Spor dünyamızda özellikle futbol dünyamızda yenilenme hiç umulmadık bir yerden başladı. Yıllardır Türkiye Süper Ligi futbol karşılaşmalarının yayıncı kuruluşu, bir anda karşımıza farklı bir isimle çıkıverdi. Yeni adı bir anda BeIN SPORTS oldu. 

İsmi her ne olursa olsun önemli olan yakın zamanda yapılan ihalede futbol yayınlarının 5 yıl süreyle DİGİTÜRK tarafından alınmasından kısa bir süre sonra yayınların BeIN SPORTS adı altında yayınlandığıdır. DİGİTÜRK abonelerini şimdilik pek ilgilendiren bir şey yok tabii ki. Sonuçta, yapılan üyelik anlaşmaları aynı şartlarda devam edecek. 

Neredeyse insanların kafasını karıştıracak bir şekilde bu hızlı değişim DİGİTÜRK abonelerini oldukça şaşırttı.

Bir kaç yıldır; Türkiye Süper Ligi şampiyonlar paketi, THY EURO LİG, Türkiye Basketbol, Voleybol Ligleri, bu dallardaki şampiyonlar ligi paketleri ve salon film ve dizileri de kapsayan oldukça zengin bir paket abonesiyim. Yayınlardan çok mu memnunum diye sorarsanız, son zamanlarda giderek düşen yayın kalitesi nedeniyle pek memnun olduğumu söyleyemem ama dediğim gibi bazı tutkularım nedeniyle DİGİTÜRK izliyorum

Bu arada en çok şikayetçi olduğum şey ise abonesi olduğum pakete ek olarak sık sık aranmam. 

Bilindiği gibi abonelikler taahhütlü olarak en az bir yıl süreli ve yıl sonunda talebiniz veya onlardan gelen üyelik yenileme talebine göre uzatılıyor. 

Her yenileme sırasında “fiyat artışı olmayacak” demelerine rağmen çaktırmadan küçük küçük artışlarla karşılaşmıyoruz da değil. 

Bir şeyi asla anlayamamışımdır. Bu tür talepler size telefonla yapıldığında ilk iş olarak “yaptığımız konuşmalar kaydedilecektir” içeriğindeki ikazların sizi rahatlatmaya yönelik olması dışında pek işe yaramadığıdır.. Ben bir işe yaramadığını gördüm. 16 Aralık 2016’da ödediğim fatura 104,99 TL iken 16 Ocak 2017’de ödediğim fatura ise 114,99 TL. Yenileme döneminde faturada hiç bir değişiklik olmayacağını, üstelik o malum kayıtlarda da olacağı gibi bunu üstüne basa basa bildirmiş olmama. Bana teklif edilen bir iki küçük eklemeyi kabul etmemiş olmama rağmen.

Peki tüm bunlar olurken, güvenin sarsılmış olmasına rağmen neden üyeliğini devam ettiriyorsun diye sorarsanız, buna ben de net bir yanıt veremiyorum. Ama bu kez o artışın hesabını soracağım tabii ki. DİGÜTÜRK isim değişikliğinin bir eseri midir, her halde bu konuda tatmin edici bir açıklamaları olacaktır.

Siz siz olun “güvenliğiniz için konuşmamız kaydedilmektedir” söylemine pek inanmayın. Siz, her konuştuğunuz tarihi, o tarihte size söylenenleri ve sizin söylediklerinizi not almayı unutmayın.

Benim asıl söylemek istediğim; BeIN SPORTS yayınları sırasında ekrana getirilen grafiklerin hiç de güzel olmadığıdır. Özellikle; futbol karşılaşmaları sonrasında ekrana gelen “Maraton Programı”nın yayınlandığı stüdyonun dekorasyonu ve fonunda gözü fazlaca yoran renk cümbüşüdür. 

Şansal Büyüka’nın sunduğu, konuk olarak Metin Tekin ve Tümer Metin’in katıldığı (periyodik olarak benzeri yayınlar da bu stüdyoda yapılıyor) “Maraton Programı”, oldukça kaliteli bir spor yorum programı. Futbol karşılaşmaları sonrasında bu programı ve NTV’de Rıdvan Dilmen ve Güntekin Onay’ın birlikte sunduğu “Yüzde Yüz Futbol” programlarını fırsat buldukça izliyorum. Her iki program da oldukça düzeyli. 

Yukarıda da sözünü ettiğim “Maraton Programı”nın yayınlandığı stüdyonun dekorasyonu beni oldukça rahatsız ediyor. Özellikle o renk cümbüşü stüdyodakilere odaklanabilme konusunda çok büyük engel teşkil ediyor. Bu durum izleyenler tarafından tepki görüyor. Bu konuda mini bir araştırma yaptım; beğenen  hemen hemen hiç yok gibi.

Bir DİGİTÜRK pardon BeIN SPORTS abonesi olarak bunu dile getirmek istedim.