Aloha Hawai dilinde selamlama kelimesidir. Bu kelime hem merhaba, hoşgeldin hem de güle güle anlamlarını taşır. Gelene ağam gidene paşam demenin diğer bir şekli de diyebilirsiniz. Hawai için Aloha eyaleti denir. O topraklarla bu kadar bütünleşmiş bir kelimedir.  

Hawai denince aklınıza renkli gömlekler, çiçeklerden yapılan kolyeler ve kumsallar gelir. Doğrudur. Görünürde olan budur. Ancak biraz gerisini kurcaladığınızda askeri üsler ve yerli halkın topraklarında her türlü dalavereyi çeviren bir yönetim görürsünüz. ABD’ye en son katılan eyalettir aynı zamanda. 

Bradley Cooper ve Emma Stone’un oynadığı Aloha isminde bir film var. Orada Hawai gerçeği tüm çıplaklığı ile ortaya konuluyor. Bu deniz aşırı Amerikan eyaletinin tuhaflıkları savaş ve barışın bu kadar iç içe olması değil. Eyaletin bayrağında Birleşik Krallığın bayrağı da yer alıyor. Bildiğiniz eski İngiliz sömürgesi görünümü.... ABD eyaletleri arasında bu simgeyi barındıran tek eyalet. İlginç değil mi? 

Kıta Amerika’sı olarak tanımlanan eyaletlerin dışında yer alır Hawai. Bu yönüyle hem Amerika’dır hem de Amerika değildir. ABD’nin birkaç gün sonra görev süresi bitecek olan başkanı Barack Obama işte bu topraklarda hayata gözlerini açmış. Geçenlerde başkanlık dönemi için son tatilini de yine Hawai’de gerçekleştirmiş. Obama aynı zamanda kıta Amerika’sı dışından olan ilk Amerikan başkanı. 

Obama’ya başkanlıktan giderken bir aloha demek de boynumuzun borcuydu. Veda konuşmasını siyasi kariyerinde önemli yer tutan Şikago’da yaptı Obama ve verdiği sözleri yerine getirdiğini ifade etti. Amerikalılar bu sözlere ne kadar inanır bilmiyorum ama dünyanın geri kalanı için Obama yönetimi tam anlamıyla bir fiyaskoydu. Bizde aklı bir karış olanlara havai derler. İşte Hawaili Obama biraz havaiydi. Ne yaptığını pek bilmiyordu. Emel Sayın’ın mavi boncuk kimdeyse benim gönlüm ondadır şarkısını anlatan bir yönetimi biçimi vardı. Ama ufak bir farkla: Hiç kimsenin elinde mavi boncuk filan yoktu. 

Derler ki “ABD güçlü bir ülkedir ve mühim olan sistemdir. Koltuklara kimin oturduğunun çok önemi yoktur. Ortak akıl ülkeyi selamete çıkarır.”

Sanırım bunun ne kadar geçerli olduğunu görmek için sınırları zorlayan bir test yaptılar ve Obama’yı seçtiler. Başka bir açıklaması olamaz. Obama liderliğindeki ABD, düşmanları tarafından küçümsenen dostları tarafından kuşkuyla karşılanan bir kompozisyon çizdi. 

Hawai eyaletinden çıkan bu başkan tıpkı çıktığı topraklar gibi ABD’ye yamanmaya çalıştı. Ön tarafta güçlü bir halkla ilişkiler faaliyeti yürütülürken geride büyük bir enkaz oluşuyordu.  

Obama, yerini Trump’a bırakacak ve Beyaz Saray’ın elinde dağıtacak mavi boncuk yok. Belki gerçeklerle yüzleşmek, sahte bir mutluluk seremonisinden daha iyisini getirir yorgun dünyamız için.  

Erkan Yolaç’ın evet-hayır yarışmasında Mehter Marşı ile davet ettiği yarışmacıları İzmir Marşı ile yerlerine göndermesinden farklı bir manzara ile karşı karşıyayız. Aloha ile gelen Obama aloha ile gidiyor. Kayıp sekiz yıl. Olumlu yönde değişen neredeyse hiçbir şey yok.