Hakkari Kaynak: (İHA) 12.03.2019 00:00

Cumhurbaşkanı Erdoğan Hakkari’de 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hakkari'nin büyüleyen güzelliğinin Kandil'in kapı kulları tarafından kirletilmesine müsaade etmeyeceklerini belirterek, "Hakkari'nin sokaklarına, esnafına, bölücü örgütünün başı bozuk çetelerinin musallat olmasına izin vermeyeceğiz" dedi.  Cumhuriyet Caddesi üzerinde partisi tarafından düzenlenen mitingde halka hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Buradan Hakkari'nin tüm ilçelerindeki kardeşlerime selamlarımı gönderiyorum...
Cumhurbaşkanı Erdoğan Hakkari’de 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hakkari’nin büyüleyen güzelliğinin Kandil’in kapı kulları tarafından kirletilmesine müsaade etmeyeceklerini belirterek, “Hakkari’nin sokaklarına, esnafına, bölücü örgütünün başı bozuk çetelerinin musallat olmasına izin vermeyeceğiz” dedi. 



Cumhuriyet Caddesi üzerinde partisi tarafından düzenlenen mitingde halka hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan Hakkari’nin tüm ilçelerindeki kardeşlerime selamlarımı gönderiyorum. Milletimizin huzuru ve emniyeti için gözü ufukta, eli tetikte nöbet tutan yiğitlere selamlarımızı iletiyorum. Rabbim canından aziz bildiği vatanı için can veren o Mehmetleri korusun. Hakkari’yi, Hakkarili kardeşlerimizi kem gözlerden korusun. Rabbim aramızdaki bu muhabbeti kem nazarlardan korusun. Yaklaşık 1,5 yıllık hasretin ardından tekrar Hakkari’deyiz. İstikbalimiz için çok kritik bir seçimin arefesinde Hakkari’nin misafiriyiz. Bugün çok farklı bir Hakkari görüyoruz. Size Şırnak’ın selamlarını getirdim. Şırnak’ta da bir coşku ve heyecan vardı. Dolaysıyla el ele vereceğiz, kalkınma yolunda kısa zamanda çok büyük mesafe alan Hakkari’yi daha da ileriye taşıyacağız. Çukur terörünün izlerini silmiş geleceğine umutla bakan bir Hakkari gördüm bugün. Kayyumlarımız ve kamu kurumlarımız gerçekten Hakkari’ye güzel hizmet ettiler. Teröristlerin adeta enkaza çevirdiği bu güzel şehri süratle ayağa kaldırdılar. Altyapı yatırımlarından sokak aydınlatmalarına, temizlikten parklara, spor alanlarından bahçelere kadar Hakkarili kardeşimin ihtiyaç duyduğu tüm hizmetleri hayata geçirdiler. Belediyecilikte de Hakkari uzun yıllar hasretini çektiği yatırımlara kavuştu. Kandil’e peşkeş çekilen o paraların sizler için harcandığında şehrimizin nasıl güzelleştiğini gördünüz mü? Belediye kamyonlarının teröristlere mühimmat taşımak yerine sizlere hizmette kullanıldığında nelerin başarılabileceğini gördünüz mü? Kepçelerin terörist için çukur kazmak yerine yol yapmakta, altyapı inşa etmekte kullanıldığında hangi sıkıntıların çözüldüğünü gördünüz mü? Bu süreçte kimlik siyaseti yapanlarla eser siyaseti yapanlar arasındaki o büyük farkın ortaya çıktığına inanıyorum” dedi. 



“HAKKARİLİ KARDEŞİM İKİ ZİHNİYET ARASINDAKİ DERİN UÇURUMU BİZZAT YAŞADI” 

“Kandil’e özellikle çalışanlar var. 12, 13, 14, 15 yaşındaki kızlarımızı, yavrularımızı Kandil’e kaldıranlara 31 Mart’ta hesap soruyor muyuz?” diyen Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: 

“Ağlayan annelerin gözyaşlarını dindiriyor muyuz? Kandil’deki terör baronlarına hizmet edenlerle, devletinin ve milletinin emrinde sizlere hizmet etmek için çalışanlar arasındaki ayrımın farkına varıldığına inanıyorum. 30 Mart 2014 tarihinden buyana geçen sürede Hakkarili kardeşim hem ihaneti, terörü, ihaneti gördü, hem de ehil ellerde, dürüst ellerde nereden nereye gelebileceğine şahit oldu. Son 5 senede Hakkari neler gördü neler. Aydınlığı da gördü terör karanlığını da. Özgürlüğü de gördü, bölücü örgütün zulmünü de. Emniyet ve huzuru da gördü, sokak çetelerinin baskısını da. Son beş senede benim Hakkarili kardeşim iki zihniyet arasındaki derin uçurumu bizzat yaşadı, bizzat tecrübe etti. Bu güzel şehrin üzerinde bir daha terör gölgesi düşürmesin. İnsanları büyüleyen bu güzelliğin, Kandil’in kapı kulları tarafından kirletilmesine izin müsaade etmeyeceğiz. Hakkari’nin sokaklarına, esnafına, bölücü örgütünün başı bozuk çetelerinin musallat olmasına izin vermeyeceğiz. Kayyumlar aracılığıyla zirveye taşıdığımız bu hizmet yolculuğunu, elbirliğiyle, gönül birliğiyle 31 Mart’tan sonra devam ettireceğiz. Hakkari’nin 31 Mart’ta karanlık yerine aydınlığı, yıkım yerine yatırımı, baskı yerine özgürlüğü tercih edeceğine inanıyorum. 31 Mart’ta Hakkarili kardeşlerimin mührü hizmet ve eser siyasetine vuracaklarına inanıyorum. 31 Mart’ta Hakkari’de benim Kürt kardeşimin iradesini 3-5 marjinale peşkeş çekenlere esaslı bir ders vereceğine inanıyorum.” 



“HDP’Yİ O YÖNETENLER VAR YA, ONLARA TERÖRİST DİYORUM” 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdi ne diyorlar, ‘Cumhurbaşkanı HDP’ye oy verenler teröristtir’ diyorlar. Benim ağzımdan siz öyle bir şey duydunuz mu? Ben kime terörist diyorum biliyor musunuz? HDP’yi o yönetenler var ya, onlara terörist diyorum. Çünkü onlar benim vatandaşlarımızı aldattılar, kandırdılar. Dağa kaçıranlar onlar değil mi? O yavrularımızı maalesef oralarda kendi art niyetleri için kullananlar onlar değil mi? Ve daha da ötesi, sizlere ekranda göstereceğim. Ne diyor, ‘Bizim arkamızda şunlar var, bunlar’ diyorlar. Şimdi izleyelim. Kimler varmış arkalarında; PKK, YPG vesaire. Bunları görmemizde bir fayda var” diye konuştu. 



TAKSİM’DEKİ GRUBA SERT TEPKİ 

Sinevizyon gösterisinin ardından konuşmasına devam eden Erdoğan, “İstanbul’un göbeğinde ezan düşmanlığı, bayrak düşmanlığı, ahlak düşmanlığı yapan edepsizlere Hakkari’nin artık yeter demesini bekliyorum. Ezanı yuhalayan, ıslaklayan, düdük sesiyse bastırmaya çalışan, edepsiz pankartlarıyla saygısızlıkta sınır tanımayan o güruhun arkasında kim var? CHP. Kim var HDP. Ama önce değerlerimize saygı gösterilmesini bekliyoruz. Ezanımıza, bayrağımıza saygı göstermeyene hiç kimse kusura bakmasın biz saygı da duymayız, fırsatta vermeyiz” ifadelerini kullandı. 



Sinevizyonundaki aksaklığın giderilmesinin ardından görüntüleri izlettiren Erdoğan, şöyle devam etti: 

“Görüyorsunuz kol kol. Bölücü terör örgütünün başı, hepsinin başı, beraberler. Buyurun Bay Kemal. Bay Kemal buraya Türk bayrağıyla gelemedi. Örgütün bayrağıyla geldi. Hatırlayın. Bakın müezzini tokatlıyorlar. 8 Mart Kadınlar Günü dediler, Taksim’e yürüdüler. Dert, seçim öncesi ülkeyi karıştırmak. Bu kadın da CHP İstanbul İl Başkanıdır. Kardeşlerim İstiklal Marşımızda ne diyor? HDP kongrelerinde İstiklal Marşımızı bile okutmaz. Onlar bayrağımızı yaktılar. Biz ise bayrağımızla yürüdük, yürüyoruz. Hakkarili kardeşlerimin şu ortaya koydukları tablodan dolayı kendilerini alkışlıyor, şükranlarımı sunuyorum.” 



“EZANA DÜŞMANLIK EDEN, BU ÜLKENİN VE MİLLETİN TÜM DEĞERLERİNE DE DÜŞMAN DEMEKTİR” 

“Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır. Toprak eğer uğurunda ölen varsa vatandır” dizelerini okuyan Erdoğan, “Ezanımızla ilgili İstiklal Marşımızda ne diyor. ‘Ruhumun senden İlahi şudur ancak emeli: Değmesin ma’bedimin göğsüne na-mahrem eli; Bu ezanlar ki şehadetleri dinin temeli. Ebedi, yurdumun üstünde benim inlemeli.’ Şehadetleri dinimizin temeli olan ezanlarımızın yurdumuz üstünde ebediyen okunmasına kimse engel olamayacaktır. Ezana düşmanlık eden, bu ülkenin ve milletin tüm değerlerine de düşman demektir. Benim tanıdığım Hakkarili kardeşim, meydanı bunlara bırakmaz. Şimdi soruyorum, 31 Mart’ta bayrağımıza ve ezanımıza sahip çıkıyor muyuz? 31 Mart’ta vatanımıza sahip çıkıyor muyuz? 31 Mart’ta geleceğimize sahip çıkıyor muyuz? 31 Mart’ta geleceğimize sahip çıkıyor muyuz? 31 Mart’ta memleket işi gönül işi diyor muyuz? 31 Mart’ta mührü gönül belediyeciliğine vuruyor muyuz? Rabbim sizden razı olsun.” açıklamasında bulundu. 



BİRLİK VE BERABERLİK VURGUSU 

Konuşmasında birlik ve beraberlik vurgusu da yapan Erdoğan, “Biz bu ülkeyi hep birlikte kurduk. Çanakkale’yi 7 düvele beraber geçilmez kıldık. Dünyanın en güçlü ordularına Anadolu’yu biz kabristan yaptık. İstiklal Marşımızı hep birlikte zafere taşıdık. Biz aynı topraklarda yaşıyor aynı kaderi paylaşıyoruz. Diyarbakır’ı Adana’dan, Gaziantep’i Malatya’dan kim ayırabilir. Yozgat’ı İzmir’den, Çorum’u Urfa’dan kim koparabilir? Hakkari’yi Hatay’ın, Şırnak ile Kars’ın arasına kim girebilir? Her gün 5 kez aynı kıbleye yönelen kalpleri kim bölebilir? Benim için Türk Kürt aynıdır. Niye? Yıllar yılı siyasetin içindeyim. Meydanlarda hep şunu söyledim. Biz yaratılanı Yaradan’dan ötürü seviyoruz. Zira Rabbimiz ne buyuruyor: ‘Biz sizleri kavimler halinde yarattık. Bir birinizle iyi anlaşasınız, tanışasınız diye.’ Hiçbir kavmin bir diğerinden üstünlüğü yok. Onun için Arap, Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Abaza. Bizim aramıza nifak sokmak isteyenler bunları söylüyor. Bizde asla böyle bir şey yoktur. Teröristler rahatsız olsa da et tırnak gibiyiz. Bölücüler rahatsız olsa da hep birlikte Türkiye’yiz. Kardeşliğimizi kimse hafife alamaz. Türkle Kürtün arasına kimse fitne sokamaz. Hiç kimse bu ülkeyi bölemez. Topraklarımız üzerinde ameliyat yapamaz.” diye konuştu. 



“BU ADAM KÜRT DEĞİL, AMA BENİM KÜRT KARDEŞLERİM ADINA KONUŞUYOR” 

“Ben istiyorum ki milletim gerçekleri görsün” diyen Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: 

“Bu adam Kürt değil, ama benim Kürt kardeşlerim adına konuşuyor. Eş Başkan Sezai Temelli. Oraya nasıl olmuş gelmiş, ama benim Kürt kardeşlerimi istismar ediyor. Diyor ki ‘Kürdistan’da oylar HDP’ye.’ Soruyorum sizlere, Türkiye’de Kürdistan diye bir yer var mı? Türkiye’de Güney Doğu Anadolu, Doğu Anadolu, Karadeniz, Orta Anadolu, Ege, Marmara var. Kürdistan nerede var? Irak’ın kuzeyinde var. Sezai Efendi, eğer Kürdistan’a gitmek istiyorsan buyur git. Ama kalkıp ülkemizi sen bölemezsin. Sana böyle bir fırsatı asla vermeyiz. Onun için gelin bu oyunu hep beraber bozalım. Öbürü ne diyor, ‘Biz sırtımı PKK, YPG’ye dayadık’ diyor. Biz de sırtımızı Hakkarili kardeşlerimize ve Allah’a dayadık. Farkımız bu. Öbürü de ‘1 Temmuz’a kadar terörle mücadele yasasını kaldırmazsan savaş kapıdadır.’ 1 Temmuz gelip geçti. Ne oldu, hani savaş. Şunu bir defa bilmeleri lazım. Biz ne dedik. İnlerine gireceğiz, dedik. Cudi’de, Gabar’da, Kandil’de, Tendürek’te inlerine girdik mi? Girdik. Bundan sonra da gireceğiz. Halkımın huzurunu kaçıranlarla sonuna kadar mücadele edeceğiz. Halkımın huzurundan biz sorumluyuz. Sonuna kadar da takip edeceğiz. Vatan bir bütündür, bölünmez. 7 bölgesi ve 81 iliyle bu ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti’dir. Bayrağımız, ezanımız, milletimiz, inancımız bellidir. İstiklal Marşımız bizim kırmızı çizgimizdir. Rabiamız bizim kırmızı çizgimizdir. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Adı sanı ne olursa olsun hiç kimsenin bu çizgileri çiğneme hakkı yoktur. Hiç kimsenin kutsallarımıza, ortak değerlerimize hakaret etme lüksü yoktur. Her kim bunları yok sayarsa, her kim bunlara dil uzatırsa, hukuk ve demokrasi içerisinde mücadele etmek boynumuzun borcudur. AK Parti olarak 81 vilayetimize, 82 milyon vatandaşımıza aynı samimiyetle yaklaşıyoruz. Her ferdinin derdini, kederini dinliyor, çözümler üretiyoruz. Yola çıkarken eğitim, sağlık, adalet, emniyet, tarım, ulaşım dedik. Hakkari’de ilk yaptığımız eserlerden bir tanesi Hakkari hastanesidir. Yüksekova’da da aynı gün 150 yataklı bir hastanenin açılışını yaptık. Niye? Biz sizi Allah için seviyoruz. Burada hastane yoktu. Yüksekova hastanesi açılışında tehdit ettiler, kimse gelmedi. Tehdit ediyorlar. Kim için yaptık? Hakkari için, Hakkari’deki kardeşlerimiz için yaptık. Vatandaşın hayrına yapılan şeyleri destekleme dertleri de yok. Ülkemizin demokrasi kalitesini düşüren yasaklara son verdik. Klavyeler, kelimeler, düşünceler, tabelalar üzerindeki baskıları bir daha geri gelmemek üzere biz kaldırdık. Hiç kimseyi dışlamadık. Birilerine şirin gözükmek için doğuda ayrı batıda ayrı bir dil kullanmadık. ‘Orduyu göreve’ pankartı açan darbe severlere, esnafın malını yağmalayan gezici çapulculara, Pensilvanya’daki şarlatana iradelerini teslim etmiş alçaklara rağmen demokrasimize asla helal getirmedik. Hakkarili kardeşimin sandıkta bize emanet ettiği her bir oyun hakkını, 15 Temmuz gecesi olduğu gibi gerektiğinde canımız pahasına savunduk. HDP ile kol kola yürüyen CHP’ye rağmen pek çok esere imza attık. Vilayetler arasındaki gelişmişlik farkını azalttırdık. Selahattin Eyyübü Havalimanını biz burada kazandırdık. Siz ne çileler çektiniz. İstanbul’dan buraya gelmek için Van’a, Van’dan da buraya arabalarla gelecektiniz. Biz dertliyiz. Sizi Allah için seviyoruz. Onun için buraya havaalanını getirdik. Mardin’e hızlı tren dedik, bu adam (Sezai Temelli) hızlı trene karşı çıkıyor. Hızlı tren benim vatandaşım için, onlar da binsin. Bu söylenen şeyler takdir edilir mi? Bu adam HDP Eş Başkanı, Kürtler adına konuşuyor. Sen bir kere Kürt değilsin.” 



HDP’YE SERT ELEŞTİRİ 

Konuşmasında HDP’ye tepki gösteren Erdoğan, “Yıkımdan, şiddetten, ölümden, acıdan başka bir şey getirmeyenler, utanmadan bize laf söylüyor. Senelerce gençlerin kanı üzerinde siyaset yapanlar, şimdi kalkıp bize saldırıyor. Bu bağnaz zihniyete göre hızlı tren, yol, havalimanı, üniversitede, okulda, hastanede size lüks. Hakkari’ye üniversite yaptık. Yanlış mı yaptık? Hakkarili kardeşim evladını üniversite için Ankara, İstanbul’a gönderecekti. Bunların nazarında cami, Kur’an kursu, park gereksizdir. Öğretmene, imama, doktora da karşıdır. Kaçırmadılar mı? CHP nasıl özgürlüğü bu millete çok gördüyse, bu zihniyet de çok görüyor. Bunlar tıpkı ittifak ortakları CHP gibi; hep yatırıma, reforma karşı çıktılar. Karşı çıkmakla kalmadılar, bölücü terör örgütüne iş makinelerini yaktırdılar, işçileri katlettiler, bölgeye gelen iş adamlarını tehdit ettiler. Devletin bölgeye gönderdiği doktoru, öğretmeni, kaymakamı, polisi de şehit ettiler. Senelerce Hakkari’de yaşayan kardeşlerimi geri kalmışlığa, yokluğa, yoksulluğa, şiddete mahkum ettiler. Çünkü terörün amacı budur, gayesi budur, beslenme kaynağı budur. Terör özgürlükten değil, yasaklardan beslenir. Terör eğitimden değil, cahillikten beslenir. Terör kandan, acıdan zulümden beslenir. Kardeşlerim, son 17 yılda terör örgütlerinin ve uzantılarının bu sömürü ve yağma düzenini bozduk. Yatırım, kardeşlik ve hizmet siyasetimizle en büyük darbeyi terör örgütlerinin beslenme kaynaklarına indirdik. Son 17 yılda doğu ve Güneydoğu illerine 290 katrilyon yatırım yaptık. Aynı şekilde Hakkari’ye 11 katrilyon yatırım yaptık” dile konuştu. 



HAKKARİ’YE MÜJDELER 

Konuşmasında "Hakkari’ye müjdeli haberlerim var" diyen Erdoğan, “İlk müjdem. Şehrimize on bin seyircili bir stadyum yapacağız. Hakkari stadyumumuzun proje çalışmaları devam ediyor. Ayrıca Yüksekova’da kapalı spor salonu yapıyoruz. İhtiyaç sahibi vatandaşlarımızı, şehit yakınlarımızı, yaşlılarımızı, engellilerimizi toplam 1,6 katrilyon liralık kaynakla destekledik. Sağlıkta, 150’ser yataklı Hakkari ve Yüksekova hastanelerini, 50 yataklı Şemdinli Devlet Hastanesini ve 20 yataklı Çukurca Devlet Hastanesini şehrimize inşa ettik. Hakkari’ye toplam 28 sağlık tesisi kazandırdık. İkinci müjdem, Hakkari Devlet Hastanemizi 100 yataklı kadın doğum çocuk ünitesi yaparak büyüteceğiz. Yüksekova Devlet Hastanemize 100 yataklı bir ek bine yaparak burayı büyüteceğiz. Hakkari’de 4 bin 100 konut projesini hayata geçirdik. İmar barışı ile 15 bin 777 Hakkarili kardeşimizin sorununu çözdük. Kültürde Meydan Medresesi ile birlikte 2 tarihi eserimizin restorasyonu yaptık. Ulaştırmada 2002 yılına kadar Hakkari’de sadece 1 kilometre bölünmüş yol yapılmıştı, biz buna 85 kilometre daha ekledik. Biz size efendi olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik. Bizim farkımız bu. Halen devam eden projelerimizi de hızlıca hizmete alacağız. Üçüncü müjdem, Yüksekova’ya organize sanayi bölgesini kurmak için yer seçimine başladık. Böylece ülkemizde organize sanayi bölgesi olmayan tek ilimiz kalmayacak. Geçtiğimiz aralık ayında Hakkari’ye doğalgazı getirdik mi? Memnun muyuz? Şu an 81 vilayetin tamamına doğalgaz geldi. İlçelerin de tamamına doğalgazı getireceğiz. 2 yıla kadar Yüksekova’ya doğalgaz arzını sağlayacağız. Sizlerden istismarcılara değil, sizin için samimiyetle çalışanlara destek olmanızı istiyorum. 31 Mart’ta hizmet siyasetine destek veriyor muyuz? İstismarcıların defterini dürüyor muyuz? Hakkari merkeziyle ilçe ve belde belediye başkan adaylarımızı sizlere emanet ediyorum” şeklinde konuştu. 

Kenevir torbasındaki çayın dağıtımının ardından miting sona erdi.