Tarih boyunca kraliyet soyundan gelenlere hep özel davranılmış. Osmanlı’da katline hükmedilenlere Cellat Kara Ali’nin elinde can verirken bile “ihtimam” gösterilmiş. İbrişim kuşak ile boğulmuşlar. Hanedan kanı akmasın diye. Batıda şatolara hapsedilmişler. Uşakları bile olmuş.

Şimdi Suudi Arabistan’da yaşananlar bana biraz o dönemleri hatırlatıyor. Çünkü göz altına alınan prensler, bakanlar ve tüm yetkililer Riyad’daki Ritz-Carlton oteline kapatıldılar. 

Düşünce sistematiği belli: “Suç işlemiş bile olsa, soy bağı çok önemlidir.” O yüzden dünyanın en lüks hapishanesinde tutulurlar.

Riyad, Ritz-Carlton Oteli 6 yıl önce hizmete girmiş. 200 bin metrekarelik alana kurulu. Tam 492 odası var. 

Yer yataklarında uyuyan askerlerin görüntülerinin sızdığı otelin balo solonu 2 bin kişilik. 

Belli ki Ritz oteli, bu operasyon başlamadan önce düşünülmemiş. Çünkü prensler getirilmeden önce müşteriler apar topar odalarından çıkarılmış. Valizleriyle birlikte resepsiyona inmeleri istenmiş. Sokakta kalan konuklar da farklı otellere dağıtılmış.

Merak ettim. “Acaba otele yeni rezervasyon yaptırmak mümkün mü?” diye. Hayır. Otel tümüyle dolu görünüyor. Hiçbir internet sitesinde yer yok. 

Otel fiyatları ise aslında bu lükslükte bir otel için uygun görünüyor. Ortalama bir oda 400 dolar civarı. Prensler her halde süit odalarda tutuluyordur. Onlar daha pahalıdır ama olsun. Gerçi şimdilerde otelde yer bulunsa da orada tatil yapacak adam bulunabilir mi, çok şüpheli.