklerinden de izler taşıyan ürpertici bir ekolojik distopya...

“‘Bu heykel, halkımızın vatan sevgisiyle kahramanca sunduğu değerli bedensel katkılarıyla dikilmiştir!’ diye gürlüyor Bakan. ‘Yurt dışındaki nice prestijli müzelerde ve sanat galerilerinde Biz gözlerinden, Biz’im gözlerimizden oluşturulmuş nice değerli sanat eseri sergilenmekte... Gözlerimiz bütün dünyayı geziyor, bütün dünyayı görüyor! Dünya gözlerimizden korksun!’ diye iftiharla anlatıyor.”

SAĞLIKLI BİR RUH İÇİN 10 KURAL

1. Yaşam şeklinizin düzenli olması önem verin.

2. Düzenli yürüyüş, yüzme ya da diğer spor aktivitelerinde bulunun.

3. Haftanın bir gününü keyif aldığınız bir hobiye ayırın.

4. Günlük en az 7-8 saat uyumaya dikkat edin.

5. Yoğun alkol tüketiminden uzak durun.

6. Hafif besinler tüketmeye ve sağlıklı beslenmeye özen gösterin.

7. Uzun saatler aç kalmayın.

8. Sosyal medya ve internet kullanımını sınırlayın.

9. Her gün en az yarım saat kitap ya da gazete okuyun ve telefon konuşmalarını mümkün olduğunca azaltın.

10. Hafif müzikler dinleyin ve gün içinde gevşeme egzersizleri yapın.

GÜNÜN SÖZÜ: İYİ MİSİNİZ?