​ ŞENOL GÜNEŞ BEŞİKTAŞ'IN TARİHİNE GEÇMEK İÇİN BAŞARMAK ZORUNDA!

Süleyman KORKMAZ
Tüm Yazıları
Beşiktaş'ın şöyle geriye doğru baktığımızda tarihine damgasını vurmuşların en iyileri olarak Gordon Milne ile Şenol Güneş'ten başkasını göremiyoruz.

Beşiktaş’ın şöyle geriye doğru baktığımızda tarihine damgasını vurmuşların en iyileri olarak Gordon Milne ile Şenol Güneş’ten başkasını göremiyoruz. Tabii Mustafa Denizli, Dorde Miliç ve Daum gibi her biri marka olan teknik adamlar da Beşiktaş’a hizmet ettiler ama hiç biri Şenol Güneş olamadı. Şenol hocanın sadece şampiyonluk kazanması Beşiktaş’a yaptığını en olumlu şey değil. Kazanılan şampiyonlukların yanı sıra pek çok futbolcusunun yıldızını parlatması da onun artılarından. Bugün Talisca, Aboubakar, Atiba, Oğuzhan Özyakup ve Cenk Tosun gibi isimler transferde konuşuluyorsa arkasındaki isim hiç kuşkusuz Şenol Güneş’tir. Beşiktaş’ın sayın başkanı, yöneticileri ve taraftarları elbette çok büyük güç… Onların katkılarına sözümüz olamaz. Zaten Şenol Güneş’i Beşiktaş’ın başına getiren de yönetimdir. Ona güvenmek, takımı teslim etmek, istediği transferleri bir şekilde gerçekleştirmiş olmak yönetimin artı performansıdır ve saygı duyulmalıdır. Ancak Şenol Güneş’in gerek yıldızları parlatmakta, gerekse uyum içinde oynatmakta aldığı rol kimsenin laf edemeyeceği düzeyde ve bunun sonucunda kurtlar sofrasından sıyrılarak şampiyonluğu kazanmak da onun kariyerine kariyer katmıştır. İnanın bana eğer Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Aykut Kocaman’dan da beklediğini bulamazsa Şenol Güneş’in kapısını çalacaktır. Takımı şampiyon yapmak, elindeki kadroyu en iyi şekilde kullanmak Şenol hocayı ülkemizin en iyisi yapmaktadır. Bu konuda hiçbir teknik adam Şenol Güneş’in yanına yaklaşamamıştır. Ancak Fatih Terim ve onun büyük payesi “İmparatore” unvanının önüne geçmek için en azından UEFA Şampiyonluğu’nu kazanmak zorunda. Ama eğer Şampiyonlar Ligi şampiyonluğu gibi daha ileri bir seviyeye ulaşması Şenol Güneş’i ülkemizin en büyük teknik direktörü yapacaktır. Buna kavuşmak ne kadar zorsa da elde edilecek başarı böylesine büyük olacaktır.

Şimdi merakla beklenen olay Şenol Güneş hocamızın takıma yeni katacağı futbolcuların kimler olacağıdır. Kimler gelip kimler gitmedi ki… Ama Şenol Güneş başarısının zirvesindeyken kimleri tercih edeceğini herkes gibi biz de merak ediyor ve bekliyoruz.

 

Galatasaray Gomis ve Belhanda’yla

yetinmeyecek gibi görünüyor!

 

Başkan Dursun Özbek eli kolu bağlı iken, pek çok iş ve dış sebeplerle transferleri yakın takipte iken yine de transferi başarıyla sürdürüyor. Sayın Özbek başkanımızın elinde Cenk Ergün gibi ünü artık almış yürümüş bir menajer var. Başkan Dursun Özbek’in menajer Ergün’e “Almadan sakın gelme!” talimatını vermesi son derece büyük önem taşıyor. Cenk Ergün öyle bir menajer ki, hiç tahmin edilmeyen, “Asla buralara gelmez” denilebilen bazı özel isimleri bile kolundan tuttuğu gibi Türkiye’ye getirebilir. Gomis ve Belhanda henüz imza atmamış olsalar da artık Galatasaraylı olarak kabul ediliyorlar.

Galatasaraylı yöneticilerin konuştukları pek çok isimler var. Maicon, Tete ve Clichy gibi ünlü yıldızların hepsi birden olmasa da bazıları İstanbul’a getirilecek. Bu işlerin kısa sürede tamamlanması gerekiyor. Çünkü Galatasaray iki eleme maçı oynayacak ve İsveç ekibiyle karşılaşmaya sayılı günler kaldı.

Bruma ve Podolski gibi yıldızlarının yanı sıra fazla bir katkı yapmayan De Jonk lle yollar ayrılacak. Gidenlere teşekkür edilecek gelenler hoş beş edilecek.

Transferde son anda Trabzonspor’da Yusuf Erdoğan’n gelebileceği konuşuluyor. Transferi gerçekleşirse iyi olur diye düşünüyorum. Birden süratlenmesi aniden durup hareketlenmesi gibi özel bazı yetenekleri bulunan ayrıca uzak yakın iyi vuruşlara sahip Yusuf Erdoğan gelirse de kulübünde kalırsa da iyi olur. Transferin en büyük artısı yerli sayısının ve kalitesinin artmasıdır.

 

Bursaspor’u Le Guen transferi sebebiyle kutlarız

 

Bursaspor Başkanı Ali Ay’ı doğruları söylediği ve başardığı için tebrik etmemiz gerek. Bursaspor’a son olarak kazandırdığı Paul Le Guen gibi önemli bir teknik adamı takımın başına getirmesi son derece önemli. Kariyeri ve kalitesi hayli yüksekte olan Lyon gibi bir takımda şampiyonluk yaşayan Le Guen’in takımın teknik patronluğuna getirilmesi Bursaspor’a transferi düşünülen bazı yabancıların ilgisini çekecektir. Yabancı yıldızlar belki Bursaspor’u tanımazlar ama Le Guen’i bilirler. Bu sebeple transferleri daha kolay hale gelecektir. Takımın güçlenmesi şart. Çünkü geçen yıl son maçlarda büyük sıkıntılar yaşamışlardı. Böyle korkulu dönemler yaşamamak için atılan ilk adım Le Guen oldu. Onun yanı sıra transfer edilecek yerli ve yabancı yıldızlarla Bursaspor orta sıra takımı olabilecektir…

 

Mehmet Tuna’yı kaybettik

 

Kendisi Galatasaraylı idi. Ancak biz onu Sarıyer’in yıldızını parlatan isimlerden biri olarak tanımıştık. Günlük gazetelerde ve internet sitelerinde her ne kadar gece kulübü işletmecisi (Şamdan) gibi duyurulsa da Sarıyer’in Başkan Erdal Aksoy zamanında basın sözcüsü idi. Hem Mehmet Tuna hem de o dönemin çok önemli yönetici Maral Öztekin isimleri spor dünyasının yakından takip ettiği kişilerdi. Son derece ilginç, şık ve önemli açıklamalar yaparlar, takımlarını ne içerdeki ne de deplasman maçlarında yalnız bırakmazlardı. Onu kaybetmek belki pek çoğumuzun içini acıtmıştır ama inanın spor dünyasının kaybı daha büyüktür acısı daha fazladır. Allahü Teala bu mübarek günlerin hürmetine affeylesin…