Röportaj 16.05.2022 07:00 Güncelleme: 15.05.2022 21:18

'YATIRIMI ERTELEMENİN MALİYETİ DAHA YÜKSEK'

Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, "Yatırımlarımıza devam ediyoruz, yatırımı ertelemenin maliyeti daha yüksek." dedi.
'YATIRIMI ERTELEMENİN MALİYETİ DAHA YÜKSEK'

Gülay YÜCEL

Eczacıbaşı Topluluğu bu yıl yapmayı planladığı 250 milyon euroluk yatırımın önemli ayağını oluşturan yeni VitrA Karo tesisinin açılışını gerçekleştirdi. Bilecik Bozüyük’teki üretim kampüsünde hayata geçirilen yeni tesisin açılışı öncesi bir araya geldiğimiz Eczacıbaşı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, sorularımızı yanıtladı.

Yüksek döviz kuru, enflasyondaki yükseliş yatırım kararlarınızı nasıl
etkiliyor, ekonomide yaşananları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ekonomide her zaman sorunlar olabilir. Biz sanayiciyiz. Bu koşullar hep aşılır diye düşünüyoruz. Geçmişte de öyle oldu. Moralimizi bozmadan yatırımlara planladığımız gibi devam ediyoruz.

Hatta, yatırımlarımızı hızlandırarak büyütüyoruz. Yatırımları ivmelendiren faktörler, talep artışı, teknolojinin yenilenmesi, yeni pazarların doğuşu gibi kolay kolay önüne geçilmeyen konular oluyor.
Yatırımı ertelemenin maliyeti daha yüksek. Şu anda yatırım maliyeleri yüksek olabilir ancak yatırımı erteleme konusu alternatifiyle hesapladığında uzun vadede zararı çok daha büyük olabiliyor. O nedenle en zor dönemlerde bile yatırımların devam ettiğini görüyoruz. Evet kur artışı vs oluyor ama fiyatlar da bir şekilde kendini ayarlıyor. Talep artışı nedeniyle yeni üretim kapasitesine ihtiyaç duyan işlerde yatırımı erteleyemiyorsunuz.
Yeni bir Pazar açıldığında, yeni bir teknoloji geliştiğinde koşullar ne olursa olsun yatırım yapılır. Zorluklar da mutlaka göğüslenir. Kurlara, maliyet artışına vs. çözüm bulunur ve bir şekilde o yatırım yapılır. Aksi durumda çark değişir ve onun maliyeti her sene fazladır.
Yatırımın gereğine bakılır, planlanır ve yapılır. Bizim tarihimizde hep öyle olmuştur. Ekonomik krizler gelir geçer, kurlar artar düşer, enflasyon artar düşer, bir şekilde denge bulunur ve çözülür. Ama yatırım yapmazsanız onun maliyeti katlanarak gider. Talebi karşılayamamak, pazarı yurt içi veya yurt dışında rakiplere kaptırmak, küçülen pazarın getirdiği maliyet artışlarını karşılamak gibi etkenlerin getirdiği fatura çok daha büyük olur.

Talep artışı çok dediniz. Talep artışı hangi pazarlardan?
Talep artışı bizim stratejik pazarlarımızda var. Bunlardan biri Avrupa. Ürün türlerine ürün seçeneklerine göre hem talep artışı hem talebin kayması oluyor. Yeni yatırımlarla oraya adapte olmak lazım. Mesela karoda öyle bir durum var. Karoda yeni teknolojiler çıktı.
Şirketlerde de ciddi teknoloji yenileme ihtiyacı oldu.

Şu anda en çok zorlayan koşullar neler?
Dünyada enflasyonun yükselmesi, Ukrayna savaşı ve bu durumun yarattığı lojistik kopukluklar ve zorluklar bütün bunlar ile şirketler karşı karşıya. Enerji konusu her zaman gündemde. Bizim içinde geçerli bu koşullar ama işleri devam ettirmek için elimizden geleni yapıyoruz.

Dünyadaki genel ekonomik konjonktür hakkında neler söylemek istersiniz?
Dünyada enflasyon kaygısı öne çıkıyor. Birçok insan için sürpriz oldu, ama bazı gözlemciler de bunun sürpriz olmadığını söylüyor. Ortada bir
gerçek var dünyada enflasyon var. ABD Merkez Bankası’nın bunu öngöremediğine dair eleştiriler de var. Özetle dünyanın gündeminde yüksek enflasyon var. Dünyanın çoktan unuttuğu bir konuyla yeniden karşılaşıyoruz. Bu durumun yanında lojistik sorunlar var.

TÜRKİYE AVRUPA’DA İLK 3’TE

İç pazardaki alım gücünün düşmesi sizi endişelendiriyor mu?

Maliyetler gibi talep de dalgalanır. Normal bir süreçtir.

Yeni yatırım iç Pazar mı, yoksa daha çok ihracat hedefiyle hayata geçirildi?
Hem Türkiye hem de Avrupa pazarlarını hedef alarak hayata geçirildi. Bizim ağırlıklı ihracat pazarımız Avrupa ülkeleri. Toplam büyüklüğü 16 milyar metrekare olan dünya karo seramik pazarında; Türkiye kapasite ve gücüyle bugün dünyada 7. sıraya, Avrupa’da ise ilk 3’e yükseldi.

Yeni tesis yatırımında enerji maliyetleriyle ilgili bir çalışmanız var mı?

Vitra Karo’nun büyük ebatlı porselen karo üreten yeni tesisi, ihracat odaklı, kapsamlı Endüstri 4.0 uygulamaları ile veriye dayalı üretim yönetimini hayata geçirildi. Karbon ayak izini azaltmak için yeni tesisin çatısına güneş enerjisi kurmak için lisans iznini alındı ve sonbaharda yatırımı tamamlanacak ve enerjisinin bir bölümünü güneş enerjisinden sağlayacak.

Bozüyük yatırım için neden daha çok tercih ediliyor?
Pazara yakınlık, hammadde ve lojistik imkanları nedeniyle yatırım bölgesi olarak tercih ediliyor. Grup olarak bu bölgeye 1970’li yıllarda geldik.

Yeni yatırım planınız var mı? Başka alanlara ya da başka şehirlerde yatırım görecek miyiz?
Yeni bir alana girmeden öte mevcut faaliyet alanlarımızda yatırımlarımıza devam edeceğiz. Bizim önceliğimiz içinde bulunduğumuz konularda öncelikli yatırım gereklerini eksiksiz ve zamanında yerine getirmek. Bu alanlarda yatırım olarak geri kalmanın maliyeti çok yüksek olabilir. Bugüne kadar bütün yatırımlarımızı zamanında yaptık.
Bu sayede mevcut sektörlerimizde dünya çapında noktalara geldik. Başka konulara, başka heveslere yönelseydik böyle olmazdı.
Önceliğimiz nedir? Son derece önemli bir konu/soru bizim için. Başka yere paralar harcayalım, şirketler peşinde koşalım vs. gibi şeyler yapmadık ve yapmayacağız.
Karo seramik, dünya çapında çalışabileceğimiz, iddialı olabileceğimiz bir alan. Bu doğrultuda Türkiye’de ve yurt dışında yatırımlar yapmaya devam edeceğiz.

Yurt dışında yeni yatırımınız var mı?
Fas’ta temizlik kâğıdı alanında bir yatırım yaptık. Fas pazar açısından cazip olduğu için bu ülkede yatırım yaptık. Yeni bir üretim tesisi. Kazablanka’ya yakın bir coğrafyada. Fas yatırımını oturttuktan sonra Afrika kıtasında neler yapabiliriz diye bakabiliriz.

Topluluk olarak belli bir büyüme alanınız olacak mı?
Seramik alanında büyümemiz devam edecek. Bunu hem yurt içinde hem de yurt dışında devam ettireceğiz. Yurt içi piyasalar bizim için çok
önemli. Türkiye’deki liderliğimizi hiçbir şey feda edemeyiz. Bizim için iç pazar kendi evimizdir ve her şeyden önceliklidir. Bunun yanında ihracat da bizim için çok önemli ve satışlarımız içindeki payı çok çok yüksek. O pazarlarda markamızı tanıtmak, marka kimliği netleştirmek ve Vitra’nın bu alanda dünyanın en önemli markalardan biri olması için pazarlama çalışmaları yapmak ve beraberinde üretimi de hiç aksatmamak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

3 YILLIK PLANLAR
İnorganik bir büyüme, yeni bir şirket satın alması olabilir mi?
Yurt dışında baktığımız, araştırdığımız şirketler oluyor. Bir şirket bulduğumuzda, o şirketin belli bir potansiyeli olmasını isteriz. O zaman da onun fiyatı insanı hata yapmak durumuna sevk edebiliyor. Yurt dışında şirket satın almanın böyle zor bir tarafı var. Karlı hale getirilemeyecek şirketlerin de bir riski var. Yönetenler, kuranlar başarılı olamadıysa bunun bir nedeni olması lazım. O şirketi sahibi niye satıyor, sen nasıl kara geçireceksin diye net bir şekilde
planlaman lazım.
Yurt dışında şirket almak için planlamadan, araştırmadan hareket ettiğinizde o maliyeti bir daha karşılayamıyorsunuz. Fazla para ödüyorsunuz. Ondan sonra o şirketin karşılığını veremiyorsunuz. Alırken çok dikkatli olmanız lazım, fiyatını çok iyi biçmeniz lazım.

Plan ve hedeflerinizi belirlerken neleri dikkate alıyorsunuz? İş ve yatırım planlarınızda değişiklik var mı?
Şirketler yıllık bütçeler ile yönetiliyor. Yıllık bütçeler de 3 yıllık planlar dahilinde yapılıyor. Önce 3 yıllık bir ufuk çiziliyor. Ona uygun bütçeler yapılıyor. Bu noktaya kadar da öyle geldik. Çok ani ve beklenenin üzerinde gelişmeler olduğu zaman o bütçeler revize ediliyor. Farklı varsayımlar ile gözden geçiriliyor. Bu doğrultuda hedefler yenileniyor. Ama bunu yapmamaya çalışıyoruz. Bu iyi bir alışkanlık değil. Herkes yılbaşında ortaya koyduğu sözleri tutmak
zorunda.
Ama öyle büyük değişiklikler olur ki o değişiklikler karşısında insanları daha önce verdikleri sözlerden sorumlu tutmak çok büyük bir haksızlık olur. O zaman anlayışlı davranıp hedefleri değiştiriyoruz.

Pandemi döneminde en çok zorlandığınız faaliyet alanı hangisi oldu?
En çok zorlandığımız konu AVM oldu. Pandemide kapandığı için ziyaretçi sayısı azaldı. Sonra toparlandı. Pandemiyle ilişkili sağlık hizmetleri o kadar ön plana çıktı ki diğer alanlar geri planda kalınca ilaç sanayi de etkilendi. Diğer hastalıklarla ilgili tedaviler ertelendi veya geciktirildi.
Bu alanların dışındaki bulunduğumuz alanlara bakıldığında inşaat ve tüketim ürünleri sektörlerinde sorun yaşamadık. Tüketim ürünlerinde maliyet artışları konusunda sorunlar oldu ama ciddi değildi. Her sektörün farklı süreçleri oldu.

UZAKTAN ÇALIŞMADA DÜŞÜNDÜRENLER
İleriye dönük yeni yatırım olacak mı?
Yatırım yapmak için her zaman bir neden bulursunuz. Girişimciyseniz, sektörünüzdeki iddianızı sürdürecekseniz, talebe ayak uyduracaksanız,
rekabeti karşılayacaksanız yatırımı yaparsınız. Ve yaşanan sorunlara da mutlaka bir çare bulursunuz. Zaten bir çare bulunamazsa o sektör yok olur. Böyle bir şey olamayacağına göre ve sektör yaşayacaksa pazardakiler arasında en iyilerden biri olmak için yatırıma devam edeceksiniz.

Enflasyon nedeniyle çalışanlarınızın ücretleri için yaptığınız düzeltmeler var mıdır?
İmkanlarımız nispetinde bunun düzeltmesini sağlıyoruz.

Pandemi döneminde tüm dünyada uzaktan çalışmaya geçildi. Pandeminin etkileri geçtiği şu günlerde eski çalışma modeline geçilecek mi?
Uzaktan çalışmaya nasıl bakıyorsunuz?
İnsanlar bunu bir özgüvenlik olarak görüyor. Olduğu yerden dünyanın herhangi bir yerinde hizmet verebiliyor. Eski ortamlarda yetişmiş iş insanları için alışık olunan çalışma şekli değil ama belli koşullarda ayak uydurulacak.
Bu trend önemini arttıracak. Pandemi öncesi çalışma koşullarına tamamen dönüşten bahsetmek zor. Eskiye dönüş ne zaman olacak ya da olacak mı ne kadar olacak bilmiyoruz ama insanlar bunu sevdi. Şimdi baktığınız zaman işlerin yürümesi açısından şikayetçi miyiz, değiliz. İşler yürüyor. Ama bir araya gelmeden insanlar ekip olabilir mi, bir ortak kültür oluşabilir mi, bizi düşündüren konular bunlar. Bunların tam cevabı da yok. Kimse de çıkıp da eskisi gibi olacak diyemez ama yeni koşullara ayak uyduracaksınız. Hafifletici uygulamalar olabilir, çareler düşünülebilir. Çalışmak için bunlar görüşülebilir. Teknoloji
neyi mecbur ediyorsa ayak uyduracağız.
Üretimde uzaktan çalışma şu anda yok. Dünyada yaygın değil. Epeyce bir gelişme var. Belki günün birinde üretimin de uzaktan yapılması mümkün olabilir robotlardan sonra, baskı teknolojilerinin gelişmesiyle ama bugün için zor görünüyor.