İstanbul'dan arabaya biniyorsunuz İpsala sınır kapısı 250 kilometre.
İstanbul’dan arabaya biniyorsunuz İpsala sınır kapısı 250 kilometre. Yaklaşık 2 saat tutuyor tutmuyor. Sınır boşsa geçmeniz 20 dakika.
Onların Alexandrapoli bizim Dedeağaç dediğimiz kasaba bir 50 kilometre daha. Beğenmediniz mi basın gaza, 300 kilometre sonra Kavala üzerinden Selanik. Yani İstanbul’dan 550-600 kilometre. 700 kilometre olan Bodrum’dan çok daha yakın. Yollar da Avrupa Birliği parası ile yapıldığı için gayet güzel. Yunan polisi bazen çevirme yapıp sürat cezası yazıyor ve en yakın yerleşim birimine gidip cezanızı ödemenizi istiyor ama yapmasanız da hiçbir şey olmuyor. Çünkü zaten orada yabancı plakasınız.
Resmi adı Helen Cumhuriyeti. Yunancası latin harflerle yazılınca ise Ellinikí Dimokratía. Niye biz “Yunan diyoruz” Çünkü antik çağda Persler "Yauna" diyormuş. Yanlış bir kullanımla biz de almışız. Aslında Osmanlı döneminde Rumi veya Rum kullanırmışız, Arapça’dan geçtiği şekliyle.
2015’de nüfusları 12 milyon civarında. Yani toplasan İstanbul kadar yoklar. Bu aralar Türk işgali altındalar. Hem de sözlük anlamıyla.
Bir milyon Türk’ü Yunanistan’ın içine salınca demografik yapı değişir valla. Nitekim değişiyor da. 5 yıl önce Yunanistan’da bir lokantaya gittiğinizde yemekleri anca tahmin edebilirdiniz. Çünkü Yunan harfleriyle yazılırdı. Şimdi ise Türkçe menüler hazırlamaya başlamışlar.
Ve kötü bir haberim var bizde görülen ticari uyanıklık örnekleri de göstermeye başladılar. Boşuna “Türkler çok bonkör” demiyorlar. Çünkü onlara göre yüksek olan hesaplara itiraz etmiyoruz. Bize ucuz geldiğinden.
Son 15 gündür hobi edindim Yunanistan’ın turistik merkezlerindeki otel fiyatlarını internet siteleri üzerinden gün be gün takip ediyorum. Öncelikle şunu söyleyeyim ünlü otel siteleri şu anda mesela Selanik’te yüzde 95 doluluk gösteriyor. Yani boş ver yok. Yunan adalarında da durum aynı.
Sakız adası örneğin hiç yer yok. İlaç için bile. Utanmasalar bahçelere yatak atacaklar. Ve otel fiyatları son 15 günde anormal yükselmiş durumda. 2-3 yıldızlı oteller normal zamanlardaki 5 yıldızlı otellerden pahalı. Bunun lokantalara yansımayacağını düşünmek hata olur.
Böyle yoğun olarak gitmeye devam edersek yakında oradaki esnaf karakterini de değiştiririz. Bundan zararlı çıkan Yunanlılar olur. Hadi biz fiyatları beğenmezsek kendi kıyılarımıza gideriz. Ama onlar ne yapacak?