Siyaset - Politika Kaynak: AA 01.09.2024 18:28

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Turizmde dünya markası olana kadar durmayacağız

Turizmi stratejik bir alan olarak gördüklerini ve devrim niteliğinde adımlar atıldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2002 yılında Türkiye'yi ziyaret eden turist sayısı 13 milyonken, 2023 sonunda bu sayı 56 milyon 700 bin kişiye ulaştı. Turizmi Türk ekonomisinin lokomotiflerinden biri haline getiren biz olduk. Rekordan rekora koşuyoruz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Turizmde dünya markası olana kadar durmayacağız

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beyoğlu'ndaki Rixos Tersane İstanbul'un açılış töreninde yaptığı konuşmada, otelin şehre, ülkeye, turizm sektörüne ve Rixos ailesine hayırlı olmasını diledi.

Rixos Oteller Grubunu ve Fettah Tamince'yi bu önemli yatırımları dolayısıyla tebrik eden Erdoğan, "Toplam 432 odası ve 539 yatak kapasitesiyle Rixos Tersane İstanbul'un, 600 yıllık tersane İstanbul bölgesinin güzelliğine güzellik katacağına inanıyorum." diye konuştu.

İstanbul'un önemli merkezlerinin kalbinde konumlanan otelin konforu, gastronomiyi, tarihi ve sanatı buluşturan özelliğiyle İstanbul'da ciddi bir ihtiyacı karşılayacağını dile getiren Erdoğan, "Sadece konaklama değil, kültürel etkinlikler noktasında da Rixos Tersane İstanbul'un adından söz ettireceği anlaşılıyor. İstanbul gayretlerimiz neticesinde hamdolsun bugün kültür ve kongre turizmi açısından dünyanın gözde destinasyonlarından biri haline geldi." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükümetleri döneminde aralarında NATO Zirvesi, Birleşmiş Milletler İnsani Zirvesi, 13. İslam Zirvesi, 3. Türkiye Afrika Ortaklık Zirvesi, Türk Devletleri Teşkilatı 8. Zirvesi gibi pek çok uluslararası toplantıya İstanbul'da ev sahipliği yaptıklarını hatırlatarak, şöyle devam etti:

"Dünyanın dört bir ucundan devlet başkanlarını, bakanları, kendi alanında duayen isimleri İstanbul'umuzda ağırladık. Rixos Tersane İstanbul'la birlikte artık bu alanda imkanlarımız daha da genişleyecektir. 1600 metrekare açık alan ve 900 metrekare fuaye alanı olmak üzere toplam 2027 metrekare etkinlik alanına sahip otelimiz, aynı zamanda kongreler toplantılar içinde cazip bir adres olacaktır. 3 kıta, 8 ülkeye yayılan turizm yatırımlarıyla Rixos otellerinin Türkiye'nin tanıtımına da katkı sağladığını görüyoruz."

"Turizm konusunda dünyanın en güçlü potansiyeline sahip ülkelerinden biriyiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, meşhur Türk misafirperverliğinin ve hizmet sektöründeki başarılarının en güzel örneklerini sunan Rixos camiasını yürekten kutladığını belirterek, şöyle konuştu:

"Hükümet olarak bugüne kadar yatırımcılarımızın daima yanında olduk. Ülkemiz için çalışan, istihdam sağlayan Türkiye ekonomisine katkı yapan herkesi hüsnüniyetle destekledik. Sermayenin renklere ayrıldığı, sadece belli çevrelerin devletten destek bulduğu, hayatın her alanında olduğu gibi iş dünyasında da imtiyazlıların tahakküm kurduğu eski anlayışa son verdik. Her zaman şunu söyledik. Bizim için yerli, yabancı yatırımcı yoktur. Türk ekonomisine katma değer üreten yatırımcı vardır. İş çevrelerimizin önünü açmak milletimize karşı görevimizdir. Ülkemizde veya yurt dışında elde ettiği kazancı yine Türkiye ekonomisinin büyümesi için kullanan tüm müteşebbislerimizin yanındayız. Bundan sonra da iş dünyamıza destek vermeye devam edeceğiz."

Turizmin tıpkı inşaat gibi birçok sektörü besleyen, destekleyen, zincirleme katma değer üreten yüksek istihdam oluşturan alanların başında geldiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye olarak turizm konusunda dünyanın en güçlü potansiyeline sahip ülkelerinden biriyiz. Sağlık turizmi, kültür turizmi, inanç turizmi, kış turizmi, doğa sporları gibi geniş bir yelpazede ciddi imkanlara sahibiz. Ancak sizin de bildiğiniz gibi yıllarca bu imkanları değerlendiremedik. Turizm dendiğinde bir dönem ülkemizde sadece deniz, kum, plaj, güneş anlaşıldı. Ama buna rağmen her biri tabiat harikası sahillerimizle ilgili maalesef gereken çalışmalar yapılmadı. Kültürel mirasımız ise zaten kaderine terk edilmiş durumdaydı. Bilhassa Selçuklu ve Osmanlı mirası eserler birkaç istisna dışında turistik bir değer olarak bile görülmüyordu. 2002'den itibaren bu yanlış gidişi değiştirmeye karar verdik. İktidarımız döneminde turizmi stratejik bir alan olarak gördük ve devrim niteliğinde adımlar attık. Turizmi 12 aya yayma hedefimiz çerçevesinde sadece sahil turizmini değil tarih, inanç, kültür, doğa, sağlık, gastronomi gibi kritik alanlarda da vizyonel çalışmalar yürüttük."

"Turizm konusunda dünyanın en güçlü potansiyeline sahip ülkelerinden biriyiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, meşhur Türk misafirperverliğinin ve hizmet sektöründeki başarılarının en güzel örneklerini sunan Rixos camiasını yürekten kutladığını belirterek, şöyle konuştu:

"Hükümet olarak bugüne kadar yatırımcılarımızın daima yanında olduk. Ülkemiz için çalışan, istihdam sağlayan Türkiye ekonomisine katkı yapan herkesi hüsnüniyetle destekledik. Sermayenin renklere ayrıldığı, sadece belli çevrelerin devletten destek bulduğu, hayatın her alanında olduğu gibi iş dünyasında da imtiyazlıların tahakküm kurduğu eski anlayışa son verdik. Her zaman şunu söyledik. Bizim için yerli, yabancı yatırımcı yoktur. Türk ekonomisine katma değer üreten yatırımcı vardır. İş çevrelerimizin önünü açmak milletimize karşı görevimizdir. Ülkemizde veya yurt dışında elde ettiği kazancı yine Türkiye ekonomisinin büyümesi için kullanan tüm müteşebbislerimizin yanındayız. Bundan sonra da iş dünyamıza destek vermeye devam edeceğiz."

Turizmin tıpkı inşaat gibi birçok sektörü besleyen, destekleyen, zincirleme katma değer üreten yüksek istihdam oluşturan alanların başında geldiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Türkiye olarak turizm konusunda dünyanın en güçlü potansiyeline sahip ülkelerinden biriyiz. Sağlık turizmi, kültür turizmi, inanç turizmi, kış turizmi, doğa sporları gibi geniş bir yelpazede ciddi imkanlara sahibiz. Ancak sizin de bildiğiniz gibi yıllarca bu imkanları değerlendiremedik. Turizm dendiğinde bir dönem ülkemizde sadece deniz, kum, plaj, güneş anlaşıldı. Ama buna rağmen her biri tabiat harikası sahillerimizle ilgili maalesef gereken çalışmalar yapılmadı. Kültürel mirasımız ise zaten kaderine terk edilmiş durumdaydı. Bilhassa Selçuklu ve Osmanlı mirası eserler birkaç istisna dışında turistik bir değer olarak bile görülmüyordu. 2002'den itibaren bu yanlış gidişi değiştirmeye karar verdik. İktidarımız döneminde turizmi stratejik bir alan olarak gördük ve devrim niteliğinde adımlar attık. Turizmi 12 aya yayma hedefimiz çerçevesinde sadece sahil turizmini değil tarih, inanç, kültür, doğa, sağlık, gastronomi gibi kritik alanlarda da vizyonel çalışmalar yürüttük."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ''Yabancı misafirlerimiz, sayısını 26’dan 58’e çıkardığımız havalimanlarımız sayesinde ülkemizin her köşesini kolaylıkla ziyaret edebiliyor. İşte İstanbul Havalimanı, kısa adıyla İGA, dünyanın en iyi havalimanı olmasının yanı sıra günlük ortalama 1500’ü aşan uçuşla Avrupa'nın en yoğun havalimanı oldu. Sabiha Gökçen'den Antalya Havalimanı'na kadar hepsinde aynı durum söz konusu. 'Ne gerek var?' dedikleri, engellemek için her yola başvurdukları ulaştırma yatırımlarımız Türk turizmini zirveye taşıyor. Hava yolu yanında misafirlerimiz ayrıca 81 vilayetimize duble yollarımızla, otoyollarımızla, hızlı tren hatlarımızla da rahatça ulaşabiliyor." diye konuştu.

"Bir dönem teröristlerin cirit attığı yerlerde artık huzur, emniyet, üretim, yatırım, ticaret var"

Türkiye'de artık güvenlik anlamında da bir endişe yaşanmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

"Teröristlerden temizlediğimiz dağları, yaylaları, vadileri ve daha pek çok doğal güzelliği milletimizle birlikte tüm insanlığın ziyaretine açtık. Bir dönem teröristlerin cirit attığı yerlerde artık huzur var, emniyet var, üretim, yatırım, ticaret var. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerimizin giderek daha fazla turist çektiğini memnuniyetle müşahede ediyoruz. İnşallah çok daha iyi yerlere geleceğiz, çok daha güzel günlere yürüyeceğiz."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, başta İstanbul olmak üzere kıyı şehirlerinde kruvaziyer sektörüyle ilgili çalışmalarının sonuçlarını da görmeye başladıklarına dikkati çekerek, "Senenin ilk 7 ayında Galataport İstanbul'a gelen yolcu sayısında bir önceki seneye göre yüzde 19’luk bir artış oldu. Artık gemi başına yüzde 30 oranında daha fazla yolcu İstanbul'a geliyor. 2025 yılı için yapılan gemi rezervasyonlarına baktığımızda, önümüzdeki yıllarda İstanbul'a yolcu sayısında ciddi artışlar olacağını görüyoruz." dedi.

"İstanbul'un 2022 yılında Michelin Rehberi'ne girmesini sağladık"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin zengin bir gastronomi kültürüne sahip olmasına rağmen bu zenginliğin uluslararası prestije sahip kurumlarca tescil edilmesi ve tanıtımının yapılmasında eksiklerin olduğunu söyledi.

Geleneksel yemek kültürünün dünyaya tanıtılması adına pek çok çalışma yürüttüklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İstanbul'un 2022 yılında Michelin Rehberi'ne girmesini sağladık. Tüm bunlar sadece birer başlangıçtır. Önümüzde daha katedeceğimiz ciddi mesafe bulunuyor. Tıpkı sağlık, tıpkı savunma sanayi, tıpkı gıda sanayi, tıpkı tekstil, tıpkı inşaat gibi turizmde de dünya markası olana kadar durmayacağız. Rabbim yolumuzu, bahtımızı açık etsin diyorum." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın ve Türkiye'nin dört bir yanından gelecek misafirlere en güzel hizmeti verecek Rixos Tersane İstanbul Oteli'nin bir kez daha sektöre hayırlı olmasını dileyerek, sözlerini şöyle tamamladı:

''Tabii bütünüyle bu kampüste yer alacak müzeleriyle, diğer otellerle inşallah çok çok daha güçlü bir kampüs olarak sadece İstanbul'a değil, tüm dünyaya hizmet vereceğine inanıyorum. Tersane İstanbul'un şehrimize kazandırılmasına öncülük eden Ulaştırma Bakanlığımıza ve bu sürece destek veren Turizm Bakanlığımıza teşekkür ediyorum. Otelin inşasında emeği geçen mimarından mühendisine, işçisine herkesi, otelimizde çalışan tüm personelimizi tebrik ediyorum. Burada kalacak misafirlere huzurlu ve keyifli tatiller temenni ediyorum. Hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum. Kalın sağlıcakla."