Röportaj 13.07.2020 15:30 Güncelleme: 14.07.2020 10:57

AMASYA BELEDİYE BAŞKANI MEHMET SARI: HESABINI AMASYA'DA VERECEĞİM

Amasya Belediye Başkanı Mehmet Sarı, "Ben ne yaptıysam onun hesabını Amasya'da verip gideceğim. Amasya ile ilgili her şeyi şerefim ve namusum olarak kabul etmiş boynuma takmışım gün geldiğince kendilerine bunu alınız efendim diyerek iade edeceğim, alnımızın akıyla"
AMASYA BELEDİYE BAŞKANI MEHMET SARI: HESABINI AMASYA'DA VERECEĞİM

NEŞE BERBER

Amasya'da doğdu. 2002 yılında kendi şirketini kurarak, turizm ve inşaat sektörleri olmak üzere faaliyet gösteren MS Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı, 7 Haziran 2015 tarihinde yapılan Milletvekili Genel Seçiminde MHP Amasya Milletvekili adayı olan ve Amasya halkının verdiği destekle de milletvekili seçilen Sarı, Yüksek Seçim Kurulu'nun yurt dışı oylarını Türkiye genelinde illere dağıtması uygulaması sebebiyle Amasyalı hemşerilerinin ona vermiş olduğu, milletvekilliği hakkı elinden alındı.18 Mart 2018 tarihinde seçildiği  MHP Merkez Yürütme Kurulu üyeliği görevini halen sürdüren Mehmet Sarı, aşk şehri Amasya’nın MHP’li Belediye Başkanı ve önemli projeleri yapmaya halka söz vermiş, “Benden bir söz alıp da yapmadığımı iddia eden varsa ben bu diyarı terk ederim. Benim sözüm senettir” diyor. Başkan Sarı ile tüm merak edilenleri konuştuk.

Seçim dönemi nasıl çalışmalar yaptınız, nasıl böyle bir farkı yarattınız?

Bektaşi vatandaşlarımızın ileri gelenleriyle görüştük onlara projelerimizi anlattık, “Biz sizi tanıyoruz, size güveniyoruz, inanıyoruz biz sizin arkanızdayız” dediler. Öbür siyasi partilerle temas haline geçmemiz lazım hangileri bunlar İYİ Parti, AK Parti CHP. Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kurucu üyelerine ileri gelen hem kişisel durumu iyi olan hem ekonomisi iyi olan hem vatandaşlar arasında takdir gören çeşitli arkadaşlarımızla görüştük. Birkaç tanesini transfer ettik sonra CHP ile temasa geçtik yine onların en güçlü olduğu dönem burayı sıfır yaptıkları dönem yine bize transfer ettik. Bunları meclis üyesi yapmayı taahhüt ettik. Yine Bektaşi kardeşlerimize meclis üyesi yapmayı taahhüt ettik, yazdık. Buraya kadar her şey tamam, lakin yine sokak üzerinde bir hareket başlatmamız lazım. Ben arkadaşlarıma dedim ki yine arkadaşlar şimdi siz beni bana bırakın siz kendi başınıza çalışın. İki yol seçtim; birincisi gece 11’den sonraki ben bu şehirde sözü kimin geçiyorsa ben bunun evine gittim. Zili bastım. Bendeniz Mehmet Sarı size misafir olmak istiyorum dedim tek başıma gittim. Onları ziyaret ettim. Arkadaşlar siz özel çalışın lakin hanımefendileri, yengelerimi, bacılarımı, kardeşlerimi bana gönderin. Önceleri 10, 20, 30, 40 derken 1 günde 2 bin 700 kadınla çıktık ve bildiri, broşür dağıttık. 8 Mart Kadınlar Günü ya yaptık içerde 5 bin hanımefendi vardı dışarıda 3-4 bin hanımefendi vardı. Tabi sonuçta bıraktığımız zamanlar 8 binin üzerinde 8 bin 700 kadın örgütlenmemiz vardı. Ben şimdi onlara söz verdim kadınlar kahvesi açtım. Aşağıda belediyenin altında Hilal kafe var. Evet erkekler giremez, çay kahve ücretsiz, bedava.

“Siyaset anı değerlendirme sanatıdır”

Buraya gelmeyen hatta bakan seviyesinde gelmeyen insan kalmadı hatta biraz daha ileri gidip Sayın Cumhurbaşkanımız teşrif etti miting yaptı. Şimdi tabi, siyaset anı değerlendirme sanatıdır. Sayın Cumhurbaşkanımız geliyor, herkeste bir telaş var tabi. Ben o gün arkadaşları topladım, hemen ilan ettim Sayın Cumhurbaşkanımızın gelmesine 3 gün var. Dedim ki arkadaşlar Sayın Cumhurbaşkanımızın mitingi biter bitmez miting yapıyoruz ve yaptık zaten var olan kalabalığı kendi lehimize çevirdik.

Siyasette beğendiğiniz örnek aldığınız biri var mı?

Öncelikle projelendirme noktasında. Şimdi herkesin gönlünde bir takdir ettiği beğendikleri vardır. Kimi bir yazarı beğenir kimi bir tiyatro beğenir. Mesela benim de bir prensibim var, Sayın Genel Başkanımı takdir ederim.

Devlet Bahçeli’yi örnek alıyorsunuz sanırım?

Taklit ederim. Nesini taklit ederim, onun duruşunu onun otoritesi, onun prensiplerini, onun tavrını. Bir de ben prensip olarak sayın başkanım ne demiş diye yorumlamam demişse emirdir. Acaba yok, o konuda asla acımam yoktur. Acaba yoktur, böyle demişse böyledir, net, yorum yok. Hiçbir Allah’ın kulu, Sarı yorum yapmış diyemez. Gönlünde neyse dilinden o çıkar. Maazallah gönlünden olmayanı dilime vurdurma hesabını da bana sordurma diyor. Hesap konusuna gelince Amasya’ya benim bir sözüm var Amasyalılara ahirette sorgu meleklerine Amasyalılarla ilgili sorularına asla cevap vermeyeceğim. Neden çünkü ben ne yaptıysam onun hesabını Amasya’da verip gideceğim. Evet ben Amasya ile ilgili her şeyi şerefim ve namusum olarak kabul etmiş boynuma takmışım gün geldiğince kendilerine bunu alınız efendim diyerek iade edeceğim. Alnımızın akıyla.

Peki Devlet Bahçeli isterse ne yaparsınız?

Sayın Genel Başkanımın sözleri benim için talimattır. Bırak belediye başkanlığını seni oraya muhtar gönderiyorum muhtar azalığına gönderiyorum derse napalım baş tacı derim.

Amasya için nasıl projeleriniz var?

Amasya ve kendimizle ilgili projelerimiz var benim derdim gerçekleştirmek. Teleferik, tramvay, marka otel, ırmak havzasının düzeltilmesi ve Yeşilırmak’ın adı gibi yeşil akmasını istiyoruz. Amasya için bir fabrika, bu sene 700 kişi getirdik çalıştırıyoruz.

Amasya’nın otel problemi var. Kente yeni otel yapılacak mı?

Kesinlikle otele ihtiyacımız var, dünyaca ünlü bir otelle anlaştık, Hilton ile anlaştık, Mutabakat sağlandı, anlaşma gerçekleşti. Hemen ırmak kenarında olacak.

5 sene sonra Mehmet Sarı buradan gitmiş olduğunda bu projelerin hepsi olmuş olacak mı? 

Kesinlikle Cenabı hak bu canı bu bedende bıraktığı sürece bunların hepsi olacak.

Ben işte Gazi Paşanın Amasya’ya teşrifinin 100. Yılı, yıl 1919 Gazi Paşanın bu teşrifi yıl 2019 bizim Amasya’ya Belediye başkanlığımızın 100. Yılı, 100 yıla 100 proje, Gazi Paşa Tevfik Efendinin ismine yönelik her yıla 1 proje 100 yıla 100 proje şu an 8 projemi gerçekleştirdim onlar devam ediyor. Bunların hepsini yüzde 99’unu yaparım diye düşünüyorum ve yapacağım. Yani ben arkadaşlarımda söylüyorum günde 20 saat çalışan bir adamım belediyede birimlerimizde ne kadar iade edilmiş dosya varsa ben hepsini okudum dersime çalışıyorum. 16 saatten aşağıya çalışmayan bir birim müdürü ile çalışmayacağımı her zaman deklare ediyorum.

“AMASYA’YA SÖZÜM VAR”

Amasya’ya verilmiş bir sözüm var, verdiğim sözleri mutlaka yerine getireceğim. Bu arada Amasya’nın en ufak bir kuruşunu lüzumsuz bir yere aktarılmasına müsaade etmem ben arkadaşlara şöyle söyledim; Birim müdürlerime her şeyi yapmakta serbestsiniz çalarsınız çırparsınız lakin ne zamana kadar ben duyana kadar. Ben bu işi duyarsam Amasya Belediyesi hoparlöründen anons ettiririm ben böyle bir münasebetsizlik yaptım hemen gelin yüzüme tükürün. Bu Amasya halkına da yüzümü kapatmadan gelip yüzüme tükürttürürüm.

“HALK DEVRİMİ YAPTIM”

Bizde müdürlük, amirlik, diye bir şey yok bu belediye vatandaşındır. Bazen şeye takılıyorum sizin elinizden belli şeyleri aldım diyorum devrim kelimesini sizin elinizden aldım. Çünkü size burada bir halk devrimi yaptım. Benim bir anayasam var bunu Amasyalılar bilir. Deklare ediyorum anlık ne aldıysak ne sattıysak ne ihale ettiysek anlatıyorum.

Bir yılda Amasya’da neler yaptınız?

Vatandaşa 1 yılda ne yaptık hepsini topluyorum. Vatandaşa halka gelin beni imtihan edin, ben şimdi talebeyim, gelin soracaksınız. Bu halk sizden neyi istedi başkan olurken? Adalet, adalet. Öteleme iteleme yapmayın bizde dedik ki asaleti olmayanının adaleti olmaz Elhamdülillah benim mezhebim belli ben asaletliyim. Benim bu şehir dedemin kim olduğu benim ceddimin kim olduğu yani bizi Tevfik Efendinin torunu olduğumuzu Tevfik Efendinin olduğumu onların o günde aşkla onların cesaretiyle yürüyen birileri olduğumuzu bilsin. Hayatımızda şöyle prensiplerimiz oldu; biz hayatımızda hep dik durduk lakin hiçbir zaman dikilme cesaretini kendimde görmedim. Hele hele de garibana karşı. Bana derler ya düşmana korku dostta güven bizim kimseye düşmanlığımız yok ama haramzadelere muhabbetimiz yok, net. Benim anayasam var ben bu anayasayı babam kabrinden kalksa gelse asla ve asla değiştirmem. Herkes bilir beni sözüm senettir. Ağzımdan çıktıysa yerine getirilecektir. Siyasette ben her zaman söylüyorum arkadaşlara.

“AMASYA’NIN MENFATİNE OLMAYAN HİÇBİRŞEYE İMZA ATMAM”

Benden bir söz alıp da yapmadığımı iddia eden varsa ben bu diyarı terk ederim. Benim sözüm senettir. Cami de bizim, cem evi de bizim. O kutsal mabetlere kimsenin kirinin değmesine müsaade etmem. Türkiye Cumhuriyeti’nin hukukuna uymayan, Cenabı hakkın adaletine uymayan, Amasyalının menfaatine uymayan hiçbir şeyi imza atmam atmayacağım atmaya da müsaade etmeyeceğim bunlar benim anayasam.

MHP’nin son yıllardaki çıkışını nasıl değerlendiriyorsunuz? MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli bir konuşma yaptı dedi ki ‘MHP varsa Türkiye güvendedir’. Çok etkileyici bir konuşma yaptı. Sizin konuya ilişkin değerlendirmeniz nedir?

Aynen kesinlikle. Ben Genel Başkanıma katılıyorum. Bekçi düdüğünden kim korkar? Sizin mahallede düdük çalsa, siz de dersiniz iyi biz güvendeyiz. MHP olduğu müddetçe Türkiye güvendedir. Ben daha çok insan vücuduna benzetiyorum MHP’yi. MHP insan vücudundaki atardamar gibidir. Can veriyor. MHP olmadan olmaz Siyonizm, komünizm, faşizm, kapitalizmle mücadele etme cesarette, yürekte, güçte, kabiliyette, bilgide mücadele edebilecek tek parti MHP’dir. Öbürleri sistemin partisidir. Ama bu milletin özünden gelen partidir bizde mesela ülkü ocakları vardır. Ben ülkü ocaklarına ana kucağı gibi derim. Anasınız çocuğu nasıl yedirir, büyütür. Ülkü ocakları da işte o aynı sıcaklıktadır. Eğitir MHP’nin beslenme kucağıdır.

Orada ne öğretilir?

Bizde ocak geleneğinde vardır. ‘Peygamber ocağı’ diye bir şey vardır. Onun için biz oradan geliriz, bakışımız oradan gelir onun için MHP çıkışının ana merkezi Türk ve İslam’dır zaten. Türk ve İslam demek ne demek Türkiye demek. Türkiye demekte bizler, sizler, ötekiler, hep bizler. Biz şurada zaten felsefemizi belirtmişiz. Nedir felsefemiz? Önce memleketim, sonra partim, sonra bizler. Bizim MHP felsefesi budur. Memleketin iyi olmadığı yerde biz kendi iyiliğimizi kabul etmeyiz. Memleketin iyi olması gerekir.