Bebeklerde ve çocuklarda daha çok görülebilen göz tembelliği, erken dönemde tedavi edilmezse ileri yaşlarda kalıcı görme azlığına yol açabiliyor. O süreçte tedavi için geç kalınmış olabiliyor ve bu da bireylerin tüm yaşamlarını olumsuz etkileyebiliyor. Bu nedenle bebeklerin ve çocukların detaylı göz muayenesi olması ve düzenli takiplerin aksatılmaması önem taşıyor.

Ambliyopi, halk arasında göz tembelliği olarak bilinen hastalık, bir yapısal bozukluk bulunmamasına rağmen erken çocukluk döneminde görme duyusunun normal gelişiminin engellenmesi sonucunda bir gözde, nadiren de her iki gözde ortaya çıkan görme azlığıdır. Çocukluk çağında fark edilip tedavi edilemeyen göz tembelliği, erişkin dönemde artık tedavisi mümkün olmayan kalıcı görme azlığı, üç boyutlu görme yeteneğinin kaybı ve göz kayması ile sonuçlanır. Yapılan araştırmalar bir gözü tembel olan kişilerin travmaya bağlı olarak sağlam gözlerini kaybetme risklerinin arttığını ortaya koydu.

Görsel sistem gelişimi 10 yaşa kadar devam ediyor

Göz tembelliğinin toplumda görülme sıklığı %2-4 oranındadır. Yenidoğan bebeklerin görmesi görsel sistemleri geliştikçe artar. Görsel sistemin gelişimi erken çocukluk döneminde özellikle ilk 2 yılda çok hızlıdır ve bu gelişim 9-10 yaşına kadar devam eder. Normal bir görsel gelişim için bu süreçteki çocuklarda her iki gözde de görmenin eşit ve iyi olması gerekir. Bu süreçteki bir çocukta normal görsel gelişimi bozacak her türlü durum göz tembelliği ile sonuçlanacaktır. Bu nedenle göz tembelliğinin erken tanısı ve tedavisi çok önemlidir.

Göz tembelliğine yol açan nedenler

- Kırma kusurları (Bir gözde diğer göze oranla daha yüksek bir kırma kusurunun olması veya her iki gözde yüksek kırma kusurunun olması)

- Şaşılık

- Görsel uyaran yokluğu ya da zayıflığı (Göz bebeğini örten kapak düşüklüğü, gözün saydam tabakasında bulanıklık, doğumsal katarakt vb. )

- Ailede göz tembelliği ya da şaşılık varlığı

- Prematüre doğum ya da düşük doğum ağırlığı da birer risk faktörüdür

Hastalığı aile fark edemeyebilir

Göz tembelliğinin ebeveynler tarafından tespit edilebilmesi oldukça güçtür. Özellikle kırma kusuruna bağlı bir göz tembelliğinde kayma yok ise aile durumu fark edemeyebilir. Keza çocuklar, tembellik çoğu zaman bir gözlerinde olduğundan ve diğer gözleri de iyi gördüğünden görme azlığından yakınmazlar.

Görme bozukluğu sosyal gelişime de olumsuz yansıyor

Sağlıklı ve iyi gören gözler çocuğun gelişiminde kritik öneme sahiptir. Görme bozukluğu çocukta vücut ve denge gelişiminin yanı sıra algılama, iletişim becerileri ve sosyal gelişimi de olumsuz yönde etkileyebilecek çok ciddi bir durumdur. Bunun için çocuğa periyodik olarak göz muayenesi yapılmalıdır. Çocuklarda erken göz muayenesi göz problemlerinin erken tanısının yanı sıra bazı sistemik hastalıklara ait ipuçlarının yakalanabilmesi açısından da önem taşır.

Göz tembelliğinin tedavi süreci ile ilgili bilmeniz gerekenler

- İlk aşama, tembelliğe yol açan nedenin ortadan kaldırılmasıdır. Kapak düşüklüğü, katarakt gibi durumlar gerekli girişimlerle en kısa zamanda düzeltilmeli, kırma kusurları için hemen uygun gözlük ya da bazı durumlarda kontakt lens verilmelidir.

- Bu yöntemlerle görme istenen düzeyde artırılamıyorsa iyi gören göze belirli sürelerle kapama yapılarak çocuğun tembel gözünü kullanmaya zorlanması hedeflenir. Kapama süresi ve kapama süresinin ne kadar devam edileceği çocuğun yaşı ve tembelliğin derinliğine göre hekim tarafından belirlenir.

· Kapama tedavisine uyum sağlanamadığı durumlarda ise bazı damlalar ya da gözlük camları ile sağlam gözün görmesi bozularak çocuk tembel gözüyle görmeye zorlanır.

- Tedavinin başarısında hekim, aile ve çocuk arasındaki uyum ve işbirliği çok önemlidir.

- Tedavi ile göz tembelliği düzelse bile nüksetme olasılığı nedeniyle çocuklar 10-12 yaşa kadar yakın takipte olmalıdır.

- Göz tembelliği tedavisindeki arayışlar ve araştırmalar devam etmektedir ancak günümüzde hala en etkin tedavi yöntemi kapamadır. Göz tembelliğinde tedaviye ne kadar erken yaşta başlanırsa başarı oranı o kadar yüksektir.

Tüm bebekler mutlaka göz muayenesinden geçmeli

Yeni doğan bebeklerde gözlerin saydam ve paralel olduğu kontrol edilmeli; çocuk doktoru, aile hekimi ya da aile tarafından aksi bir durum fark edilirse mutlaka bir göz hastalıkları uzmanına başvurulmalıdır. Tüm bebekler hayatlarının ilk yılında bir göz hekimi tarafından muayene edilmiş olmalıdır. Bu ilk muayeneyi takiben tüm çocuklara sırasıyla 3-3,5 yaş civarında, 5 yaşında ve sonrasında da 1-2 yıllık aralıklarla göz muayenesi yapılmalıdır. Göz hekimi bu muayenelerde bebeğin ya da çocuğun kırılma kusurunun derecesini ölçerek göz tembelliği gelişme riski olan çocukları daha yakın takibe alacak ve tembellik gelişimini de önlemiş olacaktır.

Kaynak: (Hibya Haber Ajansı)