​ ÖFKE BALDAN TATLI GİBİ AMA TERİM'E "BÖYLE YAPMA" DİYECEK KİMSE YOK!

Süleyman KORKMAZ
Tüm Yazıları
Türkiye'nin en önemli teknik adamı kim?

Türkiye’nin en önemli teknik adamı kim? Kimi milli takımın başında görmek istersiniz diye sorsanız alacağınız çeşitli cevaplar arasında en yoğun olanı Fatih Terim’dir. Kimi şımarık, kimi kendini beğenmiş, kimi soğuk, kimi bilmem ne dese de onun bir gülümsemesi her olumsuzluğu silip atmıştır. Onun birinin omuzuna el atması işi bitirmiştir. Selamı iş olsun diye değil manasını, anlamını ve önemini bilerek vermiştir. Ancak son baskın olayından anlıyoruz ki, ne yakın çevresinde ne de arkadaşları arasında ona bunu “Yapma, etme!” diyecek biri yok. Çünkü Fatih Terim gibi marka ve örnek insanlar her aklına eseni yapamazlar. Bunun ardından gelen fırtınalar hep müthiş olur. Ortada ne Terim bırakır ne “Fatih”… Böyle bir baskından sonra onu görevde bırakın Federasyon Başkanı Sayın Yıldırım Demirören’i “benzetmek gibi olmasın ama” Sayın Cumhurbaşkanı’ımız Recep Tayyip Erdoğan bile tutamazdı.

Sahipsiz olmamak bu dünyanın en büyük zenginliğidir. İnsanın zorlandığı her konuda danışabileceği güvenilir dostlar olması büyük nimettir. Bu nimetlerden mahrum kalanların dünyası da ahireti de perişandır. Fatih Terim hocamız ne kadar zirvede olursa olsun ne kadar büyük projeler üretirse üretsin bir anlık baldan tatlı olan öfke bugüne kadar tuğla dizer gibi itinayla yükselttiği kariyerine dinamiti kendisi koymuştur. Bunu kabul etse de etmese de durum aynen böyle olmuştur.

Ayrıldı, gönderildi gibi gerekçelerin gerisini araştıranlara ve bu konuları daha önde tutanlara bir ölçü vermek isterim. Talip edilen tazminat varsa bu gönderilmedir. Sessiz sedasız köşelere çekilme varsa bu istifadır. Sonuçta böyle önemli dönemde milli takım sorumluluğuna Şenol Güneş ya da Aykut Kocaman ikilisinden birisinin gelmesi doğaldır. Şenol hocamız “Başkan Fikret Orman”ı adres gösterip iki yıl daha Beşiktaş’ın başında kalacağını “maalesef” inşallah bile demeden dile getirmiştir. Futbol Federasyonu Başkanı Sayın Demirören Güneş’i istiyorsa ve ona görevi vermeyi planlıyorsa bunu hiç zorlanmadan yapabilecek güçtedir. Düşünmüyor ve başka bir çözüm arıyorsa ona da saygı duymamız gerekir.

Benim kişisel olarak tercihimi merak eden varsa arz edeyim: Abdullah Avcı… O Avcı dünkü avcı değil. Çok şeyi bitirmiş başarmış bir avcı bu… Yetiştirdiği Cengiz Ünder Roma’nın ilk hazırlık maçında yıldızlaştı. Başakşehirspor ile yaptıkları ortada. Milli barış arzulanıyorsa onu gerçekleştirecek de odur… 

Galatasaray’ın Sayın Başkan’ı Özbek’in eli şimdi her zamankinden daha güçlü

Karabükspor’un dikkat çeken teknik adamı İgor Tudor’u Galatasaray’ın başına getirerek önemli bir atak yapan sayın Başkan Dursun Özbek, geleceğin planlarını gerçekleştirecek daha önemli silahlara sahip olacak gibi görünüyor. Yaptığı transferler ve önemli atılımlarla Galatasaray’ı geçtiğimiz günlerin en konuşulan ekibi haline getiren Başkan Özbek, yöneticilerinden birini Romanya’ya göndererek Lucescu’yu Galatasaray’a eskilerin deyimiyle “tek seçici” bugünün moda tanımlaması olan üst akıl olarak görevlendirebilir. En azından pek çok plan ve program yaptığı bilinen Lucescu’nun geleceğe damga vuracak isimlerin kazanılması için kollarını sıvamasını bekliyoruz.

İgor Tudor böyle bir yapılanmaya ne kadar katlanabilir ya da başka bir teknik adam nasıl karşılar onu bilemiyorum ama bildiğim şu var ki, Lucescu sadece fikir veren kişi değil aynı zaman da icraat yapacak donanıma da sahip olacağından yeni teknik adamı belirleyecektir.

Galatasaray için Fatih Terim her zaman yuvadır ve böyle bir teknik adamı önce Galatasaray kullanmak isteyebilir.

Sarı-kırmızılı camia gibi biz de gelişmeleri merakla bekliyoruz. Başkan Özbek’in eli şimdi her zamankinden daha güçlü…

Aykut hoca tartmadan tek laf bile etmiyor!

Fenerbahçe’nin bana göre en büyük transferi olan Aykut Kocaman hocamıza soruyorlar “Fatih Terim’in istifası konusunda görüşleriniz nedir?” cevabında lütfediyor ki, “Henüz çok yeni bir haber… Ayrıntılarına sahip değilim. Bu sebeple yeterince bilgim yok!”

Bir başka teknik adama sorsalar en az yarım saat bu konuda görüş belirtir. Kendince iyi ve kötü yönleri neyse ballandıra ballandıra anlatırdı.

Aykut Kocaman hocamızın bir başka vurgu yaptığı olay ise Fatih Terim’in “Futbol teknik direktörü” unvanı… Terim’in milli takımdan ayrılması ile tarihe karışan bu kavramın bundan sonra biri tarafından daha kullanılacağına pek ihtimal veremiyoruz.

Fenerbahçe başarılı olur ya da olamaz bunu kestirmek zor ama şu kesin ki, Aykut Kocaman yönetimindeki Kanaryalar hep doğrularıyla alkışlanmayı hak edecektir.

Dr. Usta’nın doğru yolda olduğunun göstergesi

Trabzonspor’a yapmayı düşündüklerinden daha bir kısmını bile ortaya koyunca çok şeyler gerçekleştiren Başkan Dr. Muharrem Usta hakkında hastanenin kapısına asılan “Yalancısın” pankartı onun ne kadar doğru işler yaptığının en net kanıtı bizce… Dr. Usta’nın hamlelerinden ve takımı oluşturma gayretlerinden rahatsız olanların arka planda tahmin edildikleri bu karalama kampanyası bu gayretli hizmet adamını yıldırmamalı ve bezdirmemelidir. Tabii ki üzmüştür. Biz bile dış kapının mandalı olduğumuz halde üzüldüğümüz bu karalama kampanyası Trabzonspor’un hedeflediği doğru yola mayın döşenmesinden başka bir şey değil. Bu hangi akıl hangi taraftarlıktır bilemiyorum.

Demokratik tepki diyenlere seçimler var, kongreler var. Oralarda gösterin boyunuzun ölçüsünü demek geliyor içimden.

Trabzonspor’un vefalı ve gerçek taraftarlarının destekleri Dr.Usta’ya ve yönetici arkadaşlarına yeter de artar bile…