BİR MATEMATİK FONKSİYONU OLARAK İNSAN

Tuğrul GÜNAY 07 Tem 2018

Tuğrul GÜNAY
Tüm Yazıları
Sabah gözümüzü açıp gece kapatıncaya kadar geçen zaman zarfında, irili ufaklı kaç adet karar veriyoruz?

Uyandım. Seçenekler: 1- Cep telefonuna herhangi bir mesaj gelmiş mi, kontrol et 2- Önce elini yüzünü yıka 3 – En iyisi direkt duşa gir 4- Önce kahveyi koy, o ısınırken duşa girersin, çıktığında hazır olur 5- Balkona git önce bir sigara çak. 6- Kahvaltıdan önce içme bari, dur.

Hayat yolculuğunda yapılan her bir seçim, yeni bir durum, yeni bir gerçeklik var eder. Her yeni gerçekliğin kendi alt seçenekleri vardır. Bu seçenklerden biri seçildiğinde, artık yeni gerçeklik, o seçimin bizi getirdiği yer olur. Seçimler dizisi, her bir küçük ya da büyük seçimde yeni ve birbiri ile bağlantılı gerçeklikler var ederek hayat boyu bu şekilde devam ederek hayat denen şeyi oluşturur.

İnsanın yaptığı seçimler dizisinde, her bir seçim için kendisinden vazgeçilen diğer seçenekler kaç adet olabilir? Yukarıda tanımladığımız çok basit ''günaydın'' seçenekler skalasnıı örnek alalım. Altı farklı seçenekten biri seçiliyor ve diğer beşinden vazgeçiliyor. Bu her beş seçeneğin her birinin alt dalı olacak altı seçenek olacaktı. Bu altı seçenekten her birinin altında altı farklı seçenek daha. Kısacası aslında yapılan her biricik seçimle var edilen andaki gerçeklik için kendisinden vazgeçilen belki de sonsuz sayıda seçenek, sonsuz sayıda gerçeklik mevcut.

Çift yarık deneyine değinmiştik. Özet olarak, elektronlar izlenmediği zaman ışın dalgası gibi davranırken izlendiğinde parçaçık davranışı gösteriyorlardı. Maddenin dalga hali ve maddenin parçaçık hali olarak iki hal mevcuttu.

Hayat yolculuğumuzda yaptığımız seçimlerin var ettiği gerçekliklerin durumu da maddenin hallerine benziyor. Seçmediğimiz için izleyemediğimiz, dokunulur halini deneyimleyemediğimiz dalga boyutunda var olan gerçekliklerimiz. Ve, kararlar verip yolunu izleyerek var ettiğimiz anılarımız ve şu andaki mevcut gerçekliğimiz. Bilimsel olarak ortada ki, biz maddenin dalga halini deneyimleyemiyoruz diye, maddenin dalga hali yok değil. O halde, seçenek olarak mevcut olan ancak biz seçmediğimiz için yaşayamadığımız, kendimize hatıra yapamadığımız seçenekler ve o seçeneklerin bizi götürebileceği muhtemel hayatlar, biz onları yaşamadık diye yok olmayabilir. Titreşimsel boyutta bu hayatlar var olabilirler. Biz bu seçenekleri seçmediğimiz için, onları ‘’izlemediğimiz’’ için parçacık haline geçmemiş olabilirler.

Bugün bir insana psikometrk testler uygulayarak, hatta buna bile gerek kalmadan sosyal ağlarda bıraktığı izleri takip ederek, istatistiksel olarak oldukça yüksek bir güven aralığında o kişinin kişisel özellikleri hakkında bilgiler edinebiliyoruz. Kişinin kendine has kişilik özellikleri ile gelecekte yapabileceği tercihlerin neler olabileceği hakkında matematiksel modelleri kurabilir durumdayız. İnsanın önündeki seçenekler matriksinde, önüne çıkacak seçeneklerden hangisine daha eğilimli olabileceğini tespit edebiliyoruz.

Eldeki mevcut teknoloji ile bile bir insanın yapabileceği seçimler tahmin edilebiliyor, manipüle edilebiliyorsa, gelecekte bir gün bir insanın seçenekler matriksinde yapacağı bütün seçimlerin neler olabileceğini önceden bilebileceğimiz bir yapay zeka algoritması geliştirilebilir mi?  Bugün kullandığımız insanın yapacağı seçimleri tahmin ve manipüle etmeye yarar algoritmalar, yarın başka bir sürü farklı değişkenin algoritma modeline dahil edilmesi ile bir insanın hayat boyu her an karşısına çıkacak olan seçenekler matriksinde, insanın hayat yolunu tahmin edebilir mi? Tahmin edememesi için matematiksel olarak bir engel var görünmüyor.

Eğer ki biz insanların geliştireceği bir yapay zeka algoritması bile teorik olarak gelecekte bir gün, insanın tercihler matriksindeki yapacağı bütün anlık tercihleri tahmin edebilecek bir duruma gelebilme potansiyeline sahipse, her insanın doğumu ile beraber o insanın seçenekler matriksini titreşimsel boyutta var eden bir Üst Akıl'ın var olabilme ihtimali çok mu mesnetsiz? Böyle bir aklın, insanların yapacağı bütün tercihleri önceden bilebiliyor olması gerçekten mantıksız mı?