Eğitim 23.09.2019 13:37

'Biliniz ki aynı gemideyiz'

'Biliniz ki aynı gemideyiz'

İbn Haldun Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkan Vekili Bilal Erdoğan, üniversiteye yeni başlayan öğrencilere seslenerek, "Biliniz ki aynı gemideyiz. Sizin başarınız bu üniversitenin başarısı olacaktır. Gerçekten İbn Haldun Üniversitesinin uluslararası sosyal bilimler araştırma üniversitesi olarak dünyanın parmakla gösterilen üniversiteleri arasına girmesi işte bu vizyon birlikteliğiyle mümkün olacaktır." dedi.

"İbn Haldun Üniversitesi 2019-2020 Akademik Yılı Açılış Töreni", üniversitenin Başakşehir Kampüsü'nde İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Sözlerine 2019-2020 akademik yılının üniversite ve paydaşları için hayırlı olmasını dileyerek başlayan Erdoğan, mütevelli heyeti olarak öğretmenlerden beklentilerinin, üniversitenin uzun soluklu bir yolculuğun başında olduğunun bilincinde olarak, her geçen yıl taş üstüne taş koymaları, üniversitenin kurumsal kültürünün, ekolünün yerleşmesine hizmet etmeleri ve üniversite öğrencilerini de bu vizyonla yetiştirmeleri olduğunu söyledi.

Öğrencilerden beklentilerinin ise kendilerine yüksek ve ciddi hedefler seçmeleri olduğunu dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:

"Bu üniversiteye gelmeniz, zaten idealleri yüksek insanlar olduğunuzun göstergesi. Çünkü İbn Haldun Üniversitesi 3. yılına giren genç bir üniversite olarak, ancak sizler gibi ciddi hedefleri olan gençlerin tercih edeceği bir üniversite. Buna rağmen, 3. yılında Türkiye'de kendi alanında ilk 5'te, ilk 10'da olmayı başarmış bir üniversite. Ancak, bunu başarmamız sizin gayretlerinizle mümkün olacak. Dolayısıyla, çalışacaksınız. Daha başarılı olmak için çalışacaksınız. Bu üniversitenin hedefleriyle kendi hedeflerinize ulaşmak için çalışacaksınız. Biliniz ki aynı gemideyiz. Sizin başarınız bu üniversitenin başarısı olacaktır. Gerçekten İbn Haldun Üniversitesinin uluslararası sosyal bilimler araştırma üniversitesi olarak dünyanın parmakla gösterilen üniversiteleri arasına girmesi işte bu vizyon birlikteliğiyle mümkün olacaktır."

Velilere de seslenen Erdoğan, bu üniversitede çocuklarının hayallerini gerçekleştirmeleri için emin ellerde olduklarının bilinmesini istediğini ifade etti.

Erdoğan, mütevelli heyeti olarak, her biri sahasında ciddi tecrübe ve bilgi birikimine sahip isimlerle birlikte üniversitenin akademik başarılara ulaşması için üzerlerine düşeni yerine getirmeye çalıştıklarını belirterek, bunun olmazsa olmazının bir üniversitenin alt yapısı, fiziki imkanları olduğunu kaydetti.

Üniversitenin inşaatı devam eden yeni kampüsüne de değinen Erdoğan, "Hemen buradan 3-5 dakikalık mesafede
üniversite kampüsümüzün inşaatı hızla sürüyor. Eylül ayında 65 bin metrekarenin üzerinde, yani buranın 5 katından daha büyük bir kapalı alanda üniversitemiz eğitim öğretime devam edecek. Öğrencilerimizin, orada yurt imkanları eylül ayı itibarıyla mevcut olacak. Çok daha modern, çok daha üniversitemizin ihtiyaçlarını karşılayıcı bir kampüste üniversitemiz eğitim öğretim hayatına devam edecek." diye konuştu.

Mütevelli heyeti olarak, aynı zamanda üniversitenin sürdürülebilir temeller üzerinde devam edebilmesini sağlamak için çalıştıklarını vurgulayan Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Öğrencilerden alacağı parayla değil, sadece bağışçıların vereceği burslarla değil aynı zamanda kendi vakfiye gelirleriyle ayakta duran bir kurum olmasının mücadelesini veriyoruz. Bugün Harvard veya Stanford üniversitesi nasıl bu kadar güçlü imkanlar üzerinde durabiliyor? Çünkü, oraları kuranlar ve bugüne getirenler devamlı bu üniversitelerin üzerinde yaşayacağı mali imkanları tesis etmişler, yani üniversiteler aslında gerçek vakıf kurumları olarak kurulmuşlar. Türkiye'de bildiğim kadarıyla 80'in üzerinde vakıf üniversitesi var. Bu üniversitelerin sadece isimleri vakıftır. Hiçbirisinin ciddi vakıf mülkü üzerinde ve vakıf gelirleriyle yönetildiğini göremezsiniz. Onun için Türkiye’de sadece İbn Haldun üniversitesi gerçekten vakıf üniversitesi olma yolunda ilk 2 senesinde ciddi adımlar atmayı başarmıştır. Bu vizyonla her geçen yıl ilerleyecektir. Onun için diğer vakıf üniversitelerinin sağlam temeller üzerinde durması ancak YÖK'ün onların üzerinde yapacağı baskıyla kaildir. Ancak bizim hedefimiz, YÖK'ün beklentilerinin de çok ötesinde üniversitemizin kendi gelirleriyle ayakları üzerinde duran bir üniversite olmasını sağlamak, buradan sağladığımız gelirlerle hem üniversitedeki öğrencilerimizin imkanlarını sağlamak hem de araştırmacı bütün akademik kadromuzun araştırma imkanlarını daha ileriye götürmek.

"Türkiye'de öğrencilerine en fazla yatırım yapan üniversite"

İbn Haldun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep Şentürk de üniversitenin 2 yılı başarıyla geride bırakarak, bu yıl 3. yaşına girdiğini, yeni akademik yıla bin 300 öğrenciyle girdiklerini, bunların 572'sinin lisans, 621'inin yüksek lisans ve 107'sinin doktora öğrencisi olduğunu kaydetti.

Hedeflerinin İbn Haldun Üniversitesini bir lisansüstü üniversitesi yapmak olduğunu belirten Şentürk, o istikamette ilerlediklerini ifade etti.

Şentürk, İbn Haldun'un global bir üniversite olmasını istediklerini de dile getirerek, "Şu anda üniversitemizde 385 uluslararası öğrenci var. Üniversitemize bu sene 364 öğrenci katıldı. Bunların 174’ü lisans, 165’i yüksek lisans ve 25’i doktora öğrencisi. Yeni katılan Türk öğrenci 271, uluslararası öğrenci 93. Şu anda üniversitemizde 13 lisans, 31 yüksek lisans ve 7 doktora programı, 125 hocamız var. Bir hocaya düşen öğrenci sayısı 10." diye konuştu.

YÖK'ün hazırladığı rapora göre, Türkiye'de öğrencilerine en fazla yatırım yapan üniversite olduklarını dile getiren Şentürk, "Geçen yıl öğrenci başına 143 bin 256 lira harcama yapmışız." dedi.

Okulun misyon, vizyon ve değerlerine işaret eden Şentürk, şöyle konuştu:

"Üniversitemizin misyonu, bilginin tüm kaynaklarına açık, sosyal bilimler alanında topluma katkıyı önceleyen, araştırmacı yetiştiren uluslararası üniversite olmak. Vizyonumuz, sosyal bilimler alanında söz sahibi olan, özgün bilgi ve yaklaşımlar üreten, küresel ölçekte saygın ve etkili bir üniversite olmak. Değerlerimiz, ilk başta şiarımız olan fikri bağımsızlık. Tek taraflı bir eğitim ve geleneğimizle barış içerisinde bir yaklaşım sergiliyoruz."

Üniversitenin İngilizce, Arapça ve Türkçe olmak üzere 3 dilde eğitimi hedeflediğini anlatan Şentürk, bunun da vizyon ve misyonlarını yansıtan bir yaklaşım olduğunun altını çizdi.

Şentürk, yeni kampüsün kendilerini büyük bir rahatlığa kavuşturacağını vurgulayarak, "Bizim gelenekli yenilikçilik yaklaşımımızı yansıtan bir mimariye sahip olacak. Ağaçlardan yüksek bina olmayacak. 3 katlı yatay mimari." şeklinde konuştu.

Konuşmaların ardından, Erdoğan, Şentürk ve Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fuat Erdal, yılın en başarılı 3 öğretmenine saat hediye etti.

2019-2020 akademik yılının açılışı Prof. Dr. Erik Ringmar tarafından "Küreselleşmiş bir dünyada kültürün yeri" dersin sunumuyla yapıldı.