Giresun 18.05.2020 13:54

Öksüz karacaların 'Nimet annesi'

Giresun'un Dereli ilçesinde yaşayan 55 yaşındaki Nimet Dizdar, vatandaşların bulduğu ve gönüllü bakımını üstlendiği yavru karacaları, sevgi ve şefkatle yaşama bağlıyor.
Öksüz karacaların 'Nimet annesi'

Giresunlu hayvansever Nimet Dizdar, 2012'den bu yana gönüllü olarak bakımını üstlendiği 35 karaca yavrusunu sevgi ve şefkatle yaşama bağladı.

Dereli ilçesinin Sarıyakup köyünde yaşayan 2 çocuk annesi Dizdar, vatandaşlar tarafından bulunarak Doğa Koruma ve Milli Parklar Giresun Şube Müdürlüğüne teslim edilen yavru karacaların bazılarının bakımını üstleniyor.

Annelerinden uzak kalmış yavruların büyük özveriyle bakımını yapan Dizdar, gelişimini tamamlayanları Yaban Hayatı Kurtarma ve Rehabilitasyon Merkezine götürülmek üzere yetkililere teslim ediyor.

"İşin püf noktası sevgi ve pişmiş süt"

55 yaşındaki Nimet Dizdar, AA muhabirine, çocukluğundan bu yana karacalara hep hayranlık duyduğunu söyledi.

Küçüklüğünde karacaları sevmeyi, onlarla oynamayı hayal ettiğini anlatan Dizdar, son yıllarda karacaların sayılarının artmasıyla bu hayalinin gerçekleştiğini belirtti.

Dizdar, 2012 yılında evinin etrafında bulduğu karacaya bakmasıyla başlayan süreçte, bugüne kadar 35 karacaya sahip çıktığını ifade ederek, "Güven çok önemli, bu hayvanlara güven vereceksiniz, bunlarla ben sürekli beraber oluyorum. Tarlaya bir saat çalışmaya gitsem hemen vakit kaybetmeden gelip karacaya bakıyorum." dedi.

Yavru karacaları günde 5 öğün beslediğini aktaran Dizdar, "Büyüdükçe kendileri sütü bırakıyorlar. Çiğ süt vermeyeceksiniz, böyle olursa ishal olur, ölür. Sürekli tencerede süt pişirip içiriyorum. İşin püf noktası sevgi ve pişmiş süt." diye konuştu.

 "Onlar bir güven arıyorlar"

Dizdar, karacaların bazen annelerini çağırır gibi kendisini çağırdığını belirterek, şöyle devam etti:

"Ben buradayım diyorum, sesi kesiyorlar. Onlar bir güven arıyorlar. Ben bunu biberonla beslediğimde asla artık bir başkasının kucağında süt içmez. Koklar, baktı ki yabancı, o sütü içmez. O kadar koku alıyorlar ki şu anda baktığım daha çok küçük, büyüdüğünde yabancılara asla yaklaşmaz. Ben bunları severek bakıyorum. Yerim müsait olsa 10 tane de bakarım."

Hiçbir maddi beklentisi olmadığını vurgulayan Dizdar, "Onların sevgisi paraya değişmez. Yeter ki onlar yaşasın, ben hep bakarım. Evde oyun oynuyorlar, bir uçtan bir ucu koşuşturuyorlar, o zaman dünyalar benim oluyor. Anlatılmaz bu." ifadesini kullandı.

Dizdar, karacalardan ayrılmanın zor olduğunu dile getirerek, gittikleri yerde iyi olduklarını bilmenin kendisini teselli ettiğini anlattı.