​BERABERE BİTER Mİ?

Mehmet Arif DEMİR
Tüm Yazıları
Biter de, bitmez de!

Biter de, bitmez de! 

Öncelikle şunu ifade etmekte fayda var; ben “iddaa” tahmincisi değilim ve güzel gazetemizde bu türden tartışmalı konuların yeri hiç olmadı ve inşallah da olmayacak. Eldeki veriler (istatistik ve analiz), takımların oynama biçimleri, oyuncu kapasiteleri, stadyum, hakem gibi birçok değişken ayrı ayrı ve bir arada işlendiğinde ortaya ne çıkıyor, biz onunla ilgileniyoruz.

Bugün, gün geceye kavuşurken, Kadıköy Fenerbahçe Ülker Stadında (biz arena vs. tanımları hiç sevemeyenlerdeniz) son iki senenin flaş takımı Kara Kartal ile “tükenmişlik sendromu”ndan çıkmaya çalışan Sarı Kanarya’nın mücadelesine şahit olacağız. Geride kalan beş hafta sonunda, dört galibiyet ve bir beraberlikten elde ettiği 13 puanla zirvede olan BJK (Galatasaray da aynı puanda) ve (bir mağlubiyet), iki galibiyet, iki beraberlikten elde ettiği 8 puanı olan FB’yi sekizinci basamakta görüyoruz.

Samet AYBABA ile projelendirilen ve uygulamaya başlanan “yeni” Beşiktaş’ın futbol aklı hep rakiplerinden bir adım önde kalmayı başardı bu sezona kadar. Slaven BİLİÇ ile kadronun omurgasını çatıp, Şenol GÜNEŞ Hoca ile de son iki senedir bu işin kaymağını yiyen Siyah Beyazlılar bu sezon da Galatasaray ile birlikte şampiyonluğun en büyük favorisi durumunda. Yapılan kalburüstü takviyelerin takıma hızlıca uyum sağlaması, tıkır tıkır işleyen sistem ve kurumsallaşmış yapı sayesinde kolaylaşıyor. Takım içi dengeleri çok iyi idare eden Şenol Hoca her futbolcusundan istediği verimi maksimum seviyede almayı beceriyor. Hem bireysel olarak hem de toplam kalitede Şenol Hocanın katkısını âşikâr olarak görebiliyoruz.

Kore ve Japonya’da 2002 yılında yapılan Dünya Kupası’nda üçüncü olan Milli Takım’ın teknik direktörlüğünden bu yana, geçen 15 senede kendini sürekli geliştiren bir futbol emekçisi ve eğiticisi olarak hak ettiği değeri şimdilerde görmeye başlaması da bizim toplum olarak kıymet bilmezliğimizden olsa gerek. (Hatta bazı meslek büyüklerimiz zamanında Şenol Hoca’nın giyim kuşamına bile laf etmişlerdi.) 

3 Temmuz Kumpası ile kolu kanadı kırılan ve o günden bu yana bir çıkış yolu bulamayan Sarı Lacivertlilerde “son çare” olarak camiayı çok iyi tanıyan Aykut KOCAMAN göreve getirildi. Finansal Fair Play kıskacı altında elinden geldiği kadar nokta transferlerle kadro takviye edilmesine rağmen daha işin çok başında Fenerbahçe. Taraftarın takımına sahip çıkması ve ittirmesi oranında defolar örtülecek ve adaptasyon süresi kısalacak anlaşılan. Şu anda oynamaya çalıştıkları futbol: Ne deve ne kuş.

Derbi maçlarda sonucu önceden tahmin etmek mümkün değilken bu defa sadece seyirci ve saha avantajı faktörü Fenerbahçe’nin lehine, diğer tüm faktörler Beşiktaş’ın lehine bir durumla karşı karşıyayız. Takımın üretkenliği, uyumu, Hocanın takıma hakimiyeti, kaleci formu, defans tandeminin tecrübesi, sahaya yerleşim ve alan paylaşımı gibi faktöriyellerde Beşiktaş dominant bir görüntüde. 

Hakemin ve yardımcılarının formu da önemli bir faktör olmakla birlikte umalım sonuca etki eden “fahiş” bir hata yapmasınlar.

Fenerbahçe erken bir gol yemez ve devreyi gol yemeden geçebilirse 60.-70. dakikalardan itibaren galibiyeti deneyebilir. Beşiktaş ise mutlaka ilk golü erkenden bulup saha/seyirci avantajını nötralize etmeyi hedefleyecektir. Fenerbahçe sert ve yıldırıcı bir oyunu tercih ederek, Caner ve Quaresma gibi çabuk tutuşan oyuncuları devre dışı bırakıp, psikolojik üstünlüğü ele almak isteyebilir. Bu aynı zamanda Şenol Hoca’nın da saha kenarında dengesini bozabilecek bir hamle olur. Fenerbahçe daha önce oynadığı üç maçta 90. dakikalara hep 2-2 berabere girdi. (Başakşehir maçında Kerim Koyuncu 90 +’larda attı takımının galibiyet golünü). Beşiktaş ise genellikle rakibe göre değil kendine göre bir oyun kurgusunu tercih ediyor. Cenk’in formu Atiba, Tolgay ve Oğuzhan’ın uyumu ve Şenol GÜNEŞ markası BJK’yı bir adım önde gösterse de hiçbir maç oynanmadan kazanılmaz/kaybedilmez. Umalım da centilmenlik ve dürüstlük temalarının ağırlıkta olduğu, kavga dövüş olmadan biten güzel bir derbi yaşayalım.

Sonuç her ne olursa olsun, daha sezonun bitmesine çoook var. Puan cetveli daha onlarca kez değişecek ve Şampiyon ancak 34. Hafta belli olacaktır.

İyi bir hafta sonu diliyorum.