Türkiye - Gündem 21.01.2022 05:55 Güncelleme: 21.01.2022 13:08

Yapımını kendi çabasıyla öğrendiği enstrümanı Avrupa'ya satıyor

Hayrettin Topaloğlu: "Kadınlar daha çok ilgi gösteriyor bendire. Yoga, meditasyon yapanlar, müzik eğitimi alanlar istiyor. Avrupa'nın birçok şehrinden talep oluyor, gönderiyoruz. Yunanistan, Fransa, Almanya'dan çok müşterimiz var".
Yapımını kendi çabasıyla öğrendiği enstrümanı Avrupa'ya satıyor

Bursa'da 50 yaşından sonra kendi çabasıyla araştırıp inceleyerek, bendir yapımını öğrenen ustanın 10 yıldır yaptığı enstrümanlar, yurt dışından da talep görüyor.

Uzun süre tekstil sektöründe çalıştıktan sonra emekli olan ve müzik sektörüne atılan 62 yaşındaki Hayrettin Topaloğlu, küçük atölyesinde bendir yaparak günlerini geçiriyor.

Yapımı yaklaşık 3-4 gün süren bendir için uygun bir ağaçtan kasnak, iyi bir görsel ve ses için 2 milimetrelik papellerle kaplanıyor. Daha sonra 3 mikron kalınlığındaki oğlak derisi mumlu iplikle dikilerek kasnağa monte ediliyor.

Klasik müzik ve tasavvuf müziğinde önemli bir yeri olan bu ritim çalgısını el emeğiyle meydana çıkaran Hayrettin usta, genellikle sosyal medya üzerinden satış yaparak yurt içine ve yurt dışına bendir gönderiyor.

"Çok büyük bir terapi oldu"

Topaloğlu, 1980'lerin başında Bursa'ya yerleştiğini, uzun yıllar özel sektörde çalıştıktan sonra emekli olduğunu anlattı.

Bir müzik mağazasında çalışmaya başladığını belirten Topaloğlu, "Çevremde müzik aletleri üreten bir çok ustayla tanışıyordum. Bağlama, keman ustaları vardı. Benim de bir şeyler yapabileceğimi, el melekem olduğunu biliyordum. Belli bir süre sonra bendir yapımıyla ilgilenmeye başladım. İyi yapılmış bendirleri inceledim. Cemal Tokgöz ustamla tanıştım. Bu işi kaliteli bir şekilde yapabilmemde çok büyük etkisi vardır." ifadesini kullandı.

Daha temiz, daha görsel bir bendir yapımına odaklandığını aktaran Topaloğlu, "Belli bir aşamadan sonra yaptığım ürünler beğenilmeye başlandı. İyi çalanlar, yaptığım bendirleri çok beğeniyor." dedi.

Alyan akort sistemi bulunuyor
Topaloğlu, 2011'de başladığı bendir yapımında aşama kat ettiğini dile getirerek şunları kaydetti:

"Enstrümanın 'Erbane' dediğimiz içinde halkaları olan, Anadolu'da zikir törenlerinde, Mevlevi törenlerde kullanılan tür var. Bir de dışında zilleri olan tür var, 'def' olarak bilinir. Talebe göre bunları da yapıyorum. Orijinal şaman davulu yapıyorum. Deri üzerine isteğe göre figür, yazı, desen yapabiliyoruz. Kadınlar daha çok ilgi gösteriyor bendire. Yoga, meditasyon yapanlar, müzik eğitimi alanlar istiyor. Avrupa'nın birçok şehrinden talep oluyor, gönderiyoruz. Yunanistan, Fransa, Almanya'dan çok müşterimiz var."

Çocukluğundan beri bir el sanatıyla uğraşma isteği duyduğunu anlatan Hayrettin Topaloğlu, "Kendi oyuncağımızı, uçurtmamızı, arabamızı kendimiz yaptık. Oradan kalma bir el melekesi var. Ben bu işi çok seviyorum. Önce kendimi mutlu ediyorum. Çalışmaya başladığımda bazen yemek yemeyi unutuyorum. Bazen eve gidişim çok geç saatleri buluyor, geç saatlere kadar çalışıyorum. Bu işi yapmak, tamamen bir terapi benim için."ifadesini kullandı.