Röportaj 01.10.2020 06:15 Güncelleme: 30.09.2020 16:17

'Hedefim müziğimizi dünyaya tanıtmak'

Başarılı opera sanatçısı Efruze, Türk Sanat Müziği alanındaki en iyi üstatlarla çalışarak bir araya getirdiği, "Assolist" adlı albümünün yolculuğunu YeniBirlik'e anlattı.
'Hedefim müziğimizi dünyaya tanıtmak'

SEMA SEZEN

Opera alanında birçok eserle adını duyuran Efruze, Türk Sanat Müziğini yeni nesile sevdirmek amacıyla, şarkı seçimleri ve stüdyo kayıt süreci ile birlikte titiz hazırlık çalışmaları bir yıl süren “Assolist” albümünde, Yeşilçam Sineması’na esin kaynağı olan hepimizin ezbere bildiği şarkılar, Türk Sanat Müziği seven herkesi, geçmişin güzel günlerine götürüyor.

Stüdyo çalışması beş günde, eski bir yöntem olan “hücum kayıt” sistemiyle canlı olarak kaydedilen 11 şarkılık albümde, “Gözleri Aşka Gülen”, “Gizli Aşk Bu”, “İçin İçin Yanıyor”, “Şu Güzeller Güzeli”,“Kalbe Dolan O İlk Bakış”, “İnleyen Nağmeler”, “Ankara Rüzgârı”,“Fikrimin İnce Gülü”, “Ay Beyaz Deniz Mavi”,“Üsküdar’a Gider iken” ve “Beyoğlu’nda Gezersin” olmak üzere Türk Sanat Müziği’nin en seçkin eserleri yer alıyor.

DÜNYACA ÜNLÜ OPERA ESERLERİNDE YER ALDI

Konservatuvardan mezun olduktan sonra Köln Konservatuvarı’nda Alman repertuvarı üzerine çalışmalar yapan Efruze, aynı yıl İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin solistlik sınavını kazanarak sırasıyla, Hanım Olan Hizmetçi Operası’nda Serpina, Madam Butterfly Operası’nda Kate, Sihirli Flüt Operası’nda Papagena, Ali Baba Kırk Haramiler Operası’nda Nurcihan, Oz Büyücüsü Müzikali’nde Doroti, West Side Müzikali’nde Maria, La Rondine Operası’nda Lisette rollerini oynadı. Üç sezon boyunca Carmina Burana eserinde soprano partisini seslendirdi.
Efruze’nin, klasik şarkılardan oluşan ve nesilden nesile aktarılacak DMC etiketiyle yayınlanan “Assolist” albümü tüm müzik marketler ve dijital platformlarda müzikseverlerle buluşuyor. Efruze, "Assolist"i ve sanat yaşamını anlattı.

-Opera sanatçısı olmanıza rağmen Klasik Türk Sanat Müziği albümü ile dinleyici ile buluştunuz. Türk Sanat Müziği'ne nasıl başladınız?

Türk sanat Müziğindeki beste ve güfte derinliği bu müziğe beni hayran bırakan ve icracısı olma isteği uyandıran en büyük unsurdur. Umarım bu albümle benden sonra geleceklere yol açmış olurum.

-Şu aralar Türk Pop Müziği de çok ilgi görüyor. Siz ne düşünüyorsunuz?

Günümüz Türk Pop Müziği’nde rahmetli Onno Tunç zamanlarındaki gibi aranjeler sözler, melodik zenginlikler olsaydı belki pop müzik söylemek isterdim. Ama günümüz pop müziğininin hızlı tüketime hizmet etmesi benim ruhuma hiç hitap etmiyor.

-Albümün adı Assolist. Sizce hala assolist var mı?

Konservatuar opera kökenli olduğum için okul yıllarımda ve mezun olduktan sonra birçok operada, müzikalde başroller oynadım. Operada başrol oynayan sopranolara primadonna denir. Assolist de kelime anlamı olarak "birinci solist" demek. Eskiden assolist çok değer verilen bir kavrammış. Eski şaşalı gazino gecelerine şahit olamasam da Türk Sanat Müziği’ne duyulan saygı dinlediğim tüm hikayelerde vardı. Emel Sayın, Müzeyyen Senar en beğendiğim ve örnek aldığım assolistlerdir.

-Klipleriniz ve fotoğraflarınızda 50 – 60 ‘lı yılların assolistlerini yansıtıyor. Konsepti nasıl oluşturdunuz?

Normal yaşantımda da her sabah bir yayına çıkacakmış gibi giyinir ve makyajımı yaparım. Beni her an şarkı söyleyecek gibi hazırlanmış bulabilirsiniz. İlk klibim Gözleri Aşka Gülen için çok sade ve şarkıyı öne çıkartacak bir klip tasarladık, öyle de oldu. İkinci klibimiz Kalbe Dolan O İlk Bakış’ta ise mekân, kurgu, kostüm, makyajın tamamen bana ait olduğu beni yansıtan bir çalışma oldu.

-Albümdeki repertuvarı nasıl oluşturdunuz?
Ben neşeli bir yapıya sahip biri olarak neşeli ritmik yapısı renkli eserleri daha çok sevimişimdir. Albüme eserlerimi seçerken sahnelerimde en çok eşlik gören eserlerden seçmeye çalıştım. Albümde birçok şarkım Nihavend‘dir o yüzden.

-Şarkıları seslendirirken nelere dikkat ettiniz?
Ben Assolist‘te sade ve tertemiz bir yorum sunmaya çalıştım dinliyecilerime.

-Sizce günümüz gençliği Türk Sanat Müziğini ne kadar dinliyor?
Yeni neslin neyin sunulduğu ile değil de nasıl sunulduğuyla daha çok ilgilendiğini düşünüyorum. Yeni nesile ulaşmak adına son derece minimal bir tavır var Assolist'te. Şarkılarımı sade ve tertemiz söylememdeki sebep de hep genç neslin daha çok dinlemesi adına idi. Ayrıca genç bir sanatçı olarak bu müziği genç kuşakların daha çok dinlemesini sağlarsam ne mutlu bana. Nitekim ‘Gözleri Aşka Gülen ‘Şarkım Tik Tok'ta binlerce kez paylaşıldı.

"DÖNEM YAPIMLARI BENİ ÇOK ETKİLİYOR"

-Aynı zamanda oyuncusunuz. Oyuncu olarak hangi projelerde yer aldınız. Oyunculuk devam edecek mi?
Küçük yaşta reklam filmleriyle başladım. Birçok önemli markanın reklam filminde oynadım. Daha sonra “Anadolu Kaplanı”, “Sıla”, “Fikrimin İnce Gülü”, “Eşref saati”, “Doktorlar” ve “Hicran Yarası” dizilerinde, sinema filmi olarak da Ömer Vargı’nın yönettiği, Şener Şen, Kenan İmirzalıoğlu ve İsmail Hacıoğlu’nun başrollerini oynadığı “Kabadayı”da rol aldım. En son TRT’de yayınlanan dönem dizisi Çırağan Baskını'nda oynadım. Dönem dizilerinde yer almayı seviyorum. Yine bir dönem dizisi ya da filmi olursa hayır demem. Dönem yapımları beni çok etkiliyor. İnsanın yaşamadığı zamanlara yolculuk etmesi beni cezbediyor.

-Müzik dışında neler yapmaktan hoşlanırsınız?
Spor yapmak, seyahat etmek, keyif aldığım mekanlarda sevdiklerimle birlikte zaman geçirmek ve yeni yeni yerler keşfetmek müzik dışında en çok sevdiğim aktiviteler. Yeni şeyler öğrenmeyi ve hareketli bir yaşam tarzını seviyorum.

-Türk Sanat Müziği ile ilgili en büyük hayaliniz ne?
Türk Sanat Müziğinin çok doğru ifade edildiğini ve müziğimizi dünyaya dinleten çok örnek olduğunu düşünmüyorum. En büyük hayalim uluslararası dünya müziği festivallerinde müziğimizi tüm dünyaya tanıtmak.