​DENİZ BAYKAL'IN AĞZINDAKİ BAKLA NEDİR?

Ekin GÜN 22 Şub 2017

Ekin GÜN
Tüm Yazıları
Kitabın ortasından başlayalım.

Kitabın ortasından başlayalım.

Aslında karşımızda “hayır” cephesi diye bir şey yok, koskocaman bir “yalan cephesi” var.

Referandum için “hayır” cephesini oluşturan bileşenlerin söylemlerine bakarsanız demek istediğimi daha iyi anlarsınız.

Çünkü neden “hayır” vereceklerinden ziyade yeni sistemin maddelerini çarpıtarak algı operasyonu yapıyorlar.

Bu da yetmiyor halkı tehdit ederek kirli sonuçlarına ulaşmaya çalışıyorlar.

Hatırlayın…

Kemal Kılıçdaroğlu bundan birkaç ay önce “başkanlık sistemini kan dökmeden getiremezsiniz” demedi mi?

Dedi ve o salondaki herkes bu sözü hunharca alkışladı, kimse çıkıp da Kılıçdaroğlu’na haddini bildiremedi.

Böyle bir zihniyetten bahsediyoruz, onun için önümüzdeki iki ay boyunca son derece dikkatli olmamız gerekiyor.

Mesela Deniz Baykal geçenlerde saçma sapan bir açıklama yaptı.

Bu açıklamadan bir bölümü paylaşalım: “Özel suç olsa mesela. Mesela birisine komplo yapmış olsa ve bu komplo zaman içinde yavaş yavaş şekillense. İşaretleri çıkmaya başladı, davalar açıldıkça açıklamalar gelecek, öyle gözüküyor. Kimin talimatıyla, kimin yönlendirmesiyle bu işler olduğu ortaya çıksa. Bir ondan mahkumiyet olsa. Onun statüsü ne olacak. Bu görevi ile ilgili bir suç değil, başka bir şey bu, adi bir suç. Ne olacak o zaman?”

Bunu Deniz Baykal yeni seçilecek cumhurbaşkanı için söylüyor ama ne demek istiyor her zaman ki gibi belli değil.

Ağzında bir bakla var ama böyle FETÖ’vari konuşmalarla amaçladığı şey nedir bilemiyoruz.

Mesela komplo diyor, komplo şekillense ve davalar açılsa diyor, mahkumiyetten bahsediyor ve bir türlü “tehdit” ediyor.

Ne demektir bu?

Görevi dışında adi bir suçtan bahsediyor örneğin, neyin mizansenidir bu ya da neyin böyle üstü kapalı konuşmasıdır?

Deniz Baykal komplo görmek istiyorsa şayet kendisi genel başkanlık koltuğundan nasıl edildi ona baksın.

Koltuğuna daha sonradan gelen kişinin başdanışmanının FETÖ’cü çıkmasına, FETÖ ağzıyla konuşmalar yapmasına baksın.

Ama hala Deniz Baykal o kadar sene geçmesine rağmen kendisini koltuğundan edenlere karşı net bir açıklama yapabilmiş değil.

Yapmadığı gibi de böyle tuhaf, FETÖ ağzı konuşmalarla bir şey gevelemeye çalışıyor.

Bundan birkaç ay önce Ahmet Hakan’ın programında Deniz Baykal kendisine kumpas kuranların FETÖ’cü bile olduğunu söyleyemedi de Ahmet Hakan bile gülmüştü Baykal’a.

Düştüğü durumu siz düşünün artık.

Şimdi Deniz Baykal kendisine komplo kuranlardan bahsedemiyor ama durmuş ağzında bir baklayla eveleyip geveleyip duruyor.

Başka ne saçmalıyormuş Deniz Baykal bir de ona göz atalım: “Allah göstermesin seçilecek olan cumhurbaşkanı çekse birisini vursa ne olacak? Mecliste daha önce böyle bir iki olay oldu. Anında suç üstü uygulaması yapıldı. Meydan da gitse vursa ne olacak? ’Bir dakika ne yapıyorsun, burası dağ başı mı? O bir vatandaş onunda hukuku var’ diyebilecek olan baba yiğit var mı?”

Deniz Baykal’ın artık kayışı kopardığı anda tam burası işte.

Seçilmiş bir cumhurbaşkanı meydanda adam mı vuracak?

Ne demeye çalışıyor Deniz Baykal peki?

Bu nasıl bir ağızdır nasıl bir cürettir de böyle konuşabiliyor?

Peki partisinden çıkıp biri neden tek kelime etmiyor?

Ayrıca Deniz Baykal yasadan da bihaber olacak ki böyle saçma açıklamalarda bulunabiliyor.

Ama bu ağız milletvekiline yakışan bir ağız değil, başka bir ağız bu.

Referandum sürecine gidilirken “aman çatışma olmasın, kutuplaşıyoruz, gerginlik olmasın” diyenlerin böyle açıklamalar yapması manidar.

Önce Kemal Kılıçdaroğlu “kan dökmeden başkanlığı getiremezsiniz” diyordu şimdi Deniz Baykal tuhaf tuhaf açıklamalarla bir yere varmaya çalışıyor.

Bunlara prim vermenin manası yok ama bunları aklımızın bir köşesinde tutmakta fayda var.

Kendisine komplo kuranlar ayan beyan ortadayken komplo kuranları açıklıkla söyleyemeyen Deniz Baykal garip kurgularla bir şeyin derdinde.

Asıl bunun sorgulanması gerek.

“Hop” deyip birinin “noluyor, ne demek istiyorsun, nasıl bir konuşmadır bu” demesi şart.

Bu noktada herkesin daha dikkatli olması lazım.

CHP zihniyetinin vesayet kurumlarından bugüne kadar nasıl beslendiğini biliyoruz, referanduma kadar da bu zihniyete dikkat etmekte fayda var.

Bıraksın böyle üstü kapalı tehdit konuşmalarını da neyse derdi Deniz Baykal’ın çıksın açıklıkla söylesin.

Delikanlıca meydana çıkıp ağzındaki baklayı çıkarsın.

Yoksa kendisi bu açıklamayı yaptığından itibaren büyük bir zan altındadır.

Bizden söylemesi…